Görev:Osmanlı(TAMAMLANDI)

Bana Cihan Padişahlığı Sökmez

Merhaba Sevgili Okumayan Okuyucularım uzun zaman ara verdiğim için artık bir süre günde 1 bölüm gelecek umarım bu çok sevdiğiniz hikayemiz için sevindirici haber olur.

1633 yılı Osmanlı Sarayı

Herkes çıtı bile çıkmadan bana doğru bakıyordu. Sonumun gelmiş olduğunun resmi bir ilanı sanırım. Ben böyle ölmeyi hayal etmemiştim Tanrım .

Kapı sonuna kadar açıldı içeriden tüm hiddetiyle siniri yeri bile sarsan o adam tam karşımdaydı. O baktıkça adımlarımı geriye doğru attım o kadar gitmişim ki sırtım sonunda soğuk duvara çarptı. Kalbim çok hızlı çırpıyor korkudan nefes bile almayı unutuyordum yüzümü yere sabitledim yüzüne bile bakamıyordum .

Bana doğru yaklaştı aramızda bir nefeslik mesafe kaldığını hissettim.

SM:"KALDIR BAŞINI YERDEN ." 

Sesiyle bütün koridor inledi adeta şimdiden cezam kesilmişti.

Korkarak yüzümü yavaşça kaldırdım gözleri tam gözümün içine bakıyordu adeta beni delip duvarı geçiyordu.

-SM:"Ne oldu Hatun az önce çok cesurdun ben olmazsam yaşayamazdın bak geldim işte ne bu korku?"

-"Ben özür dilemiyorum SULTAN MURAD HAZRETLERİ haddimi mazur görün lakin aşk insana neler yaptırıyor biliyorsunuz demi?"

-SM:"Aşk insana neler yaptırır neler yaptırır?" sola doğru dönerek Sümbül ağanın gözlerinin içine baktı.

-SM:"Sümbül ağa."

Hemen koşarak yanımıza geldi oda korkudan titriyordu.

-SümbülAĞA:"Emredin Hünkarım."

-SM:"Aşk insana neler yaptırır Sümbül ağa söyle bakalım."

-SümbülAĞA:"Haşa Hünkarım ne haddime."

-SM:"Anlamını bilmediğin kelimeleri ağzında geveleme hatun aşk nedir kime yapılır bilir misin ancak ALLAHA aşkla bağlanılır anladın mı?"

Eliyle çenemi kavradı.

-"Beşeri aşk dan haberiniz var mıdır Hünkarım hani insanlar birbirini seviyor destanlar şiirler yazılıyor."

Bana doğru çok keskin bir bakış attı. Elimden tuttu herkes bize bakarken Has odaya doğru sürükledi.

İçeri girdiğimizde kalbim deli gibi çarpıyordu sanırım görevi başaracaktım artık bu kadar zor olmayacaktı.

Elleriyle bana yatağı işaret etti.

-SM: "Açık konuşacağım hatun beni iyi dinle sana hiç güvenmiyorum bana karşı yapman gereken zorunlu görevin var gibi davranıyorsun aşığım filan masallarını boşa anlatıyorsun ben burada bir imparatorluk yönetiyorum seni anlamayacağımı mı sandın? sen kimin maşasısın söyle çabuk."

Eyvahlar olsun Sultan Murad sandığım gibi kolay bir lokma değilmiş . Zaten son güçlü padişah olarak geçiyor nasıl bu kadar basit bir görev olacaktı ki?

-"Sadece size aşık biçare bir cariyeyim o kadar."

-SM:" Çok aşıksın tamam o zaman seni Kösem Sultan'ın hizmetine veriyorum beni herşey den haberdar et ben de sana hakkın olanı vereyim."