59. Bölüm

20.2K 762 611
                                    


🧡iyi okumalar 🧡

Merdivenden inerken Berk'i görmemle gülümsedim. Masayı hazırlamıştı romantik kekim yaa, mumda koymuş. Sessizce yanına doğru ilerledim. Arkasından sarıldım.

-küçüğüm hazırlanmış
-evet bak kalın giyindim

Kollarımı belimden çekip karşına geçtim, üzerimi göstermek için , boydan boya süzdü. Tekrardan tezgaha dönüp makarnaları ve salatayı tabağa koydu.

-olmuş mu
-olmuş da keşke hırkanın içinde tek iç çamaşırın olmasaydı
-sütyenim mi
-evet bebeğim tşört falan giyseydin üşüceksin çünkü
-eee sen ısıtırsın o zaman

O mükemmel gülümsemesini yüzüne yerleştirip bana baktı, ben de ufak bir kız çocuğuymuş gibi gözlerin içine bakmaya başladım, bir adım da yanıma yaklaştı.

Elini yanağıma koyup okşadı, saçlarımın arasına öpücük kondurup geri çekildi.

-ısıtırım tabiki sen yeterki iste

Tezgahın üzerinde duran tabakları alıp bahçeye çıkardım berk'de arkamdan içeceklerimizi getirdi. masaya oturup makarnamdan yemeye başladım, tadı mükemmeldi gerçekten , nerden biliyordu ki böyle makarna yapmasını

-ımmhhh çok güzel ama bu
-beğendin mi?
-beğenmek ne bayıldım bana da öğretmelisin böyle makarna yapmayı
-öğretirim tabiki
-sen nerde öğrendin böyle makarna yapmayı peki
-italya'da
-İtalya mı?
-Evet iş toplantısı için gitmiştim 3-4 sene önce , gittiğin zamanda çalışacağım adam makarna delisi bir adamdı sırf ondan iş alabilmek için her gün her dakika makarna yiyordum. Bana makarna yapmasını öğretmişti ama tabi birkaç çeşit değil bir sürü çeşit çeşit makarna nasıl öğretti öğretti.
-hımm anladım ama iyiki öğretmiş
-evet sonrasında ona teşekkür ettim baya işime yaradı öğrenmek
-hıı başka kime makarna yaptın ki ?
-kimseye kendime yapıyordum sadece
-anladımm güzelmiş

Makarnamdan kocaman bir çatal daha alıp meyve suyumdan bir yudum aldım, Berk alkol kullanmamı istemiyordu bir süre bende zaten çok sevmiyordum.

Tabağımı bitirdiğimde sandalyeye yaklaşıp karnımı tuttum fazla yemiştim ve karnım ağrımıştı.

-noldu güzelim
-çok fazla yedim sanırım midem ağrıdı
-hızlı yediğinden olabilir su getirmemi ister misin
-hayır
-tamam o zaman otur biraz geçer

Başımı onaylar bir şekilde salladım. Karnıma elimi koyup ufaladım, hızlı yemek yediğim zaman böyle oluyordu hep,

-gel uzanalım şurda
-olur

Ayağa kalkıp havuz kenarındaki koltuğa oturdum. Berk yanıma uzanınca koluna başımı koyup sarıldım. Elini karnıma koyup ufalamaya başladı.

-çok mu ağrıdı
-birazcık
-geçer şimdi , ama acelen neydide hemen yedin ki sende
-acıkmıştım ama Berk
-iyi iyi

10 dk sonra karnımın ağrısı geçmişti. Başımı kaldırıp berk'e baktım. Beni izliyordu, elimi yanağına koyup okşadım. Seviyordum onu hemde çok , berk'e verdiğim değeri kimseye vermedim umarım her şey güzel olurdu.

-sanırım karnının ağrısı geçti
-evet geçti
-hımm iyi o zaman

Yüzünü yüzüme yaklaştırıp dudaklarıma kapandı, aynı şekilde tepki verdim. Dudaklarımın dudaklarıma her değişi her sürtüşü kalbimin hızıyla dalga geçer gibiydi. Nefes alma ihtiyacımız aklımıza geldiğinde ikimizde geri çekildik, gülümsedim .

Derin bir şekilde nefes alıp sırt üstü uzandım, berk'de kolunu bana uzatıp sırt üstü uzandı, hava o kadar güzeldi ki ne serin ne de sıcaktı. Yüzümüze vuran ılık hava birazda üşümemi sağlamıştı.

İkimizde yıldızların altındaydık sanki, sadece ikimiz ama

-bak burda kocaman bir yıldız var

İşaret parmağımla yıldızı gösterdim. Şuan onun kollarında olmak huzur vericiydi, en mutlu olduğum anlardan biriydi tabiki.

Aslında sevilmek o kadar mükemmel bir şey ki doğru insanı bulduktan sonra mutlu olmamak elinizde değil. Ben Berk'i bulduğumdan beri hem mutluyum hem berbatım ama mutlu olduğum zamanlar berber olduğum her şeyi kapatıcak güçte.

-küçükken en büyük yıldızı bulan her zaman Dilek tutardı
-tamam o zaman hadi bizde bulalım
-tamam
-bence bu en büyük yıldız
-bence şu taraftaki
-hayır Berk bak bu daha büyük
-ama buda büyük napıcaz
-bir şey yapmicaz
-kim kazandı şimdi Dilek tutma hakkını
-sen
-ama senin yıldızın da büyük
-benim tek dileğim sensin zaten kabul oldu bile benimki

Gülümsedim. Böyle düşünmesi beni mutlu etmişti gerçekten. Koltukta oturur şekil aldım, berk'in yanağına kocaman bir öpücük bıraktım.

-seni çok ama çok seviyorum sevgilim
-bende seni çok seviyorum güzelim
-bu gece burda uyuyalım mı?
-olur ama hasta olursun sen odamıza çıkalım bence
-olmam ki üzerimize örtü alırız
-peki uyuyalım o zaman güzelim

Berk'in ağzından

Mis gibi kokan saçlarının arasından öptüm, kendi gibi saf ve temizdi. Beni affetmesi her ne kadar mutlu etsede ben kendimi affetmedim, affetmicektim.

Yanımda olması bile bana yeter, sadece onu görsem bile severim ben onu, hamra'ya döndüğümde uyuya kalmıştı, gülümsedim.

Bebekler gibiydi kolumda uyurken şuan, üzerine yanımızda duran pikeyi örttüm, sımsıkı sarıldım sanki gidecekmiş gibi, haberi yoktu ki köpek gibi korktuğumdan ona bir şey olursa veya giderse diye...

Ona daha söylememiştim dışarda ki korumalardan ama şuanlık bilmesine gerek yoktu zaten, görünce öğrenecekti.

.....

Hamra'nın ağzından

Sabah gözlerimi berk'in kollarında açmayı beklerken tek başıma uyanmak beni üzmüştü biraz, etrafıma bakındım Berk yoktu nerdeydi ki bu adam ya, Berk diye seslendim .

"Berk sevgilimm"

"Hıııı"

Ses geliyordu ama ben Berki göremiyordum ki, nerdeydi bu cidden,

"Seni göremiyorum nerdesin sen ya"

Koltuğun üzerine yerden bir kol koyulmasıyla ödüm kopmuştu. Yerde ne işi vardı bunun , düşmüşmüydü

"Sevgilim neden yerde yatıyorsun ki burası ikimizede yeterdi"

Koltukta yatar pozisyon alıp koltuğun ucuna geçtim, yerde yatan berk'i izliyordum. Gerçekten aşırı komikti ya,

"Dün beni itikledin ya hamra!"

"Saçmalama Berk"

"Saçmalama mı lan dün 3 kez yere yapıştım 3 hemde"

" ben özür dilerim bilmiyordum ki"

"Her yerim tutulmuş amınakoyim yaaa"

" kıyamam sevgilime ben ya hadi kalk yatağımıza gidelim"

Saat daha çok erken olduğu için yukarı çıktık uyumak içim, Berk yatağa başını koyduğu an uyudu, ama benim uykum kaçmıştı bile. Napıcağım hakkında hiç bir fikrim yoktu yataktan kalkıp camdan bakmaya başladım. Aslında biraz değil fazlasıyla üşümüştüm en iyisi duş almaktı, Berk uyuduğu sessizce banyoya geçtim, jakuzi'nin suyunu açtım, duş toplatından bir tane atıp köpük köpük yaptım her yeri, o sıra berk'in bana çağırmasıyla onun yanına ilerledim.

-efendim sevgilim
-her yerim ağrıyo senin yüzünden masaj yap bana
-beraber duşa girelim o zaman gel
-hımm duşta iyi fikirmiş
-gel o zaman

Hemen ayağa kalktı, beraber banyoya ilerledik, üzerimdeki hırkayı çıkarıp yere attım, altımdaki eşortmanımıda çıkarıp yere bıraktım. Berk çoktan üzerini çıkarmıştı, elini bana uzattı jakuziye girmek için bende tuttum.

Karşılıklı oturduk, uzattığı bacaklarının üzerine bacaklarımı uzattım. Onun teninin tenime değmesi beni mutlu ediyordu.

Ve bölüm sonu yorumları alalım .

Tutku (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin