115. bölüm - Soğuk Savaş

432 20 34
                                    

Ömer odadan çıkar çıkmaz ceketinin cebinden telefonunu çıkarıp oradan uzaklaşmaya başladı. Kalbi küt küt atıyordu.

D: Efendim aşkım.

Ömer anında ağladığını anlamıştı.

Ö: Defnem? İyi misin bitanem? Neredesin şu anda?

D: İyiyim aşkım eve geldim şimdi. Sen iyi misin? Sesin çok telaşlı geliyor.

Ö: İyi olmadığını ve ağladığını söylediler bana da... Ödüm koptu sana bir şey oldu diye.

Defne gülümsedi. Daha da ağlamak istedi. Bağıra bağıra ağlamak istedi. Babasının nefretini Ömer'in ise sevgisini hak edecek ne yapmıştı?

D: Sakin ol sevgilim. Ben iyiyim bir şeyim yok. Kızımız da gayet iyi. Hiç meraklanma.

Ö: Var bir şey Defnem. Sesinden anlıyorum ben. Böyle telefondan anlatmayacaksın, biliyorum. Üzme kendini. Bak beni seviyorsan konu her neyse unut gitsin. Üzülme. Ben birazdan yanına gelicem ve beraber sorun neyse çözeceğiz. Tamam mı hayatım?

D: Ömerim ben gerçekten iyiyim. Sen işini bırakıp gelme şimdi. Akşama kadar burada olacağım ben. Sen beni buradan alırsın.

Ömer derin bir nefes aldı. Yine tutmuştu Defnenin inadı.

Ö: Tamam canım, tamam. Ben çok oyalanmadan gelicem. Gelirken bir şey alayım mı? İster misin?

D: Yok, gerek yok. Sen gel bana yeter.

Ö: Seni seviyorum bitanem. Bunu sakın unutma. Seni üzen şey her neyse kökünden yok ederim.

Defne bu sefer gerçekten gülmüştü.

D: Böyle bir şeye gerek olmadığını sen de biliyorsun. Ben de seni seviyorum. Şimdi benim kapatmam lazım. Bir sürü işim var.

Ö: Tamam... Seni seviyorum.

Diye tekrarlamıştı. Defne yine güldü.

D: Ben de seni çoook seviyorum şapşiğim.

Ömer kapatıp arkasını dönüp binaya baktı. Adam haklı mıydı? Onlara kızıyordu ama kendi de yapamıyordu. Bulamıyordum işte o adamı.

Yüzünü sıvazlayıp kendine birkaç küçük tokat attı. Sonra adama toplantının bittiğini haber vermesini söyleyip içeri girdi. Diğerlerin yanına gitmeyip direkt kendi odasına gitmişti.

Çok geçmeden hemen Sinan, İsmail ve Serdar gelmişti.

Sİ: Kardeşim ne oluyor? Bir şey demeden çıkıp gittin. O ite de bir şey demedin.

Ö: Defne ile ilgili telefon gelince öyle çıktım.

Ser: İyi mi Defne? Ne olmuş?

Ö: Valla onu sen bileceksin Serdar. Size bıraktığımda gayet iyiydi. Keyfi yerindeydi. Ağlayarak çıkıp gitmiş sonra.

Serdar kaşlarını çattı. Ömer'in canı kavga istiyordu belli ki. O siniri ve gerginliği atmak istiyordu.

Ser: Ne bu imalı konuşma? Evde miydim ben? Nereden bilecem? Nihan mı bir şey demiş?

Ö: Nihan dememiştir de Sebahat hanım orada olacaktı.

Sİ: Halam Defneye ters bir şey demez ki.

İ: Hasss...

Sİ: Ne oldu?

İ: Sebahat hala bir şeyler demiş olabilir.

Ser: Nereden biliyorsun?

İ: Salih amca beni sürekli arıyor ya? Ben de Sebahat halaya Defne senin sözünü dinler sen de konuş diye rica etmiştim. Ters tepmiş olabilir.

Ö: Ya İsmail niye karıştırıyorsun onu? Ben demedim mi sana idare et diye?

Formaliteden Aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin