Gecenin 3'ün de gizlice Jimin'in evine gelmiştim. Yine tehdit ederek dediğini yaptırmayı başarmıştı. Bazen onu öldürmeyi düşünmüyor değildim ancak zaten o ölmesin diye babam ve abime hiç bir şey söylemiyordum.
Koca gül serasını geçip yanında ki eve yöneldim.
Zile basıp beklemeye başladım. Hem çağırıp hem de bekletiyor muydu ?!
Kapıyı dağınık saçları ve şişmiş gözleriyle açtı.
"Senin bu halin ne ?!" Kenara çekilerek içeriye geçmem için yer açtı.
Ceketimi koltuğa bırakıp oturdum.
"Uykusuz mu kaldın ?" Olumsuzca başını salladı.
"Hayır gayet iyiyim" göz devirdim.
"Gidip uyu Jimin" yine kafasını sallayıp yanıma oturdu.
"İstemiyorum" şiş gözleri gözlerime bakıyordu. Normalde canavar da olsa şuan ki haliyle eriyebilirdim.
"Aptal mısın Jimin ?!" Omzuma kafasını yaslayıp gözlerini bana dikti.
"Seni izlemek istiyorum" koltukta biraz yana kayıp kafasının omzumdan düşmesini sağladım.
"Bir kere de olsa boyun eğemezsin değil mi ?" Kafamı olumsuzca sallayıp biraz daha yana kaydım.
"Şimdi eğeceksin ama" göz devirdim.
"Çok beklersin Park Jimin" birden ayağa kalkıp kucağına aldı. Bir süre şaşırıp kıpırdamasam da çırpınırak inmeye çalıştım.
Yatağa bırakacağını sanmıştım ancak sırtımı yatak başlığına dayayarak beni sıkıştırdı. Nefesini yüzümde hissedebiliyordum. Dudaklarımı dudaklarıyla mühürleyecekken elimi koydum.
"Senden nefret ettiğimi unutuyorsun..." Elimi çekip dudaklarıma kısa bir buse kondurdu.
"Seni her şeyden çok istediğimi unutuyorsun..." Göğüsünden itip ayağa kalktım. Güldüm.
"İstemek mi ?! Sırf bedenimi istediğin için mi bunca şey ?!" Karşıma geçti.
"Bilmem, seni sevmemi mi isterdin ?" Göz devirdim.
"Seni de sevgini de istemiyorum, sen kimsin ki beni sırf bedenim için yanında tutuyorsun ?!" Kafasını önce yere eğip sonra tavana çıkarttı kısa bir gülüş atıp gözlerini tekrar bana dikti.
"Park Jimin, ben Park Jimin'im" sırıttım.
"Banane bundan" kapıya ilerleyecekken kolumdan tuttu.
"Benimle uyuyacaksın Park Roséanne" kolumu kolundan kurtardım.
"Bak orda yastık var onunla uyuyabilirsin Park Jimin" tekrar kolumdan tutarak yatağa sürükledi.
"İki yastık var sana da bana da yeter" kalkacakken alnımdan parmağıyla yavaşça itti. Parmağını aşağıya doğru ilerleterek dudaklarımda gezdirdi. Dudaklarıma dudaklarını dokundurdu.
"Belki de seni gerçekten seviyorumdur" gözleri gözlerimden ayrılmadı bir süre. Yanıma geçip arkamdan belime sarıldı.
Kafamda Jimin'den hoşlanma ihtimali bile belirmiyordu. Kim katilini sevip ölmek isterdi veya katilinizi sevdiğinizde ölmek isteyecek miydiniz ? İşte bunun cevabını ne ben verebilirdim ne de siz.
Kokum kokusuyla harmanlandı, nefesi nefesimde canlandı. Hiç bir şey diyemiyordum onun kollarında mayışmışken itip onu istemediğimi söyleyemiyordum, söyleyemezdim.
Beni sarmalayan şeye biraz daha sokuldum. Dudaklarıma ağırlık çökmesiyle irkildim. Gözlerimi bana hayranlıkla bakan yüze çevirdim. Bakışlarının karşılığını veremezdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MODALITÀ ITALIA
Fanfic"Sensiz bırakırsan ölecek olan bu adama sevgini bahşedebilir misin Roséanne?" ... JIROSE