ꪋ 51

350 47 142
                                    

Jisoo

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Jisoo

𑁍

"Biliyorum, leydim, gitmek için hazırlanmanız gerekiyor," dedi Lalisa fincanını dudaklarına yaklaştırmadan önce. Bir yudum alıp, fincanı sehpaya bıraktı. Üzerinde kırmızı bir elbise vardı. Dekolte kısımı ise altın sarısı rengindeydi. Küçük ve tuhaf bir sarı şapka takmıştı. Saçları ise açıktı. "Fakat öğrendiklerimi size söylemeliydim." Kaşlarımı kaldırdım. Kafamı aşağı yukarı salladığımda Lalisa dudaklarını ıslattı. "Ateş Krallığının veliaht prensinin kumarhanede bir ortağı olduğunu öğrendim." Ortak mı? "Kumarhanenin ismi Wang. Ortağın da bu isimle bir ilişkisi olduğunu düşünüyorum, çünkü bu isimin prens Jungkook'la hiçbir alakası yok."

Kaşlarım çatıldı. Wang'ın ne demek olduğunu ben de bilmiyordum. Ne kadar düşünürsem düşüneyim, hayatımda bu isimle hiç karşılaşmamıştım. "Sizi görmediklerine emin misiniz?" Gözlerimi kaldırıp Lalisa'ya diktim.

Lalisa gözlerini kırpıştırdı. "Aslında kumarhanede bir kadın sinirlerimi bozdu ve onunla kavga yaptım. Aniden kavga büyüdü!" Neden kavga yapıyorsun, akıllım?! Sen oraya ajan olarak gittin! Lalisa'ya görev verirsen olacağı buydu, iyi oldu sana, Jisoo! "O kavgadan kurtulmama bir adam yardım etmişti, ama yüzünde enteresan bir maske olduğundan..." Omuzlarını kaldırıp indirdi. "...tanıdık biriyse de anlayamadım." Gözlerini kıstı. "Kırmızı ve keskin gözleri vardı."

"Kırmızı gözlere sahip tek bir kişi tanıyorum." Tek kaşımı kaldırdım. "Dua edelim de prens Jungkook olmasın." Gözlerimi Lalisa'nın üzerinde dolaştırdım. Hoş, bu kız, en olmaması gereken kişiyle bile karşılaşmış olabilir. Lalisa'dan bunu beklerim.

"Olsa bile..." Belini dikeştirip elini göğüsüne bastırdı. "...mükemmel kamufle olma yeteneğim sayesinde beni tanıyamadığına eminim." Aniden yüzünü düşünceli bir karanlık kapladı. "Aslında ne kadar zorlarsam zorlayayım, konuşmadı." Kesin Jungkook, Lalisa olduğunu anlamış ve sesinden kendisini tanımasın diye konuşmamıştır. Ay, bana bir fenalık geldi! Bu kız neden bu kadar yeteneksiz? Yeteneksiz ortaklarla çalışmak hayli zor! Nasıl hâlâ hayatta?!

Gözlerim hâlâ düşünmekte olan Lalisa'yı buldu. "İşin iyi tarafı prens Jungkook eğer sizi yakalarsa..." Anladığım üzere yakalamış da. "... onu takip etme nedeninizin sadece ona duyduğunuz tuhaf..." Buna ne denir ki? "...merak olduğunu düşünecek." En iyisi merak, kelimesi. Sonuçta aşk ve ya hoşlanma olduğundan pek de emin değilim. Henüz. Eğer Lalisa normal bir kız olsaydı kesinlikle bunun aşk olduğunu söylerdim, ama Lalisa normal değildi. "Yani her hangi planınız olduğunu anlamayacak."

"Planım mı var?" Gözlerini kocaman açmıştı. Ben bıkkın halde dudaklarımı aralamışken Lalisa konuştu. "Ha, doğru! Yeminini gerçekleştirmemesi için bana aşık olması gerekiyor!" Kafamı aşağı yukarı salladım. Elbisemin saklı cebindeki mektubu almaya yeltendiğimde Lalisa'nın cümlesi duraksamamı sağladı. "Bu arada..." Lalisa parmaklarını önüne dökülen saçında dolaştırdı. "...size bir şeyler söylemem gerekiyordu, ama unuttum." Elimi cebimden çıkarttım. Taehyung'a yazdığım mektubu Lalisa'ya emanet için vermenin ne kadar yanlış bir karar olduğunu böylelikle anlamıştım.

vsoo | Captivated by You (Sende tutuklu kaldım)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin