Biliyorum. Sam boşboğazlık etmiş olabilir. Ama böyle bişey oladabilir. Sürekli düşüncelerimde geziniyor ve düşüncelerimde sürekli Luke varken şimdiye kadar dayanması bile beni şaşırttı. Luke un geri dönmesini istemiyor.Bunu görebiliyorum. Artık durumuma anlam veremiyorum. Şuan Sam e sarılmış olmama da anlam veremiyorum. Niye böyle bişey yaptım ki?...
Sam de şaşırmış olmalı ki kolları öylece kaldı. Sonra durumu idrak etmeye başlayınca o da sıkıca sarıldı. Bi süre öylece durduk..SAM- Özür dilerim..
LUSİ- Özür dileme Saamm... Senin suçun değil.
Ardından Sam bana daha sıkı sarıldı. Bunun büyük bi özür anlamına geldiğini biliyordum. O yüzden tepkisiz kalmayı tercih ettim.
Sarılmayı bıraktıktan sonra bi süre öylece kaldık. Bu sessiz ortam sinirlerimi bozmaya başlamıştı. Ardından Sam bu delici sessizliği bozarak bana büyük bir iyilik yapmış oldu.SAM- O geri dönerse ben gideceğim biliyorsun değil mi ?
Aslında bu gerçeği bilmeme rağmen açıkca söylemesi daha farklı olmuştu. Sam in varlığına o kadar alışmıştım ki. Ama Luke. Luke varken sanki herşey daha iyi olacak gibi hissediyordum. O mükemmeliyetçi biriydi ve dediğini yapardı,yaptırırdı. Sam ise onun tam zıttıydı. Eğlenceliydi, espri yapıyordu, uyum saģlıyordu. Luke la tek ortak noktaları ikisinin de yaptıkları işi ciddiye almalarıydı. Sam gidicek.. Bi an bunun olmasını istemediğimi fark ettim. Ama Luke da gelsin istiyordum. Düşünürken saçma da olsa aklıma bir fikir geldi. Belki ikisi birlikte öğretebilirlerdi. Ama Luke da Sam de sahipleniciydi. Düşündükçe onları tanımaya başladığımı fark ettim. Düşününce aslında çözülmeyecek gibi değillerdi.
"Lusii... Lusiii.. Lusiiiii" . Daldığımı fark ettim. Ve gözlerimi sabitlediğim noktadan çekerken Sam ellerini gözlerimin önünde sallıyordu.LUSİ- Ha.. Ne ..? Efendim.?
Bi an afalladıģım için ne cevap vereceğimi bilemedim. Gözlerimi ovaladım ve gözlerimi Sam e sabitledim. Ona açıkça fikrimi söyleyecektim.
SAM-İyi misin?
LUSİ- Gitmeni istemiyorum.
SAM- Ne?
Bu ani itirafım sonucunda bayaği bi şaşırdığını görebiliyordum. Ama onun gitmesini gerçekten istemiyordum.Bunu ona söylemezsem de içim rahat etmeyecekti.
LUSİ-Duydun işte Saamm... Gitmeni istemiyorum.
SAM- Ama eninde sonunda , gitmek istemesem bile gitmek zorundayım. Biliyorsun. Kader yazıcılarından başkası bu savaşı kazanamaz.
LUSİ-Biliyorum...
SAM- Ve düşündüğün şeyin de gerçekleşmesi olanaksız. Yani üzgünüm.O geldiğinde bi an duraksadı ve derin bir nefes aldı. Gitmek zorundayım...
Her zaman istediğimi elde etmiştim. En azından dünya da. Ama Ellesmera bana gerçekleri yaşatıyordu. Gerçekleri öğretiyor,gerçkleri düşündürüyor,gerçek kararlar vermemi sağlıyordu. Ve Sam dediği gibi... Gidicekti... O geldiğinde Sam gidicekti.
Ama en azından o zamana kadar onunla güzel vakit geçirebilirim.Veya bu süre zarfında bi çözüm bulabilirim.SAM- Prenses... dedi ve derin bir nefes alarak ayağa kalktı. Sonra önümde durup bi elini arkasına bi elini bana uzattı.
Elflerin girdabına girmek üzereyiz.. Yukarıya benimle çıkmak ister misiniz.?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ellesmera Prensesi
FantasyBeğeneceğinize Eminim Hadi daha fazla oyalanmayın Prenses yola çıktı bile ;) Ellesmera isimli bir krallığın prensesi ve büyük gücün varisi ve koruyucusu olan Lusiana kendini normal bir insan sanıyor. Ellesmera isimli bu ülke aslında eskiden mutluluğ...