Pick Me

Final

5 yıl dile kolay 5 yıl geçmişti her şeyin üstünden. Jeongin burnundan kayan gözlüğünü düzeltmiş elindeki belgeleri gözden geçirmişti. Hayatı çok monoton olmuştu, işten eve evden işe gidiyordu. Arada da Douhyun ile içmeye gidiyordu.

Onun dışında hayatı 5 yıl öncekiyle tamamen aynıydı. 30 yaşındaki bir adama göre hayatı eğlenceli sayılırdı. 5 yıl önce olanları ise unuttuğu söylenemezdi.

Douhyun'u arayıp odasına çağırmış gelince de direkt soru sormuştu.

"Sana söylediğim 7 kişinin şu an nerelerde olduğunu araştırdın mı?" Douhyun gülmüş sandalyelerden birine oturmuştu.

"Hâlâ vicdan azabı mı çekiyorsun? Jeongin her şeyin sonucunda yalnız kalan sen oldun kendine üzülmen gerekmez mi?" Jeongin gözlüğünü çıkardı.

"Bazı insanlar yalnız kalmalıdır Douhyun. Ben zaten yalnızdım ve kendimi yalnız hissetmiyorum sen varsın." Douhyun'un o anlamda demediğini biliyordu, yinede o konuyu başka bir yere çekmişti.

Douhyun daha fazla uzatmayıp anlatmaya başladı. "Araştırdım. Hepsi mutlular ve seni çoktan unutmuş gibiler. Felix sabahları restaruant olan akşamları da grupların şarkı söylediği bir yeri işletmeye başlamış ve bir sevgilisi var eğer oraya gitmek istersen sana yerini söyleyebilirim." Jeongin gülümsemiş başını olumsuz anlamda sallamıştı.

"Hayır gerek yok, Felix adına çok sevindim. Seungmin nasıl?" Douhyun bunların hepsini aklında tutamayacağı için not aldığı defteri çıkarıp anlatmaya devam etti.

"Ailesi peşini bırakmış, birikmiş parasıyla şu zamana kadar çıkaramadığı özgürlüğünün tadını çıkarıp dünyayı geziyor, o da mutlu hayatından."

Jeongin yüzündeki samimi ifadeyle "Ona doğru düzgün veda edemediğim için kendime hep kızdım, özgürlüğü bulmasına o kadar sevindim ki" demişti. Ardından ekledi "Peki Minho? Minho'ya ne olduğunu duydun mu?"

"Şehir dışındaki işi başarılı olmuş, galiba ev arkadaşıyla evlenmeyi planlıyorlar. Kedileriyle mutlu bir şekilde yaşıyor." Jeongin'in ağzı şaşkınlıkla açıldı.

"Ne? Ciddi misin? Minho evlenmeyi mi planlıyor? Evlenmeyi planlayacak kadar birini sevdiğine inanamıyorum." Douhyun Jeongin'in tepkisine kahkaha atmıştı. "Yüz ifadeni videoya almalıydım internette trend olurdun."

Jeongin yüz ifadesini sakinleştirip eski haline döndü "Jisung peki, o nasıl? Onla da ilişkimi kesmiştim."

"Bilgisayarının başında oyun oynamaya devam ediyor. Çok başarılı bir e-sporcu olmuş Hanji adını kime sorsan tanıyor. Bir de zenginleşmiş baya seninle kapışır." Jeongin buna da kahkaha attı.

"Klasik Jisung ama zenginlikte beni geçemez." Jeongin göz kırpmış sandalyesinden kalkıp Douhyun'un önüne oturmuştu.

"Changbin ve Hyunjin nasıllar? En son çıkıyorlardı." Douhyun elindeki defterin sayfasını çevirip onların hakkındaki bilgileri okudu.

"Hyunjin galeriyi işletmeye devam ediyor, Changbin de spor danışmanlığı yapıyor. İkisi özel hayatını çok gizli tutmuşlar pek bir şey bulamadım ama hâlâ görüşüyorlar."

Jeongin memnun bir ifadeyle başını sallamış "En son gördüğümde mutlulardı umarım hâlâ mutlulardır." demişti. Ardından sona kalan kişinin kim olduğu aklına gelmişti. Derin bir nefes aldı gözleri uzaklara dalmıştı.

Douhyun neden böyle yaptığını anlamış o sormasa da anlatmaya başlamıştı. "Eğer onu merak ediyorsan, projelerinden sonra twitch kanalı daha fazla ünlendi. Dünyaca ünlü bir psikolog haline geldi. Özel hayatıyla ilgili pek bir bilgi olmasa da sevgilisi yok ve tamamen işine odaklanmış durumda, senin gibi."