-2 gün sonraJimin iki günün sonunda okula gitmek için aynasının karşısına geçti. Bugün okulun son günü, yarın hafta sonuydu. Iki gündür evde dinlenmiş olanları unutmak için çabalamıştı ama nafile.
Belki boynundaki izler birazcık silinir demişti fakat ilk günkü gibiydi. Kremler de işe yaramamıştı. Neyse dedi Jimin.
Pembe iç çamaşırlarını giymiş aynadan vücudunu süzerken pürüzsüzlüğü bozan hickeylerde kaldı bakışları. Fondotenle ya da başka şeyle falan kapatmak zorundaydı artık yapacak bir şey yoktu.
(Jimin'in giydikleri.)
Sıcak havaya rağmen boğazlı giyerek morlukları gizledi Jimin. Saçlarını da düzleştirerek hafif bir makyaj yaptı. Bugün bisiklet yerine taksiyle gidecekti. Bir kaç dakika sonra taksi kapının önünde olunca kapıyı kapatıp çıktı evden.
Beş dakikalık yolculuğun ardından okulun bahçesindeydi. Yine herkesler dışarıdaydı. En son jungkook'un kolundan tutarak çekiştirmesi geldi aklına. Canı acımıştı o gün. Ardından olanları hiç düşünmek istemiyordu.
Erkeklerin dikizlemeleri eşliğinde binaya girdi. Merdivenlere yönelemeden Emma durdurmuştu onu. 'Jimin biraz konuşalım mı?' 'Olur konuşalım.' Lavaboya geçmişlerdi.
'Herkes seni konusuyor. Sen ve jungkook'u.' 'Nasıl yani neyi konuşuyorlar?' 'O gün seni okul bahçesinden çıkarırken ben de ordaydım. Hiç de nazik değildi. Onla aranda ne geçti?'
'Hicbir sey.' 'O zaman neden seni zorla çıkardı?' 'Zorla değildi.' Yalan söylüyordu evet. Çünkü bilmelerine gerek yoktu.
'Değil miydi?' 'Evet değildi.' 'Jungkookla aranda ne var? Daha okulun ikinci günü nasıl bu kadar samimî olabildiniz. Odunun tekidir kendisi ve onunla konuşmak imkansızdır.'
'A-aslında zor değildi. Kendisi geldi parti günü. Aramızda bir kac şey geçmiş olabilir.'
'Vay be kendisi geldi demek. Ne geçti aranızda?' 'Emma çok soru sordun?' Onu dinlemeyip çıkışa doğru yürüdü. Hâlâ arkasından konuşmaya devam ediyordu.
'Önemli değil Emma.' 'Jimin~' 'Emma ciddiyim. Dersim var görüşürüz.' Onu orda bırakıp üst kata çıktı. İki dakikada bunaltmıştı Jimini. Sınıfa girdiğinde gözüne çarpan tek yüz onun yüzüydü. Jungkook. İki sıra çaprazında oturuyordu. Yavaş adımlarla ve bakışları altında sırasına yürüdü. Gözlerine son birkez bakıp yerine oturdu. Hâlâ jimin'e bakmaya devam ediyordu.
Dersin ortasında bir iki kez çantadan bir şey alıyor bahanesiyle jiminde arkasın dönmüş bakmıştı ona. Ama bu sefer jungkook hiç bakmadı. Elindeki kalemle oynarken dalıp gitmişti. Kim bilir neler düşünüyordu.
Zil çaldığında hala yerinde oturuyordu Jimin. Kahvaltı etmek istemiyor hatta mümkünse gün boyu burdan hiç kalkmak istemiyordu. Telefonunu çıkardı ve ınstagrama girdi. Geçen gün çoğu saçma kişilerin mesajlarını silmişti. Âma hala bir sürü mesaj vardı. Yine birazını siliyorken birden telefon elinden alındı. Jungkook bilerek yapmıştı. Alır almaz sınıfın çıkışına doğru yürüdü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ᴀᴅᴏʀᴇ yᴏᴜ - ᴊɪᴋᴏᴏᴋ
RandomKadın gibi giyinen ve kendini kadın gibi hissettirmek için erkeklerle yatan Park Jimin ve zengin züppe Jeon Jungkook ... 'J-jungkook. Dur lütfen.' 'Ben istediğimi almadan asla durmam.' 'İstediğin ne? Benden tiksinmiyor musun?' 'Şuan sadece benim o...