Zero: neredeyiz biz?!
Five: Kıyametteyiz. Yıl 2019.
Zero: N-ne?
———————————————————————
Zero: A-akademiye ne olmuş diğerleri nerede?
Five: Hepsi...
Zero: Hepsi ne?!
Five: Hepsi ölmüş.
Bunu duyduğum anda beni büyük bir şok karşılamıştı. Onları sadece 1 yıldır tanımama rağmen hayatımda babam hariç sadece kardeşlerimi gördüğüm için onlara bağlanmıştım. Birden gözüm seyirdi ama onları kurtarma umuduyla içeri koştum. Five ise hiçbir şey demeden yere diz çökmüştü. Bir elinde günün gazetesi vardı. Diğer elindeki şeyi görememiştim ve umrumda da değildi.
İçerisi yerle bir olmuştu. İnsan yoktu bile. Dışarı çıktım ve etrafıma bakarken onları gördüm...
Kardeşlerim yerde yatıyordu. Hemen yanlarına koştum. İlk gördüğüm Allison oldu. Çok güzel biri olmuştu.
Dur bir dakika. Ölmüştü salak Zero neden güzel diyorsun ne işe yarıyacak güzellik be
Zero: Hayır, hayır , diye sayıklıyordum fısıltıyla
Ardından hemen yüzümü yanımdaki adama çevirdim. Luther...
Luther'ın elinde kan vardı. Hemen nabzına baktım. Atmıyordu. Yere yumruğumu geçirdim. Yer kırılmış taş ve cam parçaları ile dolu olduğundan elim acımıştı, ama umrumda değildi. Birkaç taşı kaldırdıktan sonra Diego'yu gördüm. Ani bir sinirle kalp masajı yapmaya çalıştım ama bu hiçbir şey değiştirmiyordu. Ve bardağımı taşıran son damla yerde yatan kankamı; Klaus'u görmemdi.
Elimden az önceki çarpmanın etkisiyle kanlar süzülüyordu. Biraz derin kesilmişti ve evet, acıyordu. Ama gerçekten umursanacak bir şey değildi bu durumda.
Sinirden benden 3-4 santim uzun olan kardeşimin yanına çöktüm ve yakalarından tuttum. Kelimeler ağzımdan tek tek çıkıyordu:
Zero: Çabuk... Bizi... Geri... Götür...
Five: Yapamıyorum.
Zero: Ne demek yapamıyorum delirtme beni Five!
Ben delirirken Five sadece kardeşlerine bakıyordu. Ölmüş kardeşlerine...
Five: Hiçbirinin nabzı atmıyor.
Five zor konuşuyordu.
Zero: Buradan gitmeliyiz.
Five: Ne-
Zero: Kalk gidiyoruz. Uyum sağlamalıyız yoksa 2 güne kalmaz biz de ölürüz. Beni Griddy Donut'a götür. Görünüşe bakılırsa bu kıyamet yeni kopmuş yoksa sabah gazetesi çıkmazdı. Yeni koptuğu için belki yemek bulabiliriz.
Five: Luther'ın elinde bu vardı.
Kanlı gözü bana tutunca yüzümü ekşittim ve öğürdüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Number Zero
Fanfic"Mankafa mı? İlla mankafalı biri görmek istiyorsan aynaya bakman yeterli!" "Oh, bu acıttı?!"