1633 yılı Osmanlı Sarayı
O kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler,
Arkalarında doldurulması mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer.
Utanılacak bir şey değildir ağlamak,
Yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer...
Belirsizliğe yelken açardı iri ela gözler zamanla,
Öylesine derince bakmasalardı eğer...
Çabuk unutulurdu ıslak bir öpücüğün yakıcı tadı belki de,
Kalp,göğüs kafesine o kadar yüklenmeseydi eğer...
(C.Yücel )
"Ne peki bunun adı Ayşe ." diye içerledi Sultan Murad gözleri sadece ona bakıyordu içinin sadece onu gördüğü gibi . Nasıl inandıracaktı kadını buna hiçbir fikri yoktu.
"Aşk Nasıl Olur Bilir Misin Sultan Murad?" sözleri karşısındaki adamı incitsin yaksın istiyordu Ayşe adeta onun canının yandığı gibi. Kor olsun kavrulsun bu adam onun ölmeden mezara girdiği gibi olmalıydı acıtıcı ve kesici olmalıydı.
"Aşk insanı kör eder , başkasını göremezsin nefessiz bırakır o olmadan yaşamın tadı ve tuzu kalmamıştır her gün onu görmek özlemiyle yanar görünce yeniden çiçek açarsın uykuların kaçar bir defa yemek nedir bilmezsin başkaları ne konuşuyor ne düşünüyor umursamazsın sadece onun dedikleri şiir gibi gelir kulağına masal diyarlarına uçarsın ne sevdiğine başkası baksın ne sana başkası dokunsun istersin işte aşk budur ne baldır ne zehir ne öldürür ne yaşatır Sultan Murad hazretleri."
Murad Ayşe'nin ciddiyetini yeni fark etmişti hemen zindandan ayrıldı o gittikten birkaç saat sonra Ayşe'yi dairesine dönme izni verildi cezası bitmişti güya Ayşe korkacak ve Murad'a koşacaktı bu planı istediği gibi işlememişti .
Yorgun bedenini direk soğuk yatağa attı Ayşe daha yeni hamamdan gelmişti ve o kadar iyi gelmişti ki eskilerin tek iyi yönü bu hamam kültürüydü Ayşe'ye göre. Düşüncelere dalarken bulmuştu kendini soruları artık sormuyordu şuan önemli olan bebeğinin sağlığı idi . Karel göre gayet iyiydi ve şimdiden her şeyiyle kendini belli ediyordu.
İndosunu açtı ve Kainat Aş. gelen maillere bakıyordu ilter Bey'in yazdığı çok önemli olan mesajını açtı.
"Ayla bu mesajı okuyorsan zaman yolculuğu için kalan son bir haftan iyi değerlendir bebeğin gelişimini Karel'e uygun ayarla artık bebeğinin orada kalmasına gerek kalmadı seninle birlikte dönebilir zaman kırılmalarını düzelttik endişe etme."
Her şey tam anlamıyla düzelmişti ama yüreğini burada bırakacaktı bu onun için çok zordu gerçi artık Sultan Murad bu duruma hiç üzülmezdi Ayla için bu durum son derece can yakıcıydı.
1 hafta Sonra
Ayşe Murad'ı görmeye gitmemiş o da gelmemişti artık zaman yolculuğu vakti gelmişti korkmuyordu ondan ayrılmaya belki de böylesi daha iyiydi onu burada bir başkasına bırakırsa canı daha az acırdı diye geçirdi içinden her şeyin sonuna geldiğini ve bir daha onu göremeyeceğini biliyordu son kez dedi içinden son bir kez.
"Murad." diye bağırdı içeri girdi ortada yoktu.
Ne yani onu son bir kez bile göremeyecek miydi?
BÖLÜM SONU
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Görev:Osmanlı(TAMAMLANDI)
Historical FictionYıl 2050 Büyük Türkiye projesinin kurucusu Prof. Barış Güngör yeni projesi için denek olmayı kabul edecek bir kız arıyordu . Ayla Yılmaz bu iş için biçilmiş kaftandı. Tek sorun kızı ikna etmekti. "Unutma Ayla bu sadece görev aşık olmak yok." İçeri...