Yeni Hayat

Doğum Günü

(Baran'ın Anlatımıyla)

  Düğünden geldikten sonra odama girdim. İki gün sonra ablamın doğum günüydü. Ona aldığı en güzel hediyeyi vermek istiyordum. Ablamın en çok beğeneceği sürprizi yapmak istiyordum. Düşünürken aklıma bir fikir geldi. Ablamın uyumasını bekledim. Ablam uyuduğundan emin olduğum zaman odasına girdim. Mışıl mışıl uyuyordu ablam. Telefonunu aldım. Odama geçtim. Ablamın telefonunun şifresi ne olabilirdi? Aklıma gelen her şeyi denedim; ama açılmadı. Birkaç şifre denedikten sonra aklıma gelen son şifreyi denedim, açılmıştı. Benim doğum tarihimdi şifre. Hızlıca Yusuf, Ayaz ve Duru ablanın telefon numaralarını kaydettim. "Doğum Günü" adlı bir grup açtım ve yazmaya başladım.

Doğum Günü

Ben Baran. Ablamın doğum günü için İzmir'e gelme imkanınız var mı?

Duru Abla: Ben gelirim.

Ayaz Abi: Bende gelirim.

Yusuf Abi: Bende gelirim.

Duru Abla: Nasıl bir şey yapmayı planlıyorsun?

Küçük bir şey yapmayı planlıyorum.

Ayaz Abi: Tamam.

Yusuf Abi: Haberleşiriz.

Tamam, çok teşekkür ederim.

Duru Abla: Teşekkür etme. Tuğçe bizim canımız.

  Çok güzel bir sürpriz olacaktı. Ablam çok mutlu olacaktı. Ablamla aramızda çok yaş farkı olmadığı için hep arkadaş gibi büyümüştük. Üç yaş varı aramızda. O yüzden ablamın nerdeyse her şeyini biliyordum. Arkadaşlarına çok değer veriyordu özellikle Ayaz, Yusuf ve Duru ablaya.

  Kalktım hızlıca kahvaltımı ettim. Dışarı çıkmak için hazırlandım. Parti malzemeleri satan bir dükkana gittim. Duru ablanın bana gönderdiği listedeki her şeyi aldım. Ablam için bir pasta seçtim ve sipariş verdim. Ablam on sekiz yaşına giriyordu. Bu hafta okulun son haftası olduğu için okula gitmemiştim. Eve geldiğimde aldığım ıvır zıvırları sırt çantama koydum.

"Baran neden okula gelmedin?"

"Arkadaşımla yaz tatiline girdiğimiz için kutlama yaptık." hızlıca bir yalan uydurdum. Ablam pek inanmışa benzemiyordu. Beni telefonum kurtarmıştı.

"Abla sonra konuşalım." Odama girdiğimde telefonu açtım.

"Baran yarın dokuzda oradayız."

"Tamam."

"Ablan bir şey dedi mi?"

"Duru abla biraz şüpheleniyor sanki."

"Odandan çok çıkma. Akşam yemeğini odanda ye."

"Tamam, Duru abla."

"Görüşürüz."

"Görüşürüz."

 Telefonu kapattım. Aç olmadığım için direk uyudum. Sabah alarmın sesiyle uyandım. Sessizce giyindim. Ayakkabılarımı giyerken ablamın sesini duydum. Koşarak merdivenlerden indim. Havaalanına otobüsle gittim. Telefonumla ilgilenirken omzuma dokunan bir el hissettim. Arkamı döndüğümde Duru ablayı gördüm. Doğum gününü kutlayacağımız yere geldiğimizde aklıma Mete geldi. Hızlıca telefonumu cebimden çıkartıp Mete'yi aradım.

"Mete."

"Efendim Baran."

"Ablamın doğum gününü kutlayacağız, sende gel."

"Tamam, konum at."

"Atıyorum."

  Konumu attıktan sonra Duru ablalarla çok güzel süsledik. Bir sürü balonlar vardı. Kocaman 18 yazısını unutmadım. Her şey hazır olduğunda ablamı aradım.

"Abla neredesin?"

"Nerede olabilirim evdeyim."

"Abla sana konum atıyorum acilen gel."

"Ne oldu?"

"Abla arkadaşlarla sana doğum günü pastası aldık. Güzel giyin, sürprizim çok büyük."

"Acaba o sürpriz ne?"

"Gelince görürsün."

"Bay bay."

"Bay bay."

  Ablamı beklemeye başladık. Mete geldikten beş dakika sonra ablam geldi. İçeri girdiği an konfeti patlattık. Ablam Duru ablaları görünce şok oldu.

(Tuğçe'nin Anlatımıyla)

  Siyah mini bir elbise giydi. Spor ayakkabılarımı giyip Baran'ın attığı konuma gittim. Boş bir binaydı. İçeri adımımı atar atmaz konfeti sesiyle yerimde sıçradım. Duru, Ayaz ve Yusuf'u gördüğümde şok oldum. Onlara sarılmak için koşarken sağ gözümden bir damla yaş aktı. Baran beni başka bir hediyeyle bu kar mutlu edemezdi. Baran'a sıkıca sarıldım.

"Doğum günün kutlu olsun." arkamdan gelen sesle irkildim. Arkamı döndüğümde Mete arkamda duruyordu. Ona da sarıldım.

Beraber bol bol fotoğraf çekindik. Çok güzel vakitler geçirdik beraber. Hep beraber eve döndük. Arkadaşlarımı tekrardan görmek beni çok mutlu ediyordu. Bu gece benim yeniden doğuş günümdü.

"Duru sizi çok özledim."

"Bizde seni." dedi Duru.

"Sen dünyanın en güzel kardeşisin ve benim kardeşimsin." Baran'a bu gün bininci defa teşekkür ediyordum. O akşam bizimle kaldılar. Sabah erken kalktım çok güzel bir kahvaltı hazırladım.