o n y e d i

9.4K 801 1.2K
                                    

SONUNDA GELDİ

SİZİ COK ÖZLEDİM, YORUMLARINIZI OKUMAK İÇİN HEYECANLANIYORUM😣✨💘

hatalarım varsa üzgünüm çok kontrol edemedim bir an önce okuyun istiyorum💘

İYİ OKUMALAR💘💘✨💞✨💞✨

••••

Pazartesi sabahı on sularında, içinde gereğinden fazla olan heyecanla beraber uyanmıştı Jimin. Kalkar kalkmaz duş alıp güzel bir kahvaltı yapmıştı. Annesi öğretmen olduğu için erkenden okula gittiğinden, direkt olarak ikinci 'evine' gitmeye koyuldu.

Eve girdiğinde sebepsizce ilk olarak Jungkook'u görmeyi planlanmıştı. Ancak görünürde yoktu.

Annesinin yaptığı yemekleri mutfağa götürüp poşetlerden özenle çıkardı ve dolaba yerleştirdi. Tüm gece boyunca, beraber bu yemekleri yapmış ve bolca kahkaha atmışlardı. Sürekli söylemekten asla bıkmayacaktı. Annesini çok seviyordu.

Mutfaktaki işi bitince merdivenleri çıkıp odaların olduğu kata geldi. Jungkook ile Taehyung'un ortak kullandığı banyodan gelen sesler üzerine görmeyi heyecanla umduğu kişinin orada olduğunu anlamıştı. Ondan başka kimse evde yoktu.

Hiç kimse...

Ve bu aklına bir fikir getirmişti.

Kendi odasına girdi. Sabah duş aldığı için o kısmı es geçip dolabından lila renkli kısa şortunu çıkardı. Hızla değiştirip üzerine bebek mavisi bol bir tişört giydi. Saçları düzgündü, yüzünde ise sadece dudaklarına sürdüğü nemlendiricisi vardı. Hafif pembe bir renk katmıştı.
Bu yeterliydi.

Hızlı adımlarla odasından çıktığında Jungkook'un hâlâ banyoda olduğunu anlamıştı. Su sesi geliyordu.

Acaba kaç dakikada banyo yapıyordu?

Kapısı aralık duran odaya ilerledi. Jungkook'un odasına. Her zamanki gibi düzenli ve harika kokuyordu. Camını açmış olduğu için temiz hava ciğerlerini doldururken huzurla kendisini yatağına attı.

Sanki bu yatak kendi yatağından da rahattı. Veya sadece ona ait olduğu için böyle geliyordu? Muhtemelen. Keyfini çıkardı.

Ancak bir süre sonra sıkıntıdan ofladı. Kaç dakika geçmişti saymamıştı. Yatakta dönüp yüz üstü uzanırken bacaklarını salladı. Sonraysa gözlerini yumdu. Biraz da böyle bekleyecekti.

Bir süre daha geçti ve en sonunda banyonun kapısının sesi duyuldu. Sonraysa bilmediği bir şarkıyı, Jungkook'un huzur veren sesiyle söylemesi eklendi.

Heyecanı artıyordu ancak hiçbir şey yapmadan olduğu gibi kaldı. Gözlerini bile açmadı. Yüzünde oluşmasın diye engel olduğu gülümsemesi kendisini belli edecekti. Özlemişti onu. Bunu inkâr edemezdi. Hatta görmek için sabırsızlanıyordu.

Odaya girmiş olduğunu kapıyı açma sesinden ve birden şarkıyı söylemeyi kesmesinden anlamıştı. Ne yapacağını çok merak ediyordu.

Sesindeki oyunculukla konuştu Jungkook. "Öncelikle sakın gözünü açma."

Jimin'in aklına onun çıplak olabilme ihtimali yeni gelmişti. (Baya erken gelmişti (!).) Dediğine bakılırsa yüksek ihtimalle de öyleydi. Açmayacağını bilmesine rağmen, sarışın olan her ihtimale karşın gözlerini daha sıkı yumdu. Sapık değildi ancak konu Jungkook olunca bütün işler değişiyordu. Adam heykel gibiydi.

Kısa süre sonra yatağın çöküşünü hissetti. "Hoş geldin kutu bebek." Ardından yanağına damlayan bir damla suyun dudaklarına doğru minik bir yol çizişini hissetti.

love among us •jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin