Battle Of Bangtan Z² × TaeKook✔

12

_

Jeongguk göğsünde uzanmış uyuyan olan sevgilisinin saçlarını okşarken arada öpücükler konduruyordu. Kendisinin kolları açıkken Taehyung'un ensesine kadar çekmişti üzerlerindeki kalın örtüyü.

Ahşap zeminde duyduğu ayak seslerinden sonra sarı saçları dağınık bir şekilde gri eşofman siyah tişörtle Jorden hemen önünde beliriverdiğinde Jeongguk ona kısa bir bakış atmış, yüzünü kendi boynuna saklamış olan sevgilisinin üzerini biraz daha örtmüştü ondan sakınır gibi. Aradan dört yıl geçmişti belki ama bu kendisinin hassas noktasıydı.

Jorden koltukta uzana çifte sadece birkaç saniyeliğine baktıktan sonra Jeongguk'un kendisine attığı sinirli bakışlar karşısında buruk bir tebessüm yerleştirmişti yüzüne, bir yandan da kendisini biraz uzaklarında ve çaprazlarında olan koltuğa bırakırken.

"Saat sabahın altısı." Jorden koltuğa yayılarak oturduğunda Jeongguk tekrar çevirmişti bakışlarını ona. Önemli konular dışında onunla pek sohbet etmezdi. Bu dört yıl öncede, bugün de öyleydi. Jeongguk bir zamanlar sevgilisine gönlünü vermeyi düşünmüş kişiyle samimi olmayı aklının ucundan bile geçirmezdi.

"Onlarla bir anlaşma yapmayı düşünüyoruz." Elleri durduğunda kollarını hâlâ uyumaya devan eden sevgilisine sarmıştı. "Ne anlaşması?" Omuz silkip ellerini kucağında birleştirdi. "Madem tıpkı Yeonjun gibiler, anlaşmamız olağandır. Şartlar daha belli değil, ama öyle olması düşünülüyor."

"Yetkililer ile ne konuştunuz? Bilim insanları ne diyor bu işe?"

"Yetkililer ile; anlaşma gibi, yemek kıtlığı, süregelen kış, yardıma ihtiyacı olan insanlara destek, korunma gibi bir sürü şey. Bilim insanları dört yılın bir virüsün mutasyona uğraması için yeterli zaman diyorlar. Onlarda net bir tahmin yapamıyorlar, ellerinde örnek yalnızca Yeonjun'a aitmiş."

"Anlıyorum." Çaresiz olduklarını Jeongguk bir kez daha hissederken tekrardan elleri kolları bağlanmış gibiydi. Bu düşüncüşlerden kurtulması sevgilisinde ararken burnunu yanağına bastırmış ve uzun bir öpücük kondurmuştu. Aynı şekilde boynundan karşılık alırken ona bakmaya çalıştı. "Uyanık mısın?"

"Hıhım.." Taehyung biraz kucağında kıpırdanıp Jeongguk'un üzerine daha çok yayıldığında örtünün altından diğer elini çıkartıp omuzuna yerleştirdi. Jeongguk belindeki ellerini hareket ettirip aşağı yukarı okşadığında Taehyung yavaşça uykusunun açılmasını bekliyordu, Jorden ise onlara kaçamak bakışlarını atmadan edemiyordu.

Sonunda Taehyung omuzlarından destek alarak uyuşmuş bedenini Jeongguk'un üstünden kaldırdığında Jeongguk'ta doğrulmuştu bunu yaparken de biraz yüzünü buruşturmuştu öyle ki uzun saatlerdir o pozisyonda kalmışlardı.

Taehyung bacaklarının üzerine oturduğunda elini boynuna atmış biraz ovalamıştı. Kuruyan boğazı ile su içmek için ayağa kalkmak istemiş, ama bundan önce koltukta oturur pozisyona gelip ayakkabılarını giymeye çalışmıştı. Gözleri o sırada Jorden'a baktığında saçlarını geri attı, burada olduğunu daha yeni fark ediyordu.

"Günaydın." Ona doğru konuştuğunda ayağa kalkmış, Jorden da biraz şaşırıp ona sessizce karşılık vermişti. Jeongguk'a döndüğünde yanında doğrulmuş ve kendisi rahat etsin diye bu gece rahatsız uyuyan sevgilisinin ellerini yüzüne koymuştu.

Düz saçlarını geriye doğru taradığında uzanıp dudaklarına kısa bir öpücük kondurup sessizce sormuştu. O sırada elleri yüzünde dolaşıyor ve ateşi olup olmadığını anlamaya çalışıyordu.