69. Bölüm

865 48 5
                                    




...

Berk'e kahvesini uzatıp sandalyeye oturdum, üzerimde göğüsümü ve kalçalarımı örten havlum vardı. Sandalyeye oturup bacaklarımı masaya uzattım.

Berk baştan aşağı beni süzüp güldü.

-niye gülüyorsun sen
-gülmekte mi yasak aşkım ya
-değil ama senim şu piç gülüşün olunca altında bir şey aramıyor değilim
-hımm şu piç gülüşü nasılmış

Yanıma yaklaşıp ellerini bacaklarıma koydu. Elini yukarı doğru kaydırarak gözlerime bakıyordu.

-kahven soğucak içsene

Elini bacağımdan çekip kahvesini aldı.

-bu akşam napalım ne istersin?
-bilmem
-bil ama güzelim ne istersin mesela , odamızda yemek yiyebiliriz istersen dışarda yada ne bilim işte nasıl istersen

Aklıma o saydıkça Berk'le rakı balık yapmak istediğim geldi. Alkolle aram çok yoktu ama seviyordum mekana gidince bir kaç bardak içmeyi

-rakı balığa ne dersin?
-ııı bana uyar ama
-ama ne
-senin midem alkole gelemiyor ya güzelim
-çok içmem zaten
-peki tamam ben bir tane mekan ayarlım akşam için gideriz

Başımı salladım mutlulukla, Berk'in bu huyunu çok seviyordum bana her şeyi soruyordu, benim yapmak istediklerimi yerine getirmek sanki onun için bir kuraldı.

Ben ne istersem onu yapıyorduk genelde, benim istemediğim pek bir şey olmuyordu.

Güzel anlaşıyorduk bana göre ilişkimizde sorun yaratmıyorduk. Tabiki geçmiş her zaman önümüzde gelmeye devam ediyordu...

Ama hatırlamak istemiyordum. Her hatırladığımda öfkem artıyordu, haketmedim ama bazen haketmediğin şeyleri yaşarız , berk'in bu davranışları bana onları unutturuyordu.

Benimle ilgilenmesi ona olan tüm kızgınlığımı alıp götürüyordu. Ben fazla sevdiğim için mi yoksa ilgiyi sevdiğim için mi hoşuma gidiyor bilmiyorum orasını aslında

Ama bildiğim tek şey onun kolları altında olunca kendimi güvenli hissettiğimdi.

Hani çocukken arkadaşımızla kavga ederiz o an bir şey diyemeyiz ama anne babamız yanında olunca onlardan güç alıp sanki herşeyi yapıcak gibi hissederiz.

Öyle değil mi?

Onunla olan her günüm o kadar hızlı geçiyor ki günün nasıl geçtiğini bazen hatırlamıyorum .

Berk'in bana seslenmesiyle bir an irkildim.

-daldın yine güzelim

-ay evet gözüm daldı

Diyip gülümsedim. Kahvemden bir kaç yudum daha alıp saate baktım. Ne ara saat 5 olmuştu .

Sanırım güneş biraz beni çarpmıştı. Midem de tuhaf bir his vardı.

-aşkım ben biraz uyusam olur mu?

Berk saate bakıp

-bu saate mi ?

-evet güneş çarptı galiba midem bir tuhaf bende anlamadım

-beraber uyuyalım bende karnını ufalarım

-ya berk bazen çok şaşırtıyorsun beni gerçekten

-niyeymiş o

-yani dışardan görünüşün o kadar kaba ki ama benim yanımda bu kadar yumuşak olman garip hissettiriyor

-bu sadece başbaşayken bu şekilde farkındasındır

-evet

-işim gereği böyle olmak zorundayım güzelim, herkese gülümseyerek davranamam gülümsediğin an silahı başına doğrultulmuş bulursun, o yüzden acımasız nankör bencil olmak zorundasın da bunları konuşmuştuk

Tutku (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin