↫fourteen↬

91 13 10
                                    

♧♧♧

Mike
SOS.

Karol
Ne oldu?

Mike
Ruggero Pasquarelli delirmek üzere.

Hatta delirmiş bile olabilir.

Karol
İyiymiş.

Ne yapıyor şirkette tek başına?

Mike
Çalışanların burnundan getirdi.

Önce sade kahve istedi, kahvesini içince neden sade olduğunu sorup şekerli istedi.

Bu sefer de ben şekerli kahve mi içiyorum deyip bardağı kırdı.

Karol
Ay keşke görebilseydim çok eğlenceli olurdu.

Mike
Ya ya sen bir de bize sor.

Neyse ne zaman geliyorsun şirkete?

İstersen biraz durulmasını bekle.

Karol
Bugün geliyorum.

Mike
Beni dinlemeyeceğini biliyordum.

İyi hazırlan geliyorum.

Karol
Hemen hazırlanıyorum.

Hızlıca bir pantolon, kalp yaka büstiyer ve bir ceket çıkarıp giydim. Güzel bir kemer de taktıktan sonra saçlarımı salık bıraktım. Siyah bir çanta da alıp ayakkabılarımı giydim ve evden çıktım. Aşağı indiğimde Michael da yeni geliyordu. Vakit kaybetmeden bindim. Merhabalaştıktan sonra yola devam ettik. Telefonumla ilgilenirken bir mesaj aldım.

Bilinmeyen Numara
Sensizlik zormuş.

Acısı sonradan geldi.

Kim olduğunu tahmin etmek zor değildi. Gülümseyip bir ekranı kapattım. Sonunda şirketin önüne gelmiştik. Hemen arabadan inip şirkete girdim ve asansöre bindim. Gelmediğim süre boyunca uzaktan işlerimi halletmiştim. Şimdi pek işim olacağını sanmıyordum. Sadece Ruggero için gidiyordum. Onun o halini görmek için. Kata geldiğimde asansörden indim odama doğru ilerledim. O sırada Ruggero odasından çıkıyordu. Göz göze geldik.

"İyi günler bay Pasquarelli."

"İyi günler bayan Sevilla."

Kafamla selam verip odama girdim. Gerçekten kötü duruyordu. Sinirden damarları belli oluyordu ve gözleri kızarmıştı. Mutlu bir şekilde işime odaklanabilirdim. Ara vermeden birkaç saat önümdeki işlerle meşgul oldum. Öğle yemeği saati geldiğinde sekreterim ile kafeye indik. Ardından tekrar şirkete dönüp son kez belgeleri kontrol ettim ve çıkış yaptım.

Ruggero'yu sabahtan beri hiç görmemiştim. Gerçi o görüş bile yeterdi bugünlük. Taksiye binip gideceğimiz yeri söyledim. Bu sırada telefonuma mesaj gelince ona baktım.

Bilinmeyen Numara
Evinin yakınındaki parka gel.

Hemen.

Karol
Pardon?

Bilinmeyen Numara
Lütfen.

Hiçbir şey söylemeden ekranı kapattım. Sanırım yüzleşmem gereken biri vardı. Evimin önüne gelince ücreti ödedim ve indim. Yavaş yavaş ilerideki parka doğru yürümeye başladım. Bu park her zaman boş olurdu. Bu kez bir bankta oturan biri vardı. Bunun Ruggero olduğunu anlamak zor olmadı. Onu çok iyi tanıyordum. Derin bir nefes aldım ve yanına doğru ilerledim.

"Geldim işte."

♧♧♧

Bakalım Ruggero ne diyecek Karol'a.

Sizce ona aşık olduğunu söyler mi?

Somos Cómplices Los Dos /YarıTexting/Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin