Tae birkaç gün daha hastanede kalacaktı. Jenniede ona eşlik etmek adına onunla kaldı. Eve gelir gelmez üzerimde ki elbiseyi değiştirerek eşofmanları mı giydim. Kısa süre sonra bambam geldiğinde yorgunluktan ölmek üzereydi.
"Koca salonu tek başıma idare ettim. Her yerim ağrıyor"
Haline gülerken bahçeye ilerledim. Hava kararmıştı ama bahçenin ışıkları heryeri aydınlatıyor. pozisyon alarak yerime geçtim.
"sol ayak ileri"
"eller içeri ve dön"Tek ayağımın üzerinde durduğumda düşmemiştim ama kısa bir süre sonra panda gibi yere devrildim. Nesi zordu bunun, neden yapamıyorum ki?
Yerden kalkarak bütün gücümü tek bir ayağıma vermeye çalıştım. Eskisi gibi düşmüyordum ama hala çabalıyordum. Uzun süre çalıştıktan sonra duruş pozisyonlarına geçtim. Gözlerim kapalı hafif esintisi hissederken odaklanmaya çalışıyordum.
Jungkook
Çocuklarla bahçede oturmuş sohbet ederken jimin söze girdi.
"lisanın son turundan sonra tatile gideriz diye plan yapmıştık ama tae ayağını kırdı"
"ne ara yaptınız, biz neden bilmiyoruz?"
"saplar gelemez karşim tatile, namjoon jisoo ve tae de jennie ile gidecektik"
"eee sen?"
"roseyide ben alacaktım."
Hepimiz jimine bakıp bağırdığımızda gülmeye başladı.
"açılıcaktım tatilde"
Büyümüşte açılıcam diyor.
"siz gidin tatilinize biz saplar olarak iyiyiz. Hem barada giderdik"
"evet, hem diğerleri de oradadır"
Gece boyunca sohbet ettikten sonra herkes odalarına dağıldı....
_______
Sabahın körü gözümü açtığımda namjoon başımda bekliyordu.
"hadi kalk artık"
"niye ya"
"benimle birlikte geliyorsun, artık şirkette sende geliceksin"Odadan çıktığında kafamı yastığa vurup kalktım. Saat 7ye geliyor arkadaş. Nası iş bu?
Namjonun bıraktığı takım elbiseyi giyerek saçıma kısa bir fön çektim. Aşağıya indiğim de jimin gözlerini ovalayıp bana bakmaya başladı.
"ben daha uyanamadım mı niye bu ayakta?"
Namjonun kötü bakışlarına karşı arabaya yöneldik. Yarım saat sonra geldiğimizde girişte bizi bekleyen insanlar bütün planı tek tek anlatıyordu. Jimin kendi bölümüne giderken bizden ayrıldı. Odama geldiğimde namjoon direk elime yapacaklarımı tutuşturdu.
"1 saat sonra toplantın var ona hazırlan"
"ya bu şimdi mi söylenir?"Odadan gülerek çıkarken yapılacak listesine baktım.
"çüş"
Yurtdışında ki müşterileri mi bağlıyayım.... Keşke gelmeseydim. Önümde ki toplantı için hazırlık yapmaya başladım...
Lisa
Yine spor salonuna geldiğim de koskoca yerde sadece ben ve bambam vardı. Diğerlerinde çalışıyor olmalı ki gelmemişlerdi. Barın tezgahına yaslanmış bambam ile sohbet ederken içeri maskeli bir kadın girdi. Ona doğru döndüğümde garip bir şekilde gözleri çok tanıdıktı.
"nasıl yardımcı olabiliriz?"
Bambamın dediğine cevap vermeden birkaç adım daha atarak bize yaklaştı. Maskesi çıkarırken yaslandığım yerden kalkarak ona biraz daha yaklaştım...
Bambam direk kolumdan tuttuğunda işler fazlasıyla karışacaktı. Hemde çok fazla karışacaktı....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
One of the Ring - Liskook
FanfictionAdım Lalisa Manoban, sessiz bir kadın olduğumu söylerler. Halbuki ben sessiz bir kadın değilim. Ağzım susar, yumruklarım konuşur...