ꪋ 45

410 45 110
                                    

Taehyung

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Taehyung

𑁍

"Ne dedin sen?!" Gözlerimi Yoongi'ye diktim. Ellerimde sıkıştırmakta olduğum kağıtlar öfkelenmemin en büyük nedeniydi. İçimdeki sızı karınımdan kollarıma kadar gidiyordu.

"Kraliyet ailesinin kararı." Yoongi yüzündeki her zamanki umursamaz ifade ile devam etti. O da bu durumdan hayli sıkılmış gibiydi. "Kraliyet ailesi bu meblağı kendisi ayarladı."

Gözlerimi yeniden kağıta diktim. "Neredeyse bir ülkenin hazinesi kadar!"

"Zayıf bir ülkenin hazinesi." Gözlerim tırmanıp Yoongi ile karşılaştı. Yoongi'nin dudakları kıvrılmıştı. Derin nefes aldım. Jisoo ile nehir kenarındaki görüşmemizin üzerinden neredeyse bir hafta geçmişti. İşlerim olduğundan sarayda değildim. Öyle ki Chaeyoung'un düğününe çok az zaman kalmıştı. Şimdi ise Yoongi ile beraber, saraydaki çalışma odamdaydık.

"Leydimden böyle bir şey istemeyeceğim." Kağıtı masaya fırlattım. "Ondan bu kadar büyük rakamlı bir çeyiz istemek ne kadar doğru? Buna ihtiyacımız bile yok!" Gözlerimi camdan dışarı diktim. Buradan krizantem bahçesi görülmekteydi. Her tarafım hatunumla kaplasın istiyordum. Kafamı nereye çevirirsem çevireyim, onunla ilgili izlerle karşılaşmayı deli gibi arzuluyordum. Bu yüzden bahçe, çalışma odamın penceresinden bakılınca görünüyordu. Çiçekler solar ki en beteri krizantemlerdir; gece boyu mükemmeldir ama sabah sararır, solar, görmek istemeyeceğiniz bir hal alırdı.

"Ne de olsa..." Yoongi'ye baktım; gözlerini kağıta dikmişti. "...biz de ona kralımızı veriyoruz." Yüzündeki ifadeden alay ettiği apaçık belliydi. "Ayrıca kraliyet ailesinin kesin karar daha belli değil. Yani..." Biraz mahçup halde gözlerini kaçırdı. "...başka kararlar da verilebilir." Eminim o başka kararlar bundan fazlasıyla beterdi.

"Bu naçizane fikir..." Pencerenin önüne geçtim. Ellerimi ise arkamda birleştirmiştim. "...arşidüşese mi ait?"

Yoongi'nin iç çektiğini duydum. "Annem bazen çok ileri gidiyor."

"Ay büyücüsü eğitmeni ne durumda?" Çeyiz saçmalığını bir kenar ittim.

"Ayarladım. Leydi bu konuda çok çalışıyor." Sana bin defa dedim! Leydi, değil leydim! Yoongi'nin cümlesi üzerine gülümsedim. Açıkcası Jisoo'dan kaçıyordum... Neden mi? İlk beraberliğimizden sonra çocuk olmuştum. Nasıl yine kendimi göz göre göre böyle bir duruma sokarım ki? Evet, Jisoo için zehir de içerdim, ama bu, farklı bir konuydu. Korkunç canavarlarla savaşıp hayatta kalmayı beceren kral, kadının gücü karşısında çaresizdi. Hem kadının gücü hem de cazibesi kralı esir alıyordu. Hoş... o esirlik için kral bir ömür verirdi.

vsoo | Captivated by You (Sende tutuklu kaldım)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin