Beğenin lütfen 🔪
Yorum da atın
Aşağıdan gelen tabak sesleri ile yatakta diğer tarafa dönerek üstümdeki yorganın yarısını üstümden atıp gözlerimi araladım.
Siyah duvar ile birkaç dakika bakıştıktan sonra Touya'nın sesi tüm evde yankılandı.
"Etsuko! Uyan hadi!"
Gözlerimi ovuşturarak yataktan kalktım ve terliklerimi ayağıma geçirerek önce lavaboya gidip yüzümü yıkayıp dişlerimi fırçaladım.
Daha sonra merdivenlerden inerek mutfağa ilerledim.
Nefis kokular geliyordu ve karnım guruldamaya başlamıştı.
Touya masaya bir tabağı daha koyduktan sonra gülümseyerek bana döndü ve belimden tutarak dudağıma minik bir öpücük kondurdu.
"Günaydın bebeğim."
Onun yanımda olmasının rahatlığı ile derin bir nefes alarak mırıldandım, "Günaydın."
Terliklerimi yerde sürükleyerek buzdolabına ilerledim ve kapağı açtım.
Elimi normalde soğuk kahvelerin durduğu yere uzatırken kahve olmadığını fark ettim ve kaşlarım çatıldı.
"Touya, kahvelerim bitmiş..."
Arkamdan büyük bir gümbürtü gelince şaşkınlıkla arkama döndüğümde Touya'nın bir kasa soğuk kahveyi tezgaha koyduğunu gördüm.
Eliyle hafifçe kasanın üstüne vurup tek gözünü kırptı, "Senin için depolamıştım. Bitmedi."
Tanrım... Bu adama aşığım.
Hem ona aşık aşık bakarken hem de kahve kasasına aşık aşık bakarken o tarafa ilerledim ve elimi kahvelerin üstünde gezdirmeye başladım.
"Ya sen var ya... Adamsın lan sen! Aşk adamım benim!"
Minik bir kahkaha atarak tekrar masaya döndüğünde ben de ardından masaya oturdum.
"Mateo uyandı mı?"
Mateo'nun meyve suyunu doldururken başını merdivenlere çevirdi. "Yarım saat önce sesi geliyordu, uyanmış olmalı."
Sesini yükselterek bağırdı, "Mateo! Gel hadi!"
Birkaç saniye sonra yukarıdan hızlı adım sesleri gelmeye başladığında ağzıma bir zeytin atarak başımı merdivenlere çevirdim.
Spider-Man pijaması ile koşarak masaya doğru geldi ve sandalyesine oturdu.
"Günaydın anne!"
"Günaydın bebeğim."
Touya ayağa kalkıp dolaba ilerlediğinde ona döndüm, "Ne oldu?"
Dolabın kapağını açıp içine bakmaya başladı. "Kola alacaktım ama... Bitmiş sanırım."
Kahvemden bir yudum alarak sandalyeye sırtımı yasladım. "Bugün markete çıkalım o zaman."
Başını aşağı yukarı sallayıp başka bir gazlı içecek alarak geri sandalyesine oturdu.
"Akiro amcam da kolayı çok seviyor baba!"
Elimdeki çatal tabağıma düşüp tiz bir ses çıkardığında Mateo'ya baktım.
Touya'da sessizliğe bürünmüştü.
Masaya sessizlik hâkimken titreyen dudaklarımı zar zor durdurarak konuştum. "Sen Akiro amcanı nereden tanıyorsun, Mateo?"
Mateo her şeyden habersiz çikolatalı ekmeğinden bir ısırık daha aldı ve dolu ağızıyla bana baktı.
"Rüyamda gördüm! Benimle konuştu! Bana senden ve kendisinden bahsetti!"
"S-sen ne..."
"Mateo, senin çizgi filminin saati geldi. Git içeride izlerken ye hadi."
Mateo Touya'ya baktı ve gülümseyerek başını sallayıp tabağını da alarak birkaç saniye içinde mutfaktan çıktı.
Hâlâ onun arkasından bakarken ellerim titremeyi durduramıyordu.
"Etsuko."
"Nasıl olur..?" ağızımdan fısıltı gibi çıkan kelimelerle sandalyenin geriye ittirilme sesini duydum.
1 saniye geçmeden Touya sandalyemi kendisine çevirdi ve daha rahat konuşabilmek için yere çömeldi.
"Sakinleş."
Titreyen ellerime baktı ve iki eliyle ellerimi avucunun içine aldı. "Bebeğim, sakinleş."
"Biz ona hiç bahsetmedik Touya... Ben hiç bahsetmedim. Nasıl olur da... Nasıl olur da Akiro'yu bilir? Nasıl olur da onun kolayı sevdiğini bilir?"
Gözlerimden yaşlar süzülürken gözlerinde o acıyı gördüm. Benim hissettiklerimi hissediyordu. Beni anlıyordu.
Bir eliyle göz yaşlarımı sildi ve beni kendisine çekerek sıkıca sarıldı.
"Bilmiyorum, belki... Belki Akiro onun rüyasına isteyerek girmiştir."
Gözlerimi kapatarak kollarımı onun boynuna sardım ve Mateo'nun içeriden ağlamamı duymaması için kendimi sıktım.
Yaklaşık 2 dakika sonunda daha rahatlamış bir hâlde karşı camdan gökyüzüne bakarak fısıldadım.
"Keşke gerçekte görseydin, Akiro. Özür dilerim."
Her ne kadar çok sessiz söylemiş olmama rağmen Touya'nın duyduğuna emindim.
Ama buna karşı bir şey söylemedi, sadece sırtımı eliyle destek çıkmak istercesine ovalamaya başladı.
Ve bu, uzun zaman sonra Akiro'nun Etsuko'yu ilk görüşüydü.
Ve bunun son olmasını istemiyordu.
Elindeki kola şişesinden bir yudum aldıktan sonra ağlamamak için kendisini zorlarken mırıldandı. "Özür dileme, Etsuko. Cennette gayet eğleniyorum."
Gülümsedi, "Mateo çok tatlıymış."
Dün gece birden bire Akiro'yu özlediğimi fark ettim ve bu yüzden özel bölüm yazayım dedim. Onları gerçekten özlemişim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dabi x Reader (Bnha x Reader)
FanfictionHayat dolu olan Etsuko, daha lise 2. sınıftayken en yakın arkadaşını kaybettiğinden dolayı hayata ve insanlara karşı nefret besler. Bu nefreti içinde git gide büyür ve en sonunda okul müdürü onun bu nefretinin ileride büyük sorunlara yol açacağını s...