24. Bölüm

37.7K 2K 360
                                    

Selamlar 😻

Yine biraz geciktim ama inanın kendimi yazmak için zorluyorum. Eski yazma aşkımı yakın zamanda geri kazanmam için dua zinciri başlatmayı teklif ediyorum snxjjx

Bir de yorumlarda buluşmayı teklif ediyorummmmm🤭

Keyifli okumalar 😽

***

Huzurun kollarında huzursuz bir sızının eşiğindeydim, sırtımı yasladığım sıcak beden bile gevşememe yardımcı olmuyordu. Karnımın üzerini mesken tutmuş parmakların nazik hareketi tişörtümün içine kaydı.

İnce kumaşı göğüs hizama kadar sıyıran elinin parmak uçları tenimde gezinince başımı geriye doğru yasladım.Omuz çıkıntısına kafamın arka kısmı denk geliyordu, o da kafasını eğince göz göze geldik, dudaklarını alnıma sürttü. "Hâlâ canın yanıyor mu?"

Büzülen dudaklarımla kafamı salladım, elinin üstüne elimi kapatıp avuç içini daha da karnıma yasladım. "Çok acıyor." Yaşaran gözlerini kırpıştırdığımda sıkıntılı bir nefes aldı.

"Sıcak su torbasını yenilememi ister misin?" Burnunu şakağıma yaslayıp elini kasıklarıma doğru kaydırıp ovaladı.

Ayaklarımın altındaki sıcak su torbasının sıcaklığı epey yüksekti. "Hayır sevgilim, yeterince sıcak." Kısık çıkan sesim kuvvetsizdi.

"Sana sıcak bir çay getireyim." Bedeni benden sıyrılınca sıcağının yerinde bir rüzgar esti. Elimi uzatıp kolunu tuttuğumda üzerime eğildi.

"Tatlı da getirir misin Kartal?" Yatakta bıraktığı boşluğa sırtımı yaslanarak yerleştim, çarşaf bedenin izini taşıyordu, yüzümü onun yastığına gömdüm. Bacaklarımı karnıma doğru çektiğimde dudaklarımdan acının iniltisi döküldü.

"Dilruba, hastaneye gidelim bebeğim." Tekrar yatağın ucuna oturup elini saçlarıma yasladı, yüzüme dağılmış tutamları geri iterek şakağımı sevdi. "Böyle geçmeyecek belli ki."

Bazı aylar haddinden fazla ağrım oluyordu, regl olmanın daha kolay bir yolu olmalıydı. Acı içinde kıvranmak halihazırda acı eşiği düşük bedenimi yorgun düşürüyordu.

"Kartal," mızmız sesim odada yankılandı. "Çikolata istiyorum." Gözümün önünde kakaodan oluşmuş şelaleler akıyordu. "Sonra kek istiyorum ama browni olsun. Vişneli de olsun."

"Yavrum." Dudaklarını yanağıma bastırınca elimi ensesine atıp yüzünü olduğu yere daha sıkı bastırmasına neden oldum. İtiraz dolu sesini görmezden geldim.

"Bir saat içinde geçmezse gideriz hastaneye, söz." Yanağımdaki dudaklarını dudak kenarıma kaydırınca yüzümü çevirip onu öptüm. "Hem emlakçı ile randevumuz var, unutmadım." Bugün evimizi görmeye gidecektik, her şey istediğimiz gibi giderse artık oturacağımız ev belli olmuş olacaktı.

"Bu halde hiçbir yere gitmiyoruz." Dudaklarımız arasına belli bir mesafe girmesine rağmen kafamı kaldırıp minicik bir öpücük kondurdum.

"Hastaneye gidersek," bir nefeslik boşluğu yok sayıp yeni bir buse kondurdum dudaklarına. "İğne olursam," dedikten sonra baskı tesirsiz bir öpücükle daha böldüm cümlemi. "Hiçbir şeyim kalmaz."

Gönül Kapan Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin