5 | meditation

12.2K 1.5K 992
                                        

"Bu bir grup ödevi Sunhee. Sadece ben yapmayacağım."

"Okul dışında seninle takılmam rezillik olur. Yap kendin."

Yanımda oturan Nayeon'un ve ön sırada bize dönük oturan Sunhee'nin nasıl anlaşamadığını izliyordum.

Jimin ile ödevimizde sorun çıkmamıştı. Kedinin sürekli beni pençelemesi dışında, ödevi bir günde tamamlamıştık. Yakınlaşmıştık da. Ve bana önceki hayat meditasyonunu kesinlikle yapmam gerektiğini söyledi.

Bugün yapacaktım.

"Bak Sunhee, sen bir gerizekalısın..." diyerek ondan nefret ettiğini yeterince belli ediyordu sıra arkadaşım. Sunhee ise yalnızca göz deviriyordu.

Önümdeki kağıda odaklıydım. Ders boştu ancak dışarı çıkmak yasak olduğundan, tüm sınıf sınıfta gürültü yapıyordu. Ben ise, senaryo yazıyordum. Senaryo yazmak hobilerimden birisiydi ve açıkçası ileride senarist olmak isterdim ama bu işin bir okulu yoktu. Yalnızca hobimdi ayrıca, kurgulamayı ve yazmayı severdim. Bunlardan birini film yapmak isterdim.

Şimdi ise başrolünde Jimin ve kendimin olduğu, birkaç haftadır uğraştığım bir senaryoyu yazıyordum. Akıl hastanesinde geçiyordu. Jimin, hayallerindeki gibi psikiyatristti ve ben uzmandım. Onun hocasıydım. Pembe saçlı, gerizekalı bir arkadaşı vardı, o da intihara meyilli hastası ile iddiaya giriyordu.

Bu ergenlik ne zaman bitecek?

"Ne yapıyorsun Jungkook?"

Sunhee'nin sesini duymamla ona baktım. İfadesizce gözlerini bana dikmişti, önümdeki kağıt ters olduğundan dolayı yazılanları göremiyordu.

"Sana ne?"

"Adam akıllı iletişim de kuramıyoruz..."

Kızı umursamayarak gözlerimi devirdim ve önümdeki deftere geri döndüm. Ancak kadrajıma giren el ile kaşlarımı çatıp tekrar elin sahibine, Sunhee'ye baktım.

"Ver bakayım."

"Git başımdan." diyerek karşılık verdim ancak o tuttuğu defteri kendine çekmeye başlayınca, reflekse olarak ben de vermemek için tuttum.

Sunhee inat etmeye başladı. "Bakacağım sadece!"

"Bakmanı istemiyorum?!"

İnatla elimden almaya çalışan kızla defteri bir o yana bir bu yana çekiştirirken, defter birden ellerimin arasından sıyrıldı. Artık kızdaydı defter, ve aldığı gibi de ayağa kalkarak deftere bakmaya başladı.

Panikledim ve ben de ayağa kalktım. Bunu gören kız bir sıranın üzerine çıktı ve artık elindeki deftere ulaşamazken, ciddiyetle defteri okumaya başladı. Tüm sınıf, sıranın üzerine çıktığından ötürü ona bakıyordu.

Jimin de dahil.

Sıçmıştım.

"Ver şunu bana!" diye bağırdım en sonunda. Ama nafile, kaçıyordu ve okuyordu.

"Vay vay vay..."

Kızın yüzünde alaycı bir gülüş oluştu ve sinirden nefeslerim hızlanmaya başlamışken, bunu umursamadı.

"Sus." dedim gördüğü şeyi sesli söylememesi adına. Ama söyleyecekti. Açığımı bulmuştu, tabii ki rezil edecekti beni.

"Demek Jimin..."

Tüm sınıfın gözleri, duydukları isim ile ona döndü. Alaycı gülümsemesi hala suratındayken defterden gözlerini alıp, ona merakla bakan Jimin'e döndü. Ardından daha çok gülümsedi ve tüm sınıfa baktı.

evian ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin