Never Until Forever || Sirius Black[Türkçe Çeviri]

four

"Katherine biraz konuşabilir miyiz?" Severus sordu. Katherine onay verip kitaplarını üstünden kaldırdı. Severus'u Ortak Salonun daha gizli bir yerine doğru takip etti.

"Ne oldu?" Katherine merakla sordu. Severus gergince aklında gezen kelimeleri toparlamaya çalıştı. Katherine gerginliğini fark etti ve bir elini karşısındaki oğlanın omzuna koydu.

"Sorun ne,Sev? Bana her şeyi söyleyebilirsin, biliyorsun değil mi? Birbirimize verdiğimiz sözü hatırlıyor musun?"

"Evet." Severus biraz daha rahatlamış hissetti. 3. yıllarında arkadaş olmuşlardı. Tabiki ismen tanıyorlardı ama birbirlerini çok önemsememişlerdi. Sonra Katherine Severus için Çapulculara karşı çıkmıştı. Arkadaş olduklarında Katherine ona ne olursa olsun birbirlerine destek olacaklarının sözünü vermişti. "Biliyorum ama bu  farklı ve belki daha kötüsü."
"Severus sorun ne söyler misin?" Katherine ısrar etti. Severus derin bir nefes aldı.

"Karanlık Lord yükseliyor ve kendine bir ordu kurdu. Hepsi Slytherinlerden oluşuyor. Adları da Ölüm Yiyenler." Severus'un cümlesi Katherine'i germişti. Ölüm Yiyenler hakkında az çok bir şeyler biliyordu. Sonuçta ailesi iyi bilinen ölüm yiyenlerdi. Özellikle babası. Lily Evans gibi Muggle doğumlu büyücü ve cadılardan nefret ederlerdi. Safkan ailelerin üstünlüğünü savunurlardı. "Onlardan biri olmayı kabul ettim."
"Severus neden? Onlara hiç benzemiyorsun. Baban yüzünden mi?" Katherine ihtiyatla sordu.  Severus gözlerini yere çevirdi. Arkadaşına ev yaşamından bahsetmişti. Severus'un muggle babası annesine psikolojik şiddet uygulardı ve ebeveynleri sürekli kavga ederlerdi. Annesi Severus'un babasıyla evlenince ailesi de onu evlatlıktan reddetmişti.

"Nedeni önemli değil. Sen de katılmalısın, Katherine. Baban yüzünden eninde sonunda olacak zaten. Şimdi olması geç olmasından daha iyi." Severus onu ikna etmeye çalıştı ama Katherine kafasını inkarla salladı. Hiçbir zaman Karanlık Lord'un görüşlerine katılmamıştı ve yaptıklarını saçma bulmuştu.

"Lily'e karşı geldiğini biliyorsun değil mi? O da bir Muggle doğumlu. Arkadaş olduğunuzu zannediyordum." Katherine çocuğu vazgeçirmeye çalıştı. Severus kızın gözlerindeki çatışmayı okuyabiliyordu.

"Hayır, artık değil.Lütfen, Katherine. Bize katıl. Regulus da katılıyor zaten." Severus'un lafıyla Katherine bir adım geriye attı. Severus en iyi arkadaşı ondan çekindiği için üzüldü.

"Benim için kardeş gibisin, Severus. Senin için her şeyi yaparım ama çizgiyi de burada çiziyorum. Yapamam, yapmam. Kan statüsü gibi kontrol edilemeyen bir şey için kimseyi öldüremem." Katherine kafasını olumsuz anlamda salladı ve birkaç adım geriye attı.

"Bu benden nefret ettiğin anlamına mı geliyor?" Severus çekinerek sordu. Katherine ona gülümsedi. Derin bir nefes aldı ve Severus'a kollarını sardı.

"Hayır. Asla. Ama ben onlardan biri olamam. Katıldığın için hayal kırıklığına uğradım ama bunun için senden nefret edemem." Severus da kıza sarıldı. Severus biraz rahatladı ama onu üzdüğü için kendine sinirlenmişti.

"Umarım pişman olacağın bir şey yapmazsın, Sev."