One of the Ring - Liskook

2.kısım/Geri Dönüş 26

Şampiyon olduktan sonra maçlara çıkmaya devam ettim. Boksta genellikle dünya şampiyonu gibi kalıpları kullanmazlar. Çünkü kurallar üzerine anlaşmazlıklar ve dünya şampiyonunun kim olduğuna dair tartışmalar çıkar. Herkes kendi bölgesinin şampiyonudur. Ama ben dünya şampiyonu olmaya gidiyordum.....

Adım Lalisa Manoban, sessiz bir kadın olduğumu söylerler. Halbuki ben sessiz bir kadın değilim. Ağzım susar, yumruklarım konuşur... 

....1 hafta önce....

Jungkookun şirketi at çiftliğinin etrafında ki arazileri aldığında herşey biraz daha büyümüştü. Atların yaşadığı güzel bir yere dönüştürmüştük. Biz ise yaşlı kadınla beraber yaşıyorduk.

İnsanlar atlarla vakit geçirmek için buraya geliyor atlar için bağışta bulunuyordu. Çocuklara gelince her fırsatta bizi ziyaret ediyorlardı.

Birden araba sesiyle hepimiz girişe döndük. Modifiyeli lüks bir araçtı. Arabanın içinden çıktığında çalışanlardan birisi onunla ilgilenmek için yanımızdan ayrıldı.

"hoşgeldiniz"
"Lalisa Manobanla görüşmek istiyorum"

Beni gördüğünde bırakın çalışanı arabasının kapısını bile kapatmamıştı.
Hızla yanıma gelip elini uzattı.

"Lisa hanım tanıştığıma memnun oldum."

Jungkook, adamın elini sıktığında işler biraz garipleşti.

"ben memnun olmadım. Siz kimsiniz?"
"ahh benim hatam. Üzgünüm... Adım Will Smith. Los Angelesten geliyorum."

El sıkmayı bıraktıklarında etrafa bakıp gülmeye başladı.

"gerçekten fotoğraftan daha güzelmiş."
"los angelesten geldiğinize göre bir mesele olmalı."
"tam üstüne bastınız Lisa hanım. Size bir teklifim var."

Elimle ileriyi işaret ettim. Bahçedeki masaya oturduğumuz da konuşmaya başladı.

"beni tanımamanıza gerçekten çok şaşırdım ama sorun değil. Teklife gelirsek ise..... Los angelesta büyük bir turnuva olacak. Her ülkeden seçilmiş kişiler toplanacak. Bilirsiniz işte..."
"korede onlarca kişi var, neden ben gideyim?"
"yükselen bir yıldızsın Lisa? Kim istemez böyle bir şeyi, kendini kanıtlamak için güzel bir fırsat."

Çantasından çıkardığı belgeyi bize uzattı.

"orada sizinle ilgilenecek ve olanakları sağlayacağım. Bundan süpheniz olmasın. Ne kadar erken kabul ederseniz, çalışmaya o kadar erken başlarız. Tekrardan tanıştığıma memnun oldum"

Masadan kalkıp ek sıkıştıktan sonra arabasına binip çiflikten uzaklaştı. Kağıdı elime alıp incelemeye başladığımda çocukların seslerini duyduk.

"biz geldik"
"buradayız...."

Tae sandalye çekip oturduğunda konuşmaya başladı.

"spor salonuna giremedim ya, tıklım tıklımdı. Jenniemi zor kurtardım"
"çok fazla müşteri geliyor"
"çocuklar"
"evet"
"az önce Will Smith geldi"
"Ne?"

Tae birden saldalyeden kalkınca geri düştü.

"ne bağırıyorsun be"
"Will Smith nasıl gelir.. Aman tanrım"