Sinan büyük adımlarla lavaboya gidip yüzünü soğuk suyla yıkamaya başladı. Artık soğuktan elleri uyuşmaya ve acımaya başlamıştı ama hala hata yapmanın korkusuyla su çarpıyordu yüzüne.
Su: Laaaaan! Sinaaaan!
Diye bağırdığını duyunca hiç kurulanmadan fırlamıştı salona. Kimsenin Sudeyi bu halde görmesini istemiyordu.
Sİ: Şşşt! Bağırma, bağırma!
Su: Lan Sinan... Hani seviyordun lan? Ha? Ne oldu? Sevmiyor musun artık? Çocuk oyuncağı mı lan bu?!
Diye şarap şişesini yere atmak isteyince Sinan daha hızlı davranıp şişeyi elinden almıştı.
Sİ: Sakin ol. Bak herkesi uyandıracaksın şimdi. Ben seni hala seviyorum tabii ki. Ama inan bana böyle olmasını sen de ismezsin. Bu şekilde değil. Sonra pişman olmandan korkuyorum.
Sude sanki onu hiç dinlemiyordu. Islak gömleğine bakıyordu.
Sİ: Sude? Dinliyor musun beni?
Su: Yalnız Sinan... Islak ıslak... Ne güzel böyle...
Sİ: Ya Sude ben ne diyorum, sen ne diyorsun ya! Erkeğim ben erkek! Kendimi nasıl zor tuttuğumu biliyor musun sen? Sırf sen sonra üzülme diye... Ya ben seni beklerim. Ne kadar olacağı umrumda değil. Ama senin sonradan hatırlamayacağın bir şekilde olmasını istemiyorum.
Sude koltuğa oturdu. Hıçkırmaya başlamıştı.
Su: Uzaktan mı adamsın, adamlıktan mı uzaksan? Adam mısın madam mısın belli değil aabiiii.
Sinan derin bir nefes alarak koltuğa oturdu.
Su: Ulan Sinan... Madem sevecektin niye bana yıllarca eziyet ettin? Ha vicdansızın oğlu?
Sude yüzünü ellerinin arasına alarak ağlamaya başladı. Sinan ise ilk önce ne yapacağını bilemedi. Sonra ona yaklaşıp kolunu omuzuna atarak onu kendine doğru çekti.
Sİ: Şşş... Yapma böyle. Ağlama lütfen.
Su: Git başımdan.
Sİ: Gel bir yüzünü yıkayalım. Kendine gelirsin. Öyle konuşuruz.
Su: Sinan siktir git kafamdan dedim!
Sinan derin bir nefes aldı.
Sİ: Sude ben seni seviyorum. Ama sen bana kendimi affettirmeme izin vermiyorsun ki... Bir bıraksan... Anlayacaksın o zaman.
Su: Sinan ben de seni seviyorum. Sen de bunu çok iyi biliyorsun. Ama benim canım yeteri kadar yandı. Artık sana beni üzmene izin vermeyeceğim!
Sİ: Zaten seni artık üzmeyeceğim. Seviyorum seni ben. Canımdan çok seviyorum. Aşığım.
Su: Sarhoş ve kimseyi bulamamışsın muhtemelen.
Sİ: Yapma böyle ama yapma. Salaklık edip bunları sana zamanında söylemiş olabilirim. Ama artık aşkımın farkındayım. İzin ver bana. Lütfen...
Diye yalvarmıştı sonunda. Sude ise kararlıydı. Artık bir erkek için kendini yıpratmayacaktı.
Hiçbir şey demeden yerinden kalktı ve yukarıya doğru adımladı.
Sİ: Sude...
Sude onu duymamış gibi devam etti. Melekle kaldığı odaya girdi ve sessizce yatağına yattı.
Sinan dışarı çıkıp pantolonun cebinden sigara paketini çıkardı. Bir tane yakıp gökyüzüne baktı.
İçinde tarif edemediği bir sıkkınlık hissetmişti. Sanki birisi kalbini kirli bir bez sıkar gibi sıkıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Formaliteden Aşk
Ficção AdolescenteYeniden Aşk ve Bitmeyen Aşk'ın yazarından... Defne ve Ömer... Birbirinin sadece tek tük ismini duyduğu ve hiç bir zaman birbirini görmediği iki genç insan... Sırf babaları istiyor diye evlenmek durumunda kalsalardı sizce nasıl bir tepki vereceklerd...