Shigaraki

3.3K 363 95
                                    

Beğenin lütfen 🔪

Saat akşam 7'ye geliyordu. Zaten geç uyuyup geç kalktığımız için saatler çabuk geçmişti.

Dabi yaklaşık 3 saattir evde değildi. Nerede olduğunu merak ediyordum.

İşim var demişti, onun ne işi olabilirdi ki? Her zamanki gibi birilerini öldürür, toplu katliam yapardı.

Adım kadar emindim ki başını belaya sokacaktı.

Zaten kendisi belaydı.

Nasıl bir hayatım vardı da onunla karşılaştığım kendi katliamından onunla aynı eve gelmiştik?

Evden çıkacaktım, dolaba bir kahve almaya giderken durup boş kahve şişelerine baktım. Bir sürü vardı.

İçmemek daha iyiydi. Bir gün gerçekten kahve yüzünden ölecektim veya hastanelik olacaktım.

Sigara paketimi cebime koyarak telefonumu da cebime koydum ve evden çıktım. Biraz dolaşmak iyi gelirdi.

Ara sokaklarda dakikalar boyu yürüdüm.

Bu sokaklarda neredeyse kimseler olmadığı için en ufak ses bile dikkatinizi çekebilirdi.

Paketimden bir sigara çıkarıp dudaklarımın arasına koyduğumda yürüdüğüm sokağa bağlı başka bir ara sokakta birilerinin sesini duyar gibi olup durdum.

Hava henüz çok karanlık değildi, ama sokak arada olduğu için aydınlık da değildi.

Gözlerimi kısarak sokağın başına ilerledim ve sokağa baktım.

Sokağa sessizlik hakim olmuştu. Sanki her kimler varsa seslerini duymamı istemiyorlardı.

Yakmadığım sigaram hâlâ dudaklarımın arasındayken telefonumu çıkardım ve flaşı açtım. Tam o sırada biri bana uzanır gibi oldu ama anında bir adım geri giderek bana uzanan kola tekme attım.

Gördüğüm kişiler ile şaşkınlığa uğradım. Duvara yaslı, elleri cebinde bana bakan Dabi ve az önce bana uzanmaya çalışan Shigaraki Tomura.

Shigaraki şu an sikimde bile değildi. İstersem onu öldürürdüm. O, dokunduğu şeyi çürütüyordu.  O daha bir şeye dokunmadan bir metal ile kafasını bile kopartabilirdim.

Ama ona karşı bir garezim yoktu. Klasik bir villaindi işte. Eskiden benimle çalışmak istemişti ama ben istememiştim. Mal gibi villain olup, bir sürü suç işleyip başımı daha da belaya alamazdım.

Kaşlarımı çatarak Dabi'ye baktım.

"Etsuko, senin burada olacağını düşünmemiştim."

Shigaraki'nin söylediği şeyi duydum ama cevap vermeye tenezzül bile etmeden Dabi'ye bakmaya devam ettim.

Düz bir ifade ile bana bakıyordu. Ona hesap sorarcasına bakıyordum ama hiçbir şey demiyordu.

Keskinleşen gözlerimi Shigaraki'ye çevirdim. Her zamanki gibi kısık gözleri ile bana bakıyordu.

Gevşekçe mırıldandım, "Shigaraki..."

"Uzun zamandır görüşmemiştik. Teklifimi tekrardan düşündün mü?"

"Teklifin umrumda değil."

"Ah, üzüldüm. Çok güçlü biriydi-"

"Kes sesini."

Gözlerimi bir Dabi'ye bir Shigaraki'ye çevirdim. "Ne yapıyorsunuz burada?"

Dabi hâlâ cevap vermiyordu, Shigaraki'ye baktım.

"İş konuşuyorduk."

"İş?"

Tekrar Dabi'ye döndüm. "Ne oldu, katliam yapmaktan sıkılmadın mı? Şimdi de bununla mı yapacaksın?"

"Ne oldu, beğenmiyor musun beni-"

"Boş yapmayı bırak, Tomura." Gözlerimi ona çevirdim, "Bu kadar samimi olmadığımızı ikimiz de biliyoruz."

Alaycı yüz ifadesi ciddiyete büründü ve ellerini cebine soktu. "Asıl senin Dabi ile alakan ne? Villainlere bulaşmadığını sanıyordum?"

"Yaptığım şey seni ilgilendirmez."

Gözlerimi Dabi'ye çevirdim, "Gidiyoruz."

Ne kadar ciddi baktım bilmiyorum ama normalde bunu reddedecek olan Dabi, birkaç saniye sonra derin bir nefes alarak sırtını duvardan ayırdı ve bana yaklaşmaya başladı.

Shigaraki tam elini çıkardığında hızla bir metali boynuna dayadım, "Saçma hareketler yapma, Tomura."

Gülümseyerek elini geri cebine soktu, "Beni bu kadar dikkate aldığını bilmiyordum."

"Senin gibi bir belalıyı dikkate almak gerek."

Dabi çoktan bana ulaşmış, yanımda bekliyordu.

Arkamı döndüm ve yürümeye başladım, Dabi'de hemen yanımdan geliyordu.

Dabi x Reader (Bnha x Reader)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin