05

1.2K 97 15
                                    

"Anlaşma falan yok Roseanne saçmalıyor" abim her zamanki gibi bana söz hakkı vermek istemiyordu. Bir türlü büyüdüğümü anlayamıyordu.

"Sen ne kadar itiraz edersen et en az senin kadar şirkette hakkım var abi ayrıca bana karışamazsın"

"Şirkette hakkın olması herşeyi berbat edebileceğin anlamına gelmez hem seni baştan uyarmıştım işlerimize karışmayacaktın. Sözünü tut Jeon Roseanne" abimin söylediklerine gözümü devirdim.

"Sözümü tutmayı sevmediğimi biliyorsun"

Sırıtarak abime bakıyordum. Onu ciddiye almadığım zaman çıldırıyordu. Ve ben çıldırtmayı severdim. Jennie sessizdi genelde tartışma anında susardı ama kazanırdı.

"Babama hiç benzemediğini söylemiş miydim?"

"Evet bu yüzden bırakta bu işi halledeyim"

Kafasını sallayıp "peki ama yapamazsan şirketin uzağından bile geçmezsin Jeon Roseanne" dedi.

Jimin'e baktığımda önümde duran dosyaları inceliyordu.

"Bu adamı arazisini  vermesi için ikna etmemiz gerekiyor ve bunu Rose mi yapacak?"

Jungkook kafa sallayarak Jimin'i onayladı.

"Olmaz" sapık civciv birşeye karışmasa olmazdı.

"Senden izin istediğimi hatırlamıyorum"

"Taehyung ve ben bu şirketin ortaklarıyız Rose açıkçası senin ortada bir hissen bile yok hangi hakla işlere karışıyorsun?" Lisa'dan daha gıcığını görebileceğime inanmıyordum ama bu sapık civciv ondan daha sinir bozucuydu.

"Ortada bir hissem yok ama hakkım var Park Jimin, madem Taehyung ve sen ortaksınız bu konu hakkında fikirlerinizi söyleyebilirsiniz, pek kâle alacağımı sanmıyorum ama."

"Senin karışmanı istemiyorum Rose" Tae kabul eder diye düşünmüştüm ama yanılmıştım.

"Olayın mantıklı yerinden bakarsak Rose işi nasıl berbat edebilir ki, altı üstü adamı ikna etmeye çalışacak ikna olmazsa şirket işlerine karışmayacağını söyledi zaten" "ve bunun bu kadar büyütülecek birşey olduğunu sanmıyorum adamı bende tanıyorum, ikna olacağına eminim"
Ah bazen kardeş konusunda şanslıydım.

"Siz hangi rütbeyle karışıyorsunuz Jennie hanım?" Anladığım kadarıyla jennie ve Taehyung'un arası çekişmeli geçecekti.

"Jeon Jennie olarak siz hep benim soyadımı unutuyorsunuz Taehyung bey. Ve söylediklerim gayet mantıklıydı."

"Bence de mantıklıydı" Lisa hanım sonunda konuşabilmişti. İş sevgilisine gelince her türlü onu korurdu.

"Naparsınız yapın benim işlerim var dışarı çıkıyorum."

"Hayırdır Taehyung randevun mu var?"

"İşine bak Jimin" Taehyung fazla umursamazdı. Abimden daha beterlerini de görmüştüm en azından abim tebessüm ederdi ancak bunlar onu bile yapmıyordu. Soğuk nevaleler.

"Taehyung onaylayabilir ama ben onaylamıyorum"

"Oy çokluğuyla senin onayına gerek olduğunu düşünmüyorum Jimin. Adamın numarasını aldım ararım"

Oturduğum toplantı masasından kalkarak Lisa ve Jennie'ye baktım. Lisa abime sarılıp Jennie'yle birlikte önden ilerlediler. Kapıdan çıkmadan abim ve Jimin'e bir bakış atarak "görüşmek üzere Jeon Jungkook ve Park Jimin" dedim ve kızların yanına ilerledim.

"Umarım Taehyung randevuya gitmemiştir yoksa Jennie'nin işi yatar"

"Saçmalama Lisa nereye giderse gitsin. O gıcıkla beni aynı cümleye bile sokmayın artık" Jennie'yi azıcık tanıyorsam Taehyung'u beğenmişti.

MODALITÀ ITALIAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin