Satır arası yorum yapın. Canımız sıkılıyor:)
Part 1.
70. Bölüm " KÖRDÜĞÜM"
Hayatım bir düğümdü. Kör bir düğüm..
Bütün damarlarımı birbirine dolamışlar ve en son bir düğüm atmışlar. Özellikle kalbime giden damarlardaki düğümler hiç açılmasın diye sıkıca bağlamıştılar.
Kahveliklerime umutla bakan ela gözler zihnimin tozlu sayfalarını bir rüzgar gibi havalandırıp, kendi olduğu sayfayı yüksek bir ses çıkararak açtı. O yüksek ses irkilmeme sebep olmuştu. Geçmiş, geçmişken bile beni ürkütecek güce sahipti.
" Mancy?" Harfler kendi kendine bir araya gelmiş ve nihayet dilimin altından kaçmayı başarmışlardı. İsmini dilime doladığımda ela hareler heyecanla parıldadı. Usulca bakışlarım tüm bedeninde dolandı. Kahve saçları omuzlarına dökülürken hiç değişmediğini farkettim. " Senin burada ne işin var?" Sorduğum soruyla küçük dudakları genişçe bir gülümseye ev sahipliği yaptı. Olduğu yerden birkaç saniye içinde hareket edip kollarını boynuma doladığında, gözlerimi usulca kapatıp geçmişimin bir parçasına sarıldım.
Zaman Mancy'i geride bıraktığımda durmuştu. Çünkü; hislerim hâlâ aynıydı.
" Anlatacağım," kulağıma dolan fısıltıyla kafamı sallayıp ondan yavaşça ayrıldım.
" Ah, bu kadar duygusallık yeterli bence, " az önceki ses tekrar yükseldiğinde omzumun üzerinden bakışlarımı önce bizi izleyen Justin'e ardından sesin sahibine çevirdim. Kumral saçlarını ensesinde toplamış olan uzun boylu, siyah gözlü genç bir adam duruyordu salonun tam ortasında. Yüzünde düzgün dişlerini ortaya çıkaran hırs dolu bir gülüş vardı. " Evet, biliyor musunuz bende uzun süredir New York'ta neden rahat rahat nefes aldığımı sorguluyordum," biçimli pek kalın olmayan kaşlarını havaya dikti." Siz," Justin ve diğerlerini işaret ettiğinde tamamen ona döndüm," Olmanız gereken yere, insanlardan uzağa taşınmışsınız." Kaşlarım çatıldığında bu nefretin asıl sebebinin merakı kanıma karışmıştı.
" Seni buraya gömüp gidecekmişiz gibi bir his oluştu bende kanka," Cameron alaylı sesinin altındaki öfkeyi gizlemeyi başaramamıştı. Usulca masanın etrafında duran diğerlerine baktım. Kendall şaşkınlıkla olanları izlerken diğerleri oldukça soğukkanlıydı. " Sen ne dersin?" Lauren kısık gözlerini adamın onlara dönen siyah gözlerine dikti. Öfkeyle bakıyordu, hırsla.. Dişlerini sıktığı dalgalanan yanaklarından anlaşılıyordu.
" Aw, Lauren West'te buralardaymış," Lauren'in ona öfkeyle bakması ona güç vermiş gibi gülümsediğinde aklım karışmıştı. " Aynı masada olmanız fazla iddiâlı değil mi kedicik?" Sorusuyla yutkunmayı bıraktım. Dikkatlice onu dinliyordum," Tabii saklanan bazı sırlar yoksa.." o an Lauren'in ve Jason'ın arasındaki sırrı bildiğine yemin edebilirdim. Bu özgüvenin başka hiçbir açıklaması olamazdı. " Siz ne dersiniz?"
" Sana hesap mı verecektik Lan," Ryan sinirle çıkıştığında salondaki herkes sessizleşmiş ortada dönen muhabbeti dinlemeye koyulmuştu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
LET ME LOVE YOU
FanficGeçmiş, hiç geçmemiş olduğunu binlerce kez yüzümüze en ağır tokatlarını indirerek anlattı bu hikayede... Geleceği mi yaşıyorlardı yoksa Geçmiş'in getirdiklerini mi ? @balyenn hesabından yazdığım Let me love you'nun devamıdır.