ꪋ 2

701 72 227
                                    

Jisoo

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Jisoo

𑁍

Bu kadarı fazla! Bu herif kendini ne sanıyordu ki? Nasıl olur da benden izin almadan "İlk bahara merhaba" balosunda nişanımızı duyuracağını söylemeye cüret ediyordu? Elimdeki mektubu sıktım. Bu nasıl bir yüzsüzlüktü?

Hızla ayağa kalktığımda Jennie de benimle beraber kalkmıştı. "Hey? Sorun nedir? Biliyorsun etrafımda haraketlilik sevmem!" Jennie'nin aynı soğuk ses tonuyla kurduğu cümleleri görmezden geldim.

"Hıyar veliah prens benden habersiz evliliğimizi duyurma aşkıyla yanıyormuş!" Elimde sıkmakta olduğum mektup resmen benden merhamet dilercesine hışırtı benzeri sesler çıkarıyordu.

"Bu neden kötü olsun ki?" Jennie mırıldanmaya benzer sesiyle dikkatle mektubu incelerken konuşmuştu. Bir elini kendi beline sarmış, diğer eli ile ise öne düşen siyah saçını okşuyordu. Siyah saç... bu krallıkta ender bulunan bir saç rengiydi.

"Anlamıyorsun sanırım?" Gözlerimi öfkeyle kaplı bir silah topu gibi ona diktiğimde gözlerini kocaman açtı. Kocaman gözlerin yerini kaşık çatların alması ise uzun sürmedi.

"Hey!" Kaşları daha da çatılıyordu. Jennie Işık Krallığında saygın bir kontun tek kızıydı. "Prense kızgınsın, ama bunu benden çıkarma!"

Göz devirip çalışma masama yaklaştım. Dinlenme odamda Jennie ile beraber oturup, rahatıma bakıyorken, hadsiz hıyarın yazdırdığı mektupla selamlaşıp, sinir krizi geçirmiştim. Çalışma masamda oturup öne yaslandım.

Jennie kalkıp yanıma geldi. Normalde fazla konuşkan bir kız olmadığından haraketlerim için benden bir açıklama beklememişti. Gözlerimi sıkıca kapatıp derin nefes aldım. "Sadece," dedim gülümsemeye çalışırken, kötü düşüncelerden arınma kapmına gidinceye kadar bu lavukla hiçbir şekilde iletişime geçmemeye çalışıyordum!" Gözlerimi açıp önümdeki beyaz kağıta baktım. "Ama madem o, kaşındı, o zaman öfkemle karşılaşmaya razı demektir."

"Bence mektuplarını okumadan çöpe atıyor." Jennie saçıyla oyalanırken kurmuştu bu cümleyi. Jennie'nin omuzlarında özgür bıraktığı saçına nazaran benim saçıma gelişigüzel topuz yapılmıştı.

Aniden gözlerimi Jennie'ye diktim. Jennie'nin söylediği şekilde mektuplarımı çöpe atıyorsa... onu kendi ellerimle gebertecektim! Derin nefes aldım. "Hoseok... seni hıyar!" Önümdeki beyaz kağıtı buruşturup yere fırlattım. O sırada hafif toplanmış topuzum sert haraketimin etkisinden sola kaymıştı.

"Bence gidip kendisiyle konuşmalısın." Jennie yere fırlattığım beyaz kağıta her zamanki boş ifade ile bakarak konuştu.

vsoo | Captivated by You (Sende tutuklu kaldım)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin