o n b e ş

11.3K 859 1.1K
                                    

Sonunda dediğinizi duyar gibiyimkskslodap

Uzun sürdü yazmam nedenini açıklayıp sık boğaz etmek istemiyorum, bir an önce okuyun 💕

Medya: bölümdeki kutu bebek🥺

Kontrol ettim ama yine de ne olur ne olmaz hata falan olursa kusura bakmayın en son gözlerim ağrıdı pes ettim😘

İyi okumalarrrr

•••

Aynadan son kez kendisini süzdü Jimin. Rutin işlerini halletikten hemen sonra saten geceliğinin üstüne, yine saten olan beyaz sabahlığını giymişti. Elini saçlarından geçirdi. Dudağını parlatan nemlendiriciyi yedirmek adına iki kere dudaklarını birbirine bastırdı.

Hedefindeki kişi ise belliydi. Jungkook.

Saate kısa bir bakış attı. 7.55.

Taehyung muhtemelen uyuyordu çünkü dün gece, öğlene kadar fosur fosur uyuyacağını söylemişti. Dediğini de yüksek ihtimalle yapardı. Jimin, onun uykuya olan aşkını çok iyi biliyordu. İşine gelirdi.

Aralarında düzenli olarak erken kalkan tek kişi Jungkook'tu. Psikopat gibi her sabah altıda uyanıp evlerine çok yakın olan spor salonuna gittiğini ve iki saat orada takıldığını öğrenmişti. Kaynağı yine ve yine biricik dostu Taehyung'tu. Ki zaten öyle kusursuz bir vücuda sahip olmak baya emek isterdi, şaşırmamıştı.

Odasından sessizce çıktı ve yavaş adımlarla merdivenden inip salona ilerledi. Aklında tilkiler cirit atıyordu adeta. Umuyordu ki sabah erkenden uyanmasına değecek bir şey yapıyordu.

Kumandayı eline alıp televizyonu açtı ve rahatça geniş koltuğa uzandı. Üstü sanki uzandığı için dağılmış imajını anca böyle verebilirdi. Yetmiyormuş gibi sabahlığın omzunu bilerek aşağıya sıyırdı. Hâlbuki saten mini şortu ve yine saten olan crop-topı yukarı sıyrılmış, fazlasıyla dekolte veriyordu.

Aradan yaklaşık on beş dakika geçti.

Bu süre boyunca severek takip ettiği diziyi izlemişti. Sıkıntıyla ofladı. Neden hâlâ gelmediğini kafasına takmak üzereyken kapının kilit sesini duydu. Harika.

Hiç duymamış gibi televizyona bakmaya devam etti. Uzandığı koltuğun arkası direkt olarak kapıya bakıyordu. Muhtemelen Jungkook, uzanan kişinin kim olduğunu görmeyecekti. Gülümsemesini bastırmaya çalıştı. Onu gafil avlamak belki de en çok hoşuna giden şeydi.

Jungkook şu an bir yandan kapıyı kapatıyorken diğer yandan da telefonla konuşuyordu. "Evet, anne. O zaman gelince görüntülü ararım seni." demişti keyifli çıkan sesiyle. Anahtarın sesine ek, kapının kapanma sesi de eklendi. "Görüşürüz."

Aramayı sonlandırdığını anladığı için ciddileşerek masum bir şekilde, uykusu kaçtığı için televizyon izlemeye inen kutu bebek rolüne büründü. Enerjik olduğu gözlerinden anlaşılacağı için hafif baygın bakmaya başladı.

Jungkook ise ne olduğundan bihaber "Tae bu saatte kim sikti de uyandın?" diyerek koltuğa doğru yaklaşıyordu. O an için, o kişinin Jimin olacağı aklına dâhi gelmemişti. Hatta kendi kafasında birazdan yukarı çıkıp onu uyandıracağını düşünüyordu.

Jimin, konuşmasına hiçbir tepki vermedi. Uyanan kişinin Taehyung değil de, kutu bebek olduğunu kendi gözleriyle görsün istiyordu. Ki hemen sonra zaten adım sesi çok yakından gelmeye başladı. Sonraysa üstüne düşen gölgeyi hissetti.

Ona daha rahat bakabilmek için sırt üstü uzandı. İşte buradaydı. Yollarını gözlediği adamla göz gözelerdi. Yukarıdan bakıyordu sarışın olana. Üstündeki bol ceket, dalgalı ve nemli duran saçları, sırtındaki çantası ve sıcak bakışlarıyla Jimin'in her sabah görmeyi isteyeceği bir manzara sunduğunun farkında bile değildi.

love among us •jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin