FİNAL

556 15 3
                                    


Serkan'ın kucağında şaşkın bir şekilde Ege'ye bakmaya devam ederken bi melodi sesi duydum. Şaşkınca etrafıma baktım ama bu sesin nereden geldiğine bir anlam veremedim.  Ege bize doğru yaklaşmaya başladı ve ben yine o melodiyi duydum. Sonra bu ses, Serkan'ın köpeğinin havlama sesleriyle karıştı. Neler oluyordu böyle ?! Ses daha şiddetli bir şekilde çalmaya devam etti ve birden gözlerimi açtım. 

Alnımda boncuk boncuk terler birikmişti. Bir süre nerede olduğumu anlayamadım fakat gözüm duvarda asılı olan resimlere gidince her şeyi unuttum.
Bugün düğün günümdü ve ben gece boyunca belkide hiç unutamayacağım bir rüya görmüştüm.
Hiç tanımadığım insanlardan oluşan bir rüya sadece, diye düşündüm.
O sırada telefonun alarmı da durmuştu.
Yataktan kalkıp banyoya doğru ilerlemeye başladım. Aklım hâlâ gördüğüm o uzun ve etkileyici rüyadaydı. Bir duş aldıktan sonra üstümü giyinip aşağı indim. Annemin sıcacık gülümsemesine karşılık vererek " Günaydın " dedim ve masaya oturdum.
" Günaydın, canım. Baban erkenden işleri halletmeye gitti. Bizde kahvaltı yaptıktan sonra bir an önce kuaföre gidelim "
Gözlerimi devirdim. Düğünü benden daha fazla önemsedikleri kesindi.

" Hey, hey, heey ! Gelinimiz de uyanmış "
Merve. Hızla gelip yanağıma sulu bir öpücük kondurdu.
Bir peçete alıp yanağımı sildim. İğrenç !
" Kes şunu , Merve "
Yüzünü buruşturup yanıma oturdu.
Dün kına gecemde bizde kaldığını hatırladım ve içimi bir huzursuzluk kapladı. Sanki hayatımın bundan öncesi rüyamda gördüğüm gibiymiş de, hâlâ Ege'yle tatilde olacakmışız gibi geliyordu.
Tamam, rüyamda tecavüze uğradığımı görmek çok kötü hatta berbat bir şey ama onun haricinde her şey çok güzeldi.
Sadece rüyamda görmeme rağmen  aklımdan çıkmayan Ege de öyle...
Hiç tanımadığım birini böylesine düşünmem doğru değil. Hele üniversite ikinci sınıfa giden bir öğrenciysem hiç değil.  Çocuk muyum ben !
Merve'nin kolumdan dürtmesiyle kendime geldim.
" Hiçbir şey yemiyorsun, Begüm.  "
Dediğinde yüzüne baktım ve canım istemiyor diyerek geçiştirdim. Bugün düğün günüm olduğunu ve bunları düşünmemem gerektiğini kendime tekrar tekrar hatırlattım.

Kahvaltıdan sonra Merve'yle odama çıktık ve bana bir problem olup olmadığını sordu.  Bende gülümseyerek her şeyin yolunda olduğunu söyledim. Saçma olan bu mutsuzluğu üzerimden atmalıydım.
Son gece gördüğüm uzun ve tamam kabul ediyorum fazla etkileyici bir rüya yüzünden çevremdekilerin üzgün olduğumu düşünmelerini istemiyordum.

Kuaföre gitmek için hazırlandıktan sonra odamda Merve'yi beklemeye başladım. "Gelinliğimi" getirecekti.
Odadaki sessizliğin içinden kapının açılma sesini duydum ama başımı kaldıramadım. Gelinliği görmek, gördüğüm rüyadan sonra ben üzecekti, saçma ama böyle olacağını biliyordum.
Merve'ye baktığımda gözleri ışıl ışıldı ve bana gülümsüyordu.
Göğüs kısmının hemen altından genişleyen kabarık,  bembeyaz gelinlik.
Ayağa kalkıp Merve'nin elindeki gelinliğe doğru yürüdüm.
Elimi yavaşça o beyazlığa dokundurdum ve gözümden bir damla yaş düştü,  nedensiz.
Ya da belkide bir nedeni vardı ve bunu sadece ben biliyordum. Evet, bu muhteşem gelinliği Kıvanç'la değil de Ege'yle evlenirken giymek isterdim.
Hadi ama,  bir rüya bu kadar fazla etkileyebilir mi ?

Kuaföre geldiğimizde, annemin ordan oraya koşuşturduğunu farkettim ve istemsizce gülümsedim. Her şeyin en mükemmel olmasını istediği her halinden belliydi.
Kuaför saçımı nasıl istediğimi sordu ama faketmeyeceğini söyledim.
Kafamın etrafını saran güzel bir örgü yaptı ve orta kısmına spreyler sıkarak güzel bur şekil verdi.
Aynaya baktığımda gerçekten çok güzel olduğunu farkettim ve gülümsedim.
Merve'nin ve annemin saçları bitmişti.
Gelinliğimi giydikten sonra her şeyim tamamdı.
Annemin yanına gittim ve bana sıkı sıkı sarıldı.
Bende ona sarılırken gözüm Merve'ye takıldı.  Usul usul ağlıyordu.
Annemden ayrılıp kollarımı beline doladım. Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum.
" Resmen harika olmuşsun " dedi ve ondan ayrılıp yanağını sıktım.
" Sende öyle "

ÇIKMAZ SOKAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin