124. bölüm - Güneş İplikçi

743 33 99
                                    

Arabada son sürat en yakın hastaneye gidiyorlardı. Arkada Ömer Defnenin kendisine yaslanıp rahat bir şekilde oturmasına yardım etmişti. Şimdi bir elinde Defnenin eli vardı diğerini ise karnında dolaştırıp okşuyordu. Defnenin çektiği ağrıyı gördükçe kendi kolundaki kurşun yarasını hissetmiyordu bile.

D: Lan yeteeer! Arama kimseyi sür şu arabayı!

Ser: Lan mı? Kız sen abine-

D: Senin ananı avradını sikerim! Sür lan!

Serdar ve Ömer şok olmuştu. Serdar ilk defa Defneyi küfür ederken duyuyordu.

Ö: Sen kusura bakma ağrıdan ne dediğinin farkında değil.

Ser: Sonra bunun hesabını sorarım ben sana Defo!

İ: Oğlum ne oluyor gece gece?!

Diye telefonu açmıştı.

Ser: İso... Şey ya... Defne doğuruyor da...

İ: Ne?

Ser: Doğruyor da... Ömeri de vurdular-

İ: NE?!

Ser: Yani vurdular derken-

İ: Oğlum doğru düzgün anlatsana! Defne nerede? Ömer yaşıyor mu?

Defne bunu duyunca ağrıdan akmayan göz yaşları akmaya başlamıştı.

Ser: Ne?

D: Ne'ler bir yerinize girsin- AHHHH!

Ö: Tamam aşkım tamam. Sakin ol. Nefes al, ver. Al, ver. Az kaldı. Dayan bitanem.

D: Ömer koluuunnn...

Diye daha da ağlamıştı.

Ö: Benim kolum iyi bitanem sen onu düşünme. Güneşimizi düşün, az kaldı.

İ: Lan oğlum bana doğru düzgün cevap verin!

Ser: Ömer turp gibi bir şeyi yok. Defneyi hastaneye götürüyoruz. Hasanlar adamı depoya götürüyor onun için aradım ben.

İ: Ya adamı boş ver. Onu sonra hallederiz. Sen konum at bana geliyoruz biz oraya.

Ser Gerek yok-

Der demez telefon yüzüne kapanmıştı.

D: Ömeeeerrr...

Ağlaması şiddetlenmişti.

Ö: Buradayım aşkım... Yanındayım. Sakin ol. Neredeyse vardık.

Diye sakin bir ses tonuyla kulağına fısıldayıp sakinleştirmeye çalışıyordu.

Hızlı bir şekilde hastaneye varmışlardı. Serdar "sedye" diye bağırırken Ömer Defneyi kucağına alarak sedye gelmeden içeriye koştu.

Büyük bir kaos olmuştu. Bir yandan Defneyi odaya götürmeye çalışıyorlardı bir yandan da Ömer'i koluna müdahale edilmesi gerektiğine ikna etmeye çalışıyorlardı.

Defne "sen git koluna baktır ben bebeği içimde tutacağım, seni bekleyeceğim" diye bütün hastaneyi inletse de Ömer onun elini bırakmayacağını ve anca her şey bittikten sonra koluna baktıracağını söylüyordu.

Doğumhaneye bu şekilde giremeyeceğini söylenince de Ömer mecburen Defneyi yalnız bırakarak hemşireyi takip etmişti. O sırada Defneyi doğumhaneye götürmüşlerdi.

D: Hayır! Doğurmayacam! Kocam gelmeden bacaklarımı açmayacağım!

Hemşire: Defne hanım lütfen. Bakın ağrınız daha da şiddetleniyor. Ne olursunuz izin verin yardım edelim size.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 10 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Formaliteden Aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin