ÖNEMLİ!!!
Medyadaki şarkı Katsuki'nin konser sonunda söylediği şarkı, sözlerin müzikle uyumu, tonu o kadar da mükemmel değil kabul ediyorum ama sözlerin anlamı, melodisi beni etkiliyor. Her kelimesinde -en azından bu kurgudaki- Katsuki'nin ruhunu hissettim diyebilirim. Sonuna kadar dinlemenizi istiyorum sizden kliple birlikte!!!!!
***
Hiçbir yerde yok.
Kahretsin.
Gelmedi.
Başından sonuna kadar.
"Onu göremezsen umutsuzluğa kapılma. Sadece devam et, tamam mı? Genelde yapmadığını biliyorum ama bu seferlik olumsuz duygularının bir kısmını sahnenin dışında bırak bırak."
"Bu seferlik olumsuz duygularının bir kısmını sahnenin dışında bırak bırak."
Siktir...
İlk yarı bateri ve elektro gitar ikilisiyle başladı, salon dolup taşmıştı. İnsanlar fotoğraflar çekiyorlardı ama flaşlar birkaç yıl öncesinin aksine sadece rahatsız etti. Çığlıklar, tekrarlamalar hepsi sadece ses kalabalığı ve gürültüydü, hepsini kesmek istedi.
Sadece kendi müziğini duymak istedi.
Eğer salak Deku gelmediyse diğerlerini de görmek istemedi.
Ara verildiğinde Katsuki çığlıklar ve alkışlar arasında belli belirsiz başını salladı ve geri dönüp içeri girdi. Özellikle ışık olmasını istememişti, sokaklarda her gün aynı saatte penceresinden yansıyan renkli ışıklardan nefret ediyordu ve bunu kendince protesto etti. Yine de açık bir etkinlikte fotoğrafını çekmek için birbirini itip flaşları patlatan insanlardan kaçmak imkansızdı.
Yorulmuştu, kalbi adrenalinden hızla atıyordu. Ama bir yandan iyi hissettirmişti, bir kez daha hata yapmadığını düşündü. Gerçi aralarda kendini fazla kaptırmış ve şarkıya uymayacak derecede sert çalmıştı ama önemli değildi, bu onun müziğiydi ve başka birisi için yapmıyordu.
Sevmiyorlarsa lanet kapı orada.
Kulise döndüğünde Mina bir şeyler söylemek istedi, gelmediğini o da anlamıştı ve sadece teselli etmek istedi ancak beceremedi. O bile bunun için yetersizdi, bundan bahsetmemeye karar verdi. Katsuki'yi çocukluğundan beri tanırdı ve insanlar için endişelenen bir yapısı yoktu, şimdi Midoriya'yı görmek istediyse bir sebebi olmalıydı. Ama şimdi o yeşil saçlı çocuk ölecekti, bir iki kez karşılaşmışlardı ve Mina arkadaşının nasıl bu kadar neşeli biriyle iletişim kurmayı başardığını bilememişti.
Midoriya parlıyordu, kimse itiraz edemezdi.
Ya şimdi?
Katsuki onu bu kez de beyaz bir kutunun içinde spot ışıkları yüzünden parlarken gördüğünde iyi hissedecek mi...?
Sanmıyordu.
Sarı saçlarından birkaçı önüne düşmüştü, lavaboya gidip aynaya baktığında kendini sadece hiçbir şey hissetmemeye odaklamıştı. Göz kalemi akmıştı ama bu görüntüden hoşlanmıştı, eh, muhtemelen dünya üzerinde bu kılıkta piyano çalacak kimse yoktu.
Katsuki kendisine acıyarak güldü, gelmemişti. Belki haberi yoktu belki de son konuşmalarından sonra gelmek istemedi. Cidden, ne diye ona geri geleceğini ve zamanını harcayacağını düşündü ki?
"İkinci yarı başlıyor Kats, sahne yeniden düzenlendi. On dakikaya çıkman gerek."
"Tamam." Diye seslendi Mina'ya içerden, kızın sesindeki endişe açıkça belliydi. Ama o bu kadar kolay kırılmaz veya incinmezdi, tanrı aşkına neden ona hassas bir bebek gibi davranır olmuşlardı?
Aptal Deku yüzünden mi? Neden onun yüzünden üzülecekti ki, hayatında düzgün bir yeri bile yoktu. Saçmalık.
Çıktı ve önüne uzatılan bir bardak suyu tek dikişti içti, sakince sahneye çıktı. İnsanlar biraz daha sakinleşmişti, o hoşlanmasa da hayran kitlesinin çoğunluğu agresif hallerini anlayan ve empati kurabilen kişilerden oluşuyordu. Yani buraya geliş amaçları sadece fotoğraflar çekip sosyal medyaya atma merakından değildi.
Geliyorlardı, çünkü yeniden hissetmek istiyorlardı.
Üstü deriden yapılmış koltuğa oturdu ve başlamadan önce derin bir nefes aldı,
Etrafa bakma,
Oraya bakma,
Onu arama,
***
Basılan son notanın sesi tüm alanda yankılanırken insanlar alkışladılar, işte bu Katsuki'yi iyi hissettirdi. Anlamsız çığlıklar yok, anlaşıldığını ve beğenildiğini bilmek. Ancak bu çok uzun sürmedi, maalesef hayat artık onun için sadece beğeni almak ile sınırlı değildi.
Kalkmadan önce sağ tarafında bağlı olan mikrofona yaklaştı, sesi çok yüksek değildi, ama sebebi yorgunluğu değildi. Bu yapacağının tüm sosyal medya ve canlı yayınlara çıkacağını biliyordu, ve tam da bu yüzden yaptı.
"İzuku Midoriya oyunculardan değil."
Yavaşça kalktığında herkesin şaşkınlığını iliklerine kadar hissetti, arkasını döndü ve tek bir söz etmeden sahne arkasına girdi.
Tüm bunlar boşunaydı, önemli değil.
Kısmen? Müziği bırakmasının tek sebebi İzuku değildi. O beğenilmekten hoşlanırdı, iltifat almaktan, en iyi olmaktan, ün ve şöhretten hoşlanırdı.
Çoğu zaman.
Bazen 17 yaşında bir gencin bu kadar yüceltilmemesini söyleyen haberler görürdü, küfür edip kanal değiştirirdi. Aynı günün gecesi, o cümlelerin kalbini acıtmasına izin verirdi. Teker teker iğne saplanıyormuş gibi, ama asla ağlamadı, asla bunun için gözyaşı dökmedi.
Kızlar veya erkekler, hepsi ondan hoşlanıyordu hatta bazen takıntı halinde. Herkes onun yeteneğine ve yakışıklılığına özeniyordu, bu raddeye geleceğini açıkça tahmin etmemişti. Bu yüzden Katsuki Bakugo, asla konser sırasında seyircilere bakmazdı.
Onlar kaçardı, ama asla kendine itiraf edemedi.
Şimdi tüm bunlara geri gelmek, üstelik söylediği sözler aylarca konuşulacakken, ne yapacağından emin değildi. İzuku da gelmemişti, tek yapması gereken onu unutmaktı, zaten neden 3 yılın ardından böyle saçma bir şeye kalkıştı ki?!
Gerizekalı, lanet adam. Nasıl buna inandın, geri geleceğini ve bir anda- ne bekledi ki, gerçekten? Arkadaş değillerdi, herhangi bir şey değillerdi. Değerli biri terimi yeterince iyi değildi.
"Ben iyiyim, bir şey söylemeyin." Dedi girerken Kirishima ve diğerlerine hitaben sinirle. Ama cevap veren kişinin ses tonu onu darma duman etti.
"Ah, aslında benim yapmam gerekiyor."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
grave || bakudeku
Fanficbasically şehirde her hafta ölecek kişilerin ismini gösteren bir cenaze aracı vardır ve eski ünlü müzisyen katsuki bakugo kendisine yabancı gelmeyen bir isimle karşılaşır.