Zero ağzını açtı. Bunu yaparken bile zorlanmıştı. Ama kısık sesli olsa da konuşabildi.Zero: N-niye g-geldin ki Five? B-ben kendi i-işimi halledebilirdim... S-sana ilgi ma-manyağı olmadığımı kan-kanıtlayabilirdim...
——————————————————————————————————
Five'ın Anlatımından:
Titreyen ellerimle yanağından akıp giden gözyaşını sildim. Gözleri yavaşça kapanıyordu.
Five: H-hayır bir yere gitmiyorsun daha yemek yiyeceğiz! Daha burada ne atışmalar yaşayacağız Zero!
Büyük bir savaş veriyordu. Ellerim hızla saçına gitti:
Five: Geleceğim kardeşim. Kurtaracağız seni. Lütfen beni seviyorsan biraz daha dayan.
Kalktım ve Dolores'in yanına sıçradım. Gözleri kıpkırmızıydı... Ne bulduysa getirmişti. Hepsini iki market poşetine sığdırmaya çalışmıştı. Ben gelince Kıyamet sırasında binadan yere sıçrayan duvar parçasının üstünden kalktı. Bana sorar gözlerle baktı.
Dolores: Ne olmuş ona?!
Five: Vurulmuş ve kan kaybediyor ben hemen gelirim ver şunları.
Elindeki iki poşeti de aldım.
Dolores: Ben de geleceğim!
Five: Hayır! Onu kim vurduysa hala orada olabilir. Ben müdahele yapınca onu kaldığımız yere götüreceğim tamam mı! Gidiyorum.
Arkamı gördüğümde ağlayan Dolores burnunu çekti. Yaklaşık bir saniye sonunda gelmiştim.
Ama Zero yoktu. Ne?! Nasıl olur! Daha az önce yatıyordu. Kalkmış olamazdı çünkü az önce yerdeyken oluşan kan gölcüğü sadece belirli bir yerdeydi. Kanının bir yere gittiyse damlaması gerekirdi. Telaşla çadır bölgesine ışınlandım. Yoktu...
Zero'nun Anlatımından:
(Birkaç dakika öncesi)
Gözlerim kapanmaya direniyordu, ben kapatmamaya. Five gideli 3-4 saniye olmuştu. Onun söylediği sözü aklımda tutmaya çalışırken yanımda bir ses duydum. Bu ses bir kıza aitti. Sesini tam kavrayamıyordum.
???: Oh şimdiiii seni taşımak baya bir zor olacak.
Bu kız kimdi lan! Korkmaya başlamıştım. Kıza zar zor bakınca küt saçlı, koyu tenli, benim yaşımda gibi görünen birini gördüm. Ona baktığımı anladığında hemen ayağa kalktı.
???: Siktir sen bayılmamış mıydın?!
Hemen elindeki çantayı eline aldı ve kafama doğru kaldırdı.
Kafama aldığım darbeyle afalladım. Zaten kapanmaya meyilli olan gözlerim daha fazla dayanamadı...
Five'ın Anlatımından:
Umudum tükenmişti. 6 saattir mola vermeden Zero'yu arıyordum. Emin olduğum bir konu vardı: Biri kardeşimi kaçırmıştı. Vanya ve Dolores anlattıklarımı kabullenemezken delirmiş gibi görünüyorlardı. İkisinin de gözleri kıpkırmızıydı. Benim de onlardan farksız değildi. Onu 5 yıldır tanıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Number Zero
Fiksi Penggemar"Mankafa mı? İlla mankafalı biri görmek istiyorsan aynaya bakman yeterli!" "Oh, bu acıttı?!"