Tutku (+18)

74. Bölüm

Yıldıza tıklamayı unutmayın öptüm

Berk'in ağzından

Hamra uyuduktan sonra yanından kalkıp havuz kenarına geçtim. Sigaramı çıkartıp içmeye başladım, farkındayım bana kızıyordu ama onu oraya götüremezdim.sigaramı dudaklarıma götürüp içime çektim kafam o kadar çok karışıktı ki öylece denizi izledim.

1 saat sonra çocuklar geliyordu , giderken hamra'yı uyandırmayı düşünmüyordum, eğer uyandırırsam vedalaşmak çok zor olacaktı bizim için, en iyisi uyanmadan gitmekti.

Sigaramdan son bir duman çekip izmaritini söndürdüm. Bana kızıcağına eminim onunla vedalaşmadan gittiğim için ama vedalaşmak zordur onun üzülmesini istemiyorum.

Yatağa oturup hamra'yı izledim onu saatlerce izleyebilirdim o kadar güzeldi ki bazen korkuyordum başkasına bir şeyler hissedip benden ayrılır diye , bir gün başkasıyla el ele görürüm diye...

Saçlarından öpüp geri çekildim uyanmasını istemiyordum. Bana hayla kızgındı ama yapıcak bir şey yok bu gece gideceğim.

Ellerimi saçlarına götürüp okşadım sevdiğim kadını

Telefonumun titremesi ile çocukların geldiğini anladım. Yataktan kalkıp odanın kapısına yöneldim.

-veda etmeden mi gidicektin?

Hamra uyanmıştı, arkam dönük kaldım bir kaç saniye hayır ya uyanmamalıydı.ona dönüp adımladım tekrardan yatağa oturdum. O da oturur pozisyonu almıştı bile,

-vedalaşmayı sevmiyorum biliyorsun
-vedalaşmayı sevmiyorsun öyle mi berk farkında mısın bilmiyorum ama sen başka bir ülkeye gidiyorsun ve bir haftadan fazla orada kalacaksın.
Bir vedalaşma bana çok mu gördün ?
-hayır tabii ki güzelim ama vedalaşmaya gerek yok gidip geleceğim
-uyanmasam gidecektin değil mi?

Bir şey diyemedim, kırılmıştı yine kırmıştım onu. Kendimi bıçaklasam daha az acıtırdı , bana öyle bakma be güzelim

Kendime doğru çekip göğüslüme yasladım, mis kokusunu içime çektim. Alnından öpüp alnımı alnına yasladım.

-küçük bir işim var ve gidip geleceğim söz eğer sana sarılırsam gidemem, seni bırakıp gidemem anladın mı? Şşşş sakın hamra sakın

Gözleri dolmuştu, eğer ağlarsa gidemezsin onu bırakmazdım.kollarını boynuma sardı, kollarımı beline götürüp kucağıma oturmasını sağladım. Sarılmak yoktu ama vedaşlaşmak yoktu...

Belinden sarılıp daha fazla kendime çektim. Küçük kızım benim

-seni çok seviyorum berk seni çok özleyeceğim çabuk git gel olur mu?

-söz işim erken biterse hemen geleceğim

Kollarını boynumdan çekip dudağımdan öptü, güzel kızım benim dokunduğun her yer alev alırken nasıl sana veda edebilirim ki?

Dudaklarını sertçe öptüm. Belimdeki elimi kalçalarına götürüp kucağıma tamamen yerleşmesini sağladım. Elleri saçlarıma boynuma gidiyordu gülümsedim.

Alt dudağını emip dişlerimle ezdim. Araya giren dili erkekliğimi uyandırıyordu ama Şuan uyumalıydı...

Dudağını son bir kez öpüp geri çekildim, nefesini düzeltmeye çalışıyordu. Yanağımdan öptüm defalarca

-güzelim benim gitmem gerekiyor artık çocuklar geldi
-peki seni gidene kadar yolcu edebilirmiyim?
-hamra
-lütfen ağlamayacağım söz veriyorum
-peki tamam

Dediğimde kucağımdan indi. El ele tutuşup odadan çıktık.

Hamra'nın ağzından

Berk'in artık gitmesi gerekiyordu ve bana haber vermeden gideceği için çok kırılmıştım ona, ama bu kırgınlığı Şuan belli etmek istemediğim için fazla konuşmuyordum. Odadan çıktığımızda Cem ve Cenk oradaydı, arabanın önünde