16

608 79 34
                                    

İyi okumalar♡

*

"Haftaya tekrar bekliyorum, kendine iyi bak Baekhyun." Yüzüne yerleştirdiği anlayışlı gülüşüyle ayağa kalkan ağlamaktan kızarmış gözlü çocuğa bakarak konuşuyordu. Baekhyun da aynı gülüşle kadını başıyla onayladıktan sonra bir şey söylemeden odadan çıkmıştı.

Kapının önündeki sekreter masasında durup bir hafta sonrası için randevu aldıktan sonra yan taraftaki bekleme koltuklarında oturmuş telefonuyla ilgilenen Chanyeol'un yanına gitti. Yanında beliren gölgeyle bakışlarını telefonundan kaldıran Chanyeol, karşısında gördüğü sevgilisiyle o da ayağa kalkıp telefonunu cebine koydu.

Kırmızı gözlerini gördüğünde içine bir ağırlık oturduğunda Baekhyun çok belli etmemek için gülümsediğinde Chanyeol, elini Baekhyun'un omzuna atıp destek olduğunu belli etmek istemişti. "Ne yapmak istersin?" diye konuştuğunda Baekhyun da içeride yaşadıklarını geride bırakıp "Sen ne istersen." dedikten sonra o da kolunu Chanyeol'un beline koyup beraber psiyatri merkezinden çıkmışlardı.

*

"Sevgilim köşedeki çiçeği getirebilir misin?" Chanyeol, elinde bir buket hazırlarken Baekhyun karşısındaki masaya oturmuş, üzümünü yerken hayran hayran onu izliyordu.

Chanyeol'un ricasıyla yerinden kalkıp köşeye giden Baekhyun, nazikçe tuttuğu saksıyı iyice kavrayarak Chanyeol'e götürdü. Bir elinde buketi tutup diğer eliyle ona uzatılan çiçeğe uzandı Baekhyun'a hiç bakmadan.

Baekhyun'un da elini tutacak şekilde çiçeği tuttuğunda Baekhyun'un kalbi çarpmaya başladığında elini kendine çekmeye çalışmıştı ama Chanyeol, Baekhyun'a bakmadan tuttuğu elini kendine çekip kendine doğru savrulan Baekhyun'a bir öpücük hediye ettikten sonra yüzüne yerleştirdiği gülüşüyle elini kendine çekip işine devam etmişti.

Baekhyun, neye uğradığını şaşırmıştı ve tepki verememişti. İşine yarım gülüşüyle devam eden Chanyeol'un pişkinliğine şaşırdığından ağzı açık kaldığında çiçeğiyle ilgilenen Chanyeol'un elindeki çiçeği zorla alıp masaya bırakmıştı.

Chanyeol, ne yaptığını anlamadan gözlerini Baekhyun'a çevirdiğinde Baekhyun, beklemeden az önce sevgilisinin yaptığı hareketi tekrarlayarak bir eliyle de Chanyeol'u arkadaki odasına doğru itmeye başlamıştı.

*

"Yemek yemeye gidelim. Açım." Baekhyun sabırsızca konuşarak Chanyeol'e beklentili gözlerle dönerken Chanyeol, "İşimi bitirmem gerekiyor, çok sarktı." diyip gülümsediğinde Baekhyun az önce yere düşürdüğü telefonu almak için eğilmişti: "O zaman buraya söylüyorum, pizza?" diye telefonunu eline almıştı ama gözleri telefonun yanında duran ananaslı küpeye kaymıştı.

Telefonuyla beraber küpeyi de aldığında az önce söylediğini onaylayan Chanyeol'e dönüp "Sophie galiba küpesini düşürmüş." dedikten sonra küpeyi bırakıp sevgilisinin neden durgunlaştığını anlamayan bakışları eşliğinde sesi titreyerek "Ben siparişi vereyim." diyip dükkandan çıkmıştı kapının önünde siparişi vermek üzere.

Chanyeol'un hayatının her yerinde Sophie'nin izi var.

Olması gayet normal, beraber çalışıyorlar ve yakın arkadaşlar.

Öyledir tabii.

İçindeki ses durmadan konuşurken sıkışan kalbiyle elini kalbine koyup bunları anlattığı psikiyatrının verdiği tavsiyeleri hatırlayıp derin nefesler almaya başladı.

Chanyeol için asıl özel olan benim, hiçbir şeyin aklımı karıştırmasına izin vermem.

*

Baekhyun iyi olmaya çalışırken Chanyeol onun günden güne kendini yiyip bitirmesini izliyordu. Çok üzülüyordu ama elinden bir şey gelmiyordu. Farkındaydı, Baekhyun onu zamanında bırakıp gitmesinin vicdan azabını yeni yeni iliklerine kadar hissetmeye başlıyordu.

Bu yük onun yorgun omuzları için ağır kalıyordu.

Gün içinde Baekhyun'la hiç görüşmemiş, mesaj attığında alışveriş yaptığını ve akşam görüşebileceklerini söylemişti. Aklındaki düşüncelerle beraber dükkandaki çiçekleri incelerken müşlerilerle ilgilenen Sophie, işini bitirip sırıtarak Chanyeol'un yanına geldi.

Her halinden belliydi bir şey söyleyeceği. Chanyeol'un gözleri Sophie'ye kayarken tebessüm edip söyleyeceği şeyi beklemeye başlamıştı. Sophie, tatlı tatlı gülümserken Chanyeol, "Ne söyleyeceksin?" demişti bekleyemeden.

Sophie gülüşünü gizlemeden telefonunu önlüğünün cebinden çıkarıp galeriden bir fotoğrafı açtı, telefonu Chanyeol'e çevirdi.

"Sevgilime bak." dedi başka bir şey söylemeden. Chanyeol'un kaşları şaşkınlıkla kalkarken fotoğrafa bakıp "Sevgilin?" demişti şaşkınlıkla. Heyecanla yerinden kalkıp sevinçle Sophie'ye sarıldı, "Tebrik ederim!" dedi mutlulukla.

"Adı Mingyu, veteriner. Sormadın ama söylemek istiyorum çünkü ablam ve kardeşimden başkaları da bilsin istiyorum. Önce size söylemek istedim." dediğinde Chanyeol'un gülüşü büyümüş "Çok sevindim, umarım çok mutlu olursun."

İkisi konuşurken açılan kapının sesiyle bakışları yön değiştirirken içeri giren Baekhyun, Sophie ve Chanyeol'e bakarken ikisine de tatlıca gülümsemiş, "Selam!" demişti. Chanyeol, sevgilisini görmenin verdiği sevinçle Sophie'nin yanından sıyrılıp Baekhyun'un yanına gidip "Hoş geldin." diyerek sarılmıştı.

Baekhyun da aynı şekilde gülümsediğinde Sophie, "Baekhyun, sana da göstereyim." dedikten sonra o da onların yanına telefonuyla gidip "Sevgilime bak." diye şakayla gösteriş yaparken Baekhyun, şaşkınlıkla gülümseyip "Oh," demişti.

Telefondaki fotoğrafa bakarken bir eli Chanyeol'un elini sıkıca kavramıştı. Chanyeol, elini anormal derecede sıkan Baekhyun'a anlamsızca bakarken Baekhyun, "Çok sevindim, hayırlı olsun." demişti kısaca.

Sophie de beklemediği soğuklukla afallarken Baekhyun tekrar konuştu, "Sophie, bugünlük Chanyeol'u çalabilir miyim?" diye sorduğunda Chanyeol de şaşırmıştı. Sophie kendini toplayarak "Tabii, hiç sorun yok." demişti.

"Nereye?" diye Baekhyun'a sorduğunda Baekhyun, "Sürpriz." diye göz kırpmıştı ona. İkisi gülüşürken Sophie de onların bu haline gülümseyip "Oo aşk kuşları o zaman bir an önce gidin siz." diyerek masanın üstünden Chanyeol'un telefonu ve cüzdanını uzatmıştı hızlıca.

Chanyeol uzattıklarını alıp hızlıca teşekkür etti, beraber çiçekçiden çıktıktan sonra da Baekhyun'un onu yönlendirmesine izin verdi.

*

hatırlayan olduğunu sanmıyorum ama uzun zaman sonra böyle boş bir bölüm yazdım, toparlamaya çalışıyorum lütfen mazur görün

seviliyorsunuzz♡♡

mathematician :: chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin