59. bölüm - Parti Zamanı

1.3K 48 112
                                    

Hepsi sarsılmıştı.

Defnenin gözleri dolmuş ve Ömere korku dolu bakışlarla bakmıştı.

Ö: N-nasıl olmuş kaza?

Ser: Bilmiyorum ama İsmail iyiyimiş. Yarası varmış ama bilinci yerindeymiş.

Su: Allahım nedir bizim bu başımıza gelenler? Noluyor böyle?

Sİ: Kesin aynı herif. Bak şuraya yazıyorum aynı şerefsiz çıkacak.

Hırsla elindeki kutuyu kapatıp yatağın yanındaki küçük dolabın üzerine bıraktı. Battaniyeyi ayaklarının üzerinden atınca Sude panikle ona yaklaştı.

Su: Napıyorsun?!

Sİ: Kalkıyorum. Çekil önümden.

Ö: Sinan saçmalama. Yat oraya.

Sİ: Yatamam abi. O adam bütün sevdiklerimize birer birer zarar vermeye devam ederken ben öylece yatamam.

Ser: Kalkıp da ne yapacaksın? İki gün geçti hala bulamadık onu. Kalkman canını  yakmaktan başka bir işe yaramayacak.

Sİ: İsmail orada-

Ser: İsmail iyi! Ben size haber vereceğim.

Deyip odadan çıktı. Sude de battaniyeyi tekrar Sinanın üzerine serdi.

D: Ömer?

Ömer titreyen sesini duyunca onun da içi titremişti. Yüzünü avuçlarının arasına alıp alnını öptü. Sonra da göğüsüne doğru çekti.

Ö: Her şey düzelecek. Merak etme... Hayal ettiğimiz gibi buradan gideceğiz. Ama ondan önce her şeyi düzeltip öyle gideceğiz.

Defne usul usul akan göz yaşları ile Ömere sıkıca sarıldı.

D: Sırada kim var? Sana mı bir şey olacak?

Ö: Hayır. Başka kimseye bir şey olmayacak.

D: Nasıl bu kadar eminsin?

Ö: Değilim. Ama olmaması için elimden geleninin fazlasını yapacağım. Babamdan da yardım isteyeceğim.

D: Keşke benim de yardım isteyecek bir babam olsaydı.

Ömer derin bir iç çekip Defnenin saçlarını öptü.

***
İsmail hastaneye geldiğinde gerçekten de iyidi. Şaşırtıcı bir şekilde sadece kaşı patlamıştı.

Sarsıntı geçirdi diye ne olur ne olmaz emara sokmuşlardı. Bütün kontrolleri ve sonuçları temiz çıkınca hastanede kalmasına gerek olmadığını ama başını çarptığı için ne olur ne olmaz diye 24 saat uyumamasını söylemişlerdi.

Serdar danışmadan İsmail'in işlemlerini hallederken arkasından bir adam çarptı. Özür dileyerek oradan hızlıca uzaklaşırken Serdar pek de takmamıştı.

Sinanın odasına geri dönünce hepsi oradaydı ve İsmail kazayı anlatıyordu. Frenleri tutmamış ve durmak için bir ağca çarpmak zorunda kalmıştı.

Ser: Kardeşim senin işlemlerin hazır. İstersen seni eve bırakayım. Dinlen.

Sİ: Ben de, ben de.

Diye mızmızlandı çocuk gibi.

D: Aaama annecim ne konuştuk biz seninle? Arkadaşın camdan atlasa sen de mi atlayacaksın?

Defne yine Defoluğunu yapıp herkesi güldürmüştü.

Sİ: Yaa nolursun Ömer doktorla konuş. Ha şimdi çıkmışım ha yarın sabah ne fark eder?

Formaliteden Aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin