Dürüm

70 17 6
                                    


Elimdeki dürüme ayı gibi saldırdım ve benim bu halime alışmış arkadaşlarımın aksine gayet iştahlı biriydim. Onlar mı? 'AcAbA BuNu YeRsEm KaÇ kAlOrİ aLıRıM?' Kafasında takılıyorlardı.

''Han nerede kaldı ya?'' Aurora sinirle konuştu. Han köşedeki bakkaldan içecek bir şeyler almaya gitmişti fakat beş dakikadan fazladır yoktu. Şimdi diyebilirsiniz ki, normalde de bu kadar sürüyor.

Köşede dediğim bakkal hemen karşımızda ve hepimiz kola istedik. Markete gireceksin, dört kutu kola alacaksın hadi iki üç müşteri bekleyeceksin sonra da kart ile parayı ödeyeceksin. Ki bu kart bana sevgili bruce'un hediyesi. Temassız. Herhangi bir sorun yaşamazsın. Bruce sağ olsun.

Çok düşündüm değil mi? Çok boş beyinim.

O sırada marketin kapısında beliren han içimi rahatlatmıştı. ''Ya sen gelene kadar ikinci dürümü bitirdim. Üçüncüye başlamak üzereydim.'' Yavrucak alnını kaşıdı. ''Sıra uzundu. Arkanda da yaşlı bir kadın iki ekmekle bekliyordu. Yerimi verdim. Sonra kadın içi dolu, hatta taşmak üzere olan bir araba çekti önüne.''

Biraz kıkırdadım ve yanıma oturan hana dürümünü verdim. ''Yarasın koçuma!'' Ve sırtına sertinden bir tokat attım. Çatık kaşlarla bana baktı. Bende masum bir gülümseme gönderdim. Her neyse, dürümler yendi. Ortada dolanarak bruce'un parasın biraz daha yedik. Falana filana.

En sonunda teyzemin evine gelmiştik. Bir günü yolda geçirmiştik. Yol gayet rahattı. Herhangi bir sorun yaşamamıştık. Bruce sağ olsun. Ne? Adam bana limitsiz kredi kartı verdi. Daha ne yapayım?

Mavi, küçük ama tatlı olan dubleks eve girdik. Bizi salonla karışık bir hol karşıladı. ''Gezin, dolaşın, sizin eviniz. Fakat biraz tozlu olabilir. Temizlikçi çağrırız.''

Han bana baktı. ''Peri istersen adamın parasını daha fazla kullanmayalım. Ayıp olur. Hepimizin eli ayağı tutuyor, yarı zamanlı bir işe girer geçiniriz. Zaten hepimizin reşit olmasına fazla yok. Şu dört ay içinde reşit olacağız.''

Yüzümü buruşturdum. Bu çocuk neden bu kadar anti-türktü? ''Hazıra konmak varken neden çalışıyoruz ki? Kredi kartını kendi verdi. Ve kapattırabilirdi.'' Aurora aramıza girdi. ''Çocuklar bence bu konuyu sonra konuşalım. Hepimiz yorgunuz.''

Onayladım. ''Keşke Türkiye de kalabilsek... Ay heveslendim şimdi!'' Bir anda yükselmem ile beni kate söndürdü. ''Boş boğazlık yapma, hepimiz oraya bedava gidemeyeceğimizi biliyoruz.''

Ben biliyorum. Zeta tüpleri. Ama maalesef bunların kayıtları yok ve eğer onları kullanırsam onlara bir zamanlar mükemmel bir kahraman olduğumu anlatmam gerekir.

Aslında onlara bir kahramanı kullanırken gördüm desem? Yok ya, yakalarlar bir ucundan kuyruklu yalanı.

E hadi biraz uyuyalım. Yarın çok işimiz var.

*****

3. Kişi

Tim monitörün başında oturmuş gelen bildirimlere bakıyordu.

''Bunu yapan talia olsaydı emin olun benim haberim olurdu. Annem benden bir şey saklamaz.''

Jason sinirle tısladı.

''Ondan başka şüpheli yok! Tarikatın kurulu olduğu dağı o tarikatta olanlardan başka neredeyse hiç kimse bilmiyor! Ondan başka kim yapabilir ki!''

Damian sinirle soludu.

''Hey! Kavgayı bırakın da şuna bir bakın.'' diye bağırdı. İkilinin kavgalarından bıkmış olan dick ikilinin arasınıdan geçerek kardeşinin yanına dikildi. ''Bunlar da nedir?'' Tim yarım yamalak gülümsedi. ''Peri kredi kartından bin dolardan fazla para harcamış. Ve şu an üç arkadaşı ile birlikte gotham da.''

Jason gür bir kahkaha patlattı. ''İşte benim kızım!''

*****

Naber cananlarım? Bölümler kısa biliyorum ama uzun bölüm yazasım gelmiyor. Hayır! Tabiki de üşendiğimden değil(!) Sadece yazdığım şeylerin size daha çabuk ulaşmasını istiyorum🙄

Neyse aşağıya bir iki bilgi bırakıyorum. Selamlar!

(Her şey dc evreninde olduğu gibi değil. Bir iki değişiklik yaptım)

Yaş;

İlk kitap

Dick: 22

Jason: 19

Tim: 17

Peri: 17

Damian: 12

İkinci kitap

Dick: 24

Jason: 21

Tim: 19

Peri: 19

Damian: 14

Bilgi time bu kadarcıktı. Başka bir şey olursa yazarım 😍😍💖💖

Gotham'ın Puslu Sokakları 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin