39

26 6 54
                                    

"Ya ben bu eve girmem. Fare çıktı az önce kapının önünden."

Bahar apartmanın önünde hâlâ Kağan'a yapışık bir şekilde Filiz'e bağırıyordu. Filiz tam konuşacaktı ki fazlasıyla sinirlenen ama bunu belli etmemeye çalışan Deniz araya girdi. "Sanki biz sana çok meraklıyız. Git, kapıda yat."

Zuhal Hanım, kızının sert çıkışına kaşlarını çattı. "Deniz!"

Deniz omzunu silkip dimdik bir şekilde Bahar'a bakmaya devam etti. Bahar sinirle burnundan nefes alırken Deniz tarafından yere atılan ve hâlâ kalkmayan Poyraz konuşmaya dahil oldu. "Bu cırtlak sesli kıza katılıyorum. Bende girmem daha buraya."

Deniz öfkeyle dişlerini bilerken Poyraz'ın yakasından tutup ileri itti. "S*kt*r git lan o zaman."

Zuhal Hanım sınırı aşan kızına yaklaşıp kulağından tuttuğu gibi peşinden apartmana çekiştirmeye başladı. "Kız sen bu küfürleri kimden öğreniyorsun? Sen hiç utanmıyor musun he? Sen beni deli mi edeceksin?"

"Ya anne! Ne yapıyorsun Allah aşkına! Çocuk muyum ben? Bırak kulağımı ya!"

Deniz annesinin elinden kulağını kurtarmaya çalışırken sonunda somurtkan ifadesine son veren Kağan sırıtıyordu. "Her şeyin bir cezası vardır."

Ilgaz alayla kaşlarını kaldırdı. "O zaman sizin terbiyesizliğinizinde bir cezası olmalı."

Kağan düz bir ifadeyle karşılık verdi. "Sen kimsin?"

Ilgaz küfür etmek için can atarken Bahar konuştu. "Yaramaz kızımız Deniz'in platoniği."

Ilgaz ellerini arkasında sıkıca birleştirip Bahar ile göz göze geldi. "Şeyhanlı ailesinin ve yakınlarının soy ağacını çıkarmayı mı planlıyorsun? Senin kadar stalker birini görmedim de."

Poyraz sonunda arkasını silkeleyerek yerden kalkarken söyleniyordu. "Benim burada kıçım kırıldı siz hâlâ ağız dalaşı ediyorsunuz. Kimlerin yanında duruyorum ben ya?"

Baş ve işaret parmağıyla burun kemerini sıkan Ceylan oldukça sıkıntılı bir şekilde derin bir nefes aldı. Filiz'in de ondan bir farkı yoktu. "Beni daha fazla çıldırtmadan yukarı çıkar mısınız?"

Bahar ciddiyetle kafasını iki yana salladı. "Fareler yer bizi yemin ediyorum orada. Çıkamayız."

Ceylan ellerini beline yerleştirip kaşlarını çattı. "Bizim apartmanda çocuklar yaşıyor. Belli ki kapıyı açık bırakmışlar, fare de içeri girmiş. Yani fare yuvası falan yok apartmanımızda. İlk defa başımıza geldi zaten. Hem mis gibi bina. Çiçek kokuyor. Daha ne istiyorsun?"

Filiz bavulunu sıkıca tutup sert bir şekilde kardeşlerine baktı. "Arkadaşıma yaptırdığınız açıklamaya bakın. Siz benim koynumdaki yılan mısınız?"

Kağan gözlerini devirdi. Sıkıntıdan bayılacak gibi duruyordu. "Ver şu bavulu bana. Kafamı şişirdiniz iki dakika da. Sizden uzakta kalmak için çöplükte bile yatarım ben."

Kağan hızlı adımlarla binaya girerken Poyraz arkasından kısa bir bakış attı. "Ne kaba bir çocuk."

Bahar gözlerini devirip Poyraz'a omuz atarak kardeşinin arkasından ilerledi. "Aynaya bakmamışsın herhalde."

Poyraz şaşkınlıkla Bahar'a bakarken Ilgaz sıkıntıyla kafasını iki yana sallayıp Filiz ve Ceylan'ın bavullarını aldı. "Ben götürürüm."

Ceylan kafasını yana eğip gülümsedi. "Bizim odun kız seni çevresinde görmeyi sorun etmiyor sanırım. İşini biliyorsun Ilgaz."

Ilgaz'ın yanakları pembeleşirken ne diyeceğini bilemedi. Ceylan kıkırdayıp ardından ciddileşti. "Ama yine de gözüm üzerinde."

Pinokyo | Texting |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin