7.Bölüm

75.7K 3.4K 840
                                    

Selamlar, hepinize musmutlu bayramlar. Ben sürpriz yaparak bayram şekerlerinizi getirdim. 😍

Bölümün sonuna kadar sabırla okuyan musmutlu oluyor haberiniz olsun.🎉🎉

Son olarak bölüm yetişkin içerik barındırıyor. Başladığı ve bittiği kısımları bölüm içinde belirttim. Okumak istemeyenler geçebilir.❤️

Ruhum kavuştuğu ruhun huzurunu taşıyordu, içimden neşeli şarkılar söylemek geçiyor, elim en renkli, en çiçekli elbiselere gidiyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Ruhum kavuştuğu ruhun huzurunu taşıyordu, içimden neşeli şarkılar söylemek geçiyor, elim en renkli, en çiçekli elbiselere gidiyordu. Hatta tam şu an üşenmeyi bırakıp kahvaltı bile hazırlıyordum.

Dün gece gelin odasında neredeyse otel görevlisine basılmak üzereyken son anda durumu toparlamış düğün alanına dönmüştük, ne benim ne de Kartal'ın kafası yerinde değilken düğün sona ermiş ben geceyi bende geçirdikten sonra eve dönecek ailemle minik apartman daireme gelmiştim.

Aklım Kartal'daydı ve kalbim de... Peki, ben ne yapıyordum? Krep.

Elimdeki hamur dolu kabı kolumun altına sıkıştırıp tel çırpıcıyla çırpmaya başladığımda bir yandan da şarkı mırıldanıyordum. Çırpıcıyı kaldırıp hamurun kıvamına baktığımda dudak büktüm, olmuş olmasını umuyordum.

"Uyanın," içeri doğru yüksek sesle bağırırken bir yandan da yağladığım tavaya azar azar krep hamurundan döküyordum. Lezzet için dualar ederken şekillerini araya katmayı unutmuştum.

Yamuk yumuk şekline burnumu kırıştırdığımda hamur kabı elimden kayarak cıvık kıvamlı hamurun tezgahı süslenmesini sağladı.

"Döktürmüşsün," abimin tok sesiyle irkildiğimde kafasını uzatıp tezgâha ve tavaya baktı. "Pardon, dökmüşsün."

"Abi," uyarır gibi gözlerimi belerttiğimde saçlarını karıştırıp gerindi.

"Ne?" Gıcık bir biçimde sorduğunda dirseğimi karnına geçirdim.

"Vay abiye vurmak, hı? Görmeyeli çok değişmişsiniz Dilruba Hanım." Bir yandan söylenirken bir yandan hamur kabını elimden aldı, çığlık atarak geri çekilmeye çalışsam da suratım çoktan avucunun arasına sıkışmıştı. Kafamı kaçırma çabalarımı yok sayıp dudağını yanağıma yasladı, art arda sesli öpücükler kondurmaya başladığında kollarında gülerek kıvranıyordum.

"Neşeniz bol olsun." Babam mutfağa girdiğinde bu halimize güldü.

"Baba, kurtar beni." Elimi babama doğru uzattığımda abime yalancı bir kaş çatış ile baktı, "Bırak kızımı." Ona uzattığım elimi tutup beni göğsüne çektiğinde alttan attığım bakışlar eşliğinde abime dil çıkardım.

Gönül Kapan Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin