ℂ𝕙𝕒𝕡𝕥𝕖𝕣 -30

525 20 14
                                    

Diana'dan

Salonda oturuyorduk. Malia gülmemek için kendini tutarken Almira anırıyordu.

"DİANA'NIN SURATI DNQKNQKANQKWNWKWNS." Almira anırmaya devam ederken göz devirdim.

"He çok komik." Malia gülerek baktı.

"Ya peki kapının önünde ne işiniz var? Sırtın acıdı mı?" Omuz silktim. Köşede sırıtarak oturan Stiles'ı işaret ettim.

"Onun yüzünden ben ne güzel salona oturmaya gidiyordum." Almira bana baktı.

"Sizi de iki dakika yalnız bırakmaya gelmiyor."  yastığı ona fırlattığımda bağırdı.

"Ben Malia'nin Lydia'nin yanına gidiyorum diye senin yanına gelmesine bir şey diyor muyum?" Malia gözlerini büyütüp bana baktı.

"Sen nerden biliyon lan!?" sırıttım.

"Lydia o gün yanımızdaydı. Babam da biliyor,Derek de ,Scott da.."

"Bir ebem bilmiyor!" Malia'nin sesiyle güldük. Almira geriye yaslandı.

"Bir şeyler izleyelim canım sıkılıyor." Stiles yerinden doğruldu.

"Diğerlerini de çağıralım. Buluşma günü gibi olsun." Stiles'a katılır bir şekilde başımı salladım. Almira telefonunu alıp gruba mesaj attı.

Allison,Scott,Lydia,Theo,Liam ve Derek eve geldi. Kapıyı açtığımda Derek'i görünce tabiki de şaşırdım. Çünkü buraya geldiğimden beri Derek'in ne kadar değiştiğinin farkındaydım. Eskiden baya neşeliydi. İkimiz doğum günü partisi yapar ve delice eğlenirdik. Artık gülüyor mu emin değilim. Derek hepimize göz gezdirdi.

"Size söylemem gerekenler var." Scott oturduğu yerden doğrulurken Malia derin nefes verdi.

"Derek'in neden geldiği belli oldu." Derek Malia'ya göz devirdiğinde Almira eline kumandayı aldı.

"Sadece bugünlük başımızda dert yokmuş gibi davranalım." Derek ayağa kalktı ve Almira'nın yanına geldi. Kumandayı elinden alıp yere attı. Ayağıyla ezdiği kumanda ile Almira gözünü kapatıp derin nefes aldı.

"Sorun ne Derek?" Derek sinirle bana döndü.

"SORUN MU NE? BİRAZ GÖZLERİNİZİ AÇIN DEUCALİON'DAN FARKINIZ YOK! DİANA SENİN GÜÇLERİNİ ÇALAN BİR TEKNOLOJİ VAR! BUNU ENGELLEMEZSEK YOK OLUCAZ!" stresle elimi saçımdan geçirdim. Derek derin nefes alıp koltuğa oturdu ve başını elleri arasına aldı. Allison telefonunu salladı.

"Babama sorayım belki de tanıdığı avcılar çıkartmıştır bu teknolojiyi." Derek olumsuz anlamda başını salladı.

"Sordum ben. Avcılar değil yeni düşmanlarımız var." Theo telaşla oturduğu yerden doğruldu.

"O zaman çok dikkatli olmamız gerekiyor." Liam başını salladı.

"Düşmanımızı tanımıyoruz." Scott düşünceli bir şekilde baktı.

"Deucalion'un neden durduğu belli. Bize karşı kullanmak isterken sorun çıkmış olmalı." Stiles bize baktı.

"Eğer sorun çıktıysa birlik olabiliriz." hızlıca Stiles'a döndüm.

"Bizimle birlik olacağını sanmıyorum. Niyeti bizi öldürmek. Gözünü korkutmamız lazım. Kabul etmek zorunda kalmalı." Derek bana ve Scott'a baktı.

"Siz yapacaksınız." Scott ile aynı anda birbirimize baktık.

"Biz mi?"

"Biz mi?"

Derek başını salladı. Almira ona katıldı.

"Deucalion gerçek ve güçlü bir alfadan korkar diyen sendin. İkiniz de gerçek ve güçlü bir alfasınız." hemen konuşmaya başladım.

"Ben gerçek alfa değilim." Theo bana baktı.

"Önceden öyleydin." Liam Theo'ya baktı ve bana döndü.

"Ve güçlüsün Diana." Ayağa kalktım

"Ben onla ateşkes ilan etmem. İntikam alacağıma gidip ondan yardım mı dilenicem!?" Herkes başını sallayınca sinirle nefes verdim.

"Kusura bakmayın ama hiçbir güç beni oraya götüremez!"

• • •

Sinirle nefes verdim. Stiles sırıtırken sinirle ona döndüm. Ağzını açtığında sinirle bağırdım.

"Kapa çeneni!" dikiz aynasından bana bakıp güldü. Scott da ona katıldı. Dün gece her ne kadar itiraz etsem de bugün Stiles'ın arabasında Deucalion'a yardım için anlaşmaya gidiyorduk. DÜŞMANIMLA!

Buluşma yerine geldiğimizde arabadan indim. Stiles da inerken ona baktım.

"Sen inmesen mi?" Stiles kaşlarını çattı.

"Ne artık benim de güçlerim var." Stiles'a gözlerimi diktim.

"Beni dinle!" Gözlerini devirip arabaya doğru yürüdü.

"Aman Tanrım!" ona gülüp içeri girdim. Deucalion Scott ile konuşuyordu.

"Bir sürü bela var başımızda Scott." Scott'ın yanına girdim.

"Neymiş o sorunlar Deucalion?" Deucalion bana doğru döndü. Derin bir nefes alıp konuştu.

"Darach ve power thieves" Deucalion'un dediği ile kaşlarımı çattım.

"Ne? O ne?" Aldığı nefesi verdi.

"Güç hırsızları. İlk başta bu sadece bir teknolojiydi. Ama artık avcıların seçimi oldu. Kendilerine ad taktıklar Power thieves yani güç hırsızları." endişeli bir şekilde ona döndüm.

"Peki bunlar neredeler?" Deucalion omuz silkti.

"Her yerdeler." Scott'a telaşla döndüm.

"Stiles!"

• • •

Her bok Stiles'ı buluyor her zaman ki gibi :D

Power thieves hakkında bilgi vereyim. Power thieves benim götümden uydurduğum bir teknoloji. Kurtların ve diğer olağanüstülerin güçlerini geçici olarak çalıyorlar. Geçici olduğuna dikkat çekiyorum. Çünkü sonradan sıkıntı çıkmasın. Güçleri çalınan kişiler güçleri geri gelene kadar güçlerini tam olarak kullanamaz yani saatler/günler süren iyileşme, dövüşme esnasında sarılaşan/kırmızılaşan veya mavileşen gözler vesaire.. Güçleri tam olarak geri gelene kadar sadece bir anlık öfkeyle güçlerini ortaya çıkartırlar. Geçici olduğu için zaten ileride avcılar ile işbirliği yapıp savunmasız kalan kurtları öldürmek istiyorlar.

Mr. StilinskiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin