(♡)Sessizce ilk defa tenha gördüğü sokakta yürüyordu. Beyninde doktorunun söyledikleri yankılanıyordu.
"Durum düşündüğümden daha ciddi Felix. Vücudunda bir tümör var ve eğer şimdi müdahale etmezsek her şey için çok geç olabilir."
Gözünden akan yaşları engelleyemiyordu. Bunu duymak ona çok ağır gelmişti. Ailesine bunu söylemek istemiyordu ama istese de istemese de öğreneceklerini biliyordu.
Yurda girerken yavaşça kulaklıklarını çıkardı ve cebine koydu. Elindeki anahtarla kapıyı açıp içeri girdi. Son kez gözlerini sildi ve yüzüne sahte bir gülümseme koyup salona ilerledi. İçeri girdiğinde gördüğü surat ifadelerine anlam veremedi. Yedisi de Felix'e öfkeyle bakıyordu.
"Hey nasılsınız? Neden sinirli duruyorsunuz ben yokken bir şey mi old-"
Minho cümlesini tamamlamasına izin vermeden ayağa kalktı ve Felix'i sertçe itti.
"Bunu neden yaptın amacın neydi?" Deli gibi bağırdığında Felix anlamsız gözlerle ona bakıyordu.
"Hiç bir şey yapmadım ki neyden bahsediyorsun"
"Salağa yatma Felix ne yaptığını çok iyi biliyorsun!" Hızlıca Felix'in üstüne doğru yürüyen Minho'yu Chan zorla tutmuştu.
Felix Minho'yu ilk defa böyle görmüştü. Korkmamak elinde değildi çünkü çok korkutucu gözüküyordu. Changbin ayağa kalktı ve elindeki telefondan Felix'e onun yaptığını düşündükleri şeyi gösterdi. İsimsiz adında bir twitter hesabıydı. Felix telefonu eline alıp bu hesabın attığı tweet'leri okumaya başladı. Tweetlerde tüm üyeler hakkında nefret dolu şeyler ve onlar hakkında yakın olmadığı sürece kimsenin bilemeyeceği özel bilgiler yazıyordu. Gerçekten çok rahatsız edici ve korkutuculardı.
"Bunları kim yaptı? Bize yakın olmayan biri bunları bilemez ki ya da bize yakınsa neden böyle şeyler söylesin" Felix bunu söyledikten sonra jisung sinirden sırıtmıştı. Changbin sertçe Felix'in elinden telefonu aldı.
"Gerçekten çok iyi rol yapıyorsun. Seni tanımasaydım kesin inanırdım"
"Bu hesap sana ait Felix. Anlamayacağımızı mı sandın gerçekten. Çok aptalsın"
"Ne. Hayır ben böyle bir şey yapmadım yemin ederim yapmadım"
Jeongin ayağa kalktı ve Felix'in yanından geçerken kulağına eğildi.
"Umarım sen de woojin gibi gidersin. Bize zarar vermene daha fazla izin vermeyeceğiz"
Omzunu Felix'in minik bedenine sertçe çarparak odadan çıkmıştı. Diğeri de ona nefret edercesine bakarak odadan ayrıldılar. Sadece Felix, Hyunjin ve Chan kalmıştı soğuk salonda. Chan yavaşça ayağa kalktı. Diğerleri kadar sinirli gözükmüyordu ama ciddi duruyordu. Yavaşça yanından geçip o da odasına ilerledi. Felix'in gözündeki yaşlar daha fazla dayanamamıştı. Hyunjin ile göz göze geldiğinde Hyunjin gözlerini istemese de kaçırdı. Yavaşça ayağa kalktı, olanlara inanmamak istiyordu ama durum ortadaydı. Sevdiği çocuğun böyle bir şey yapacağını aklının ucundan bile geçirmezdi. Olanlar canını yakıyordu. O da yavaşça yanından geçti ve kendini karanlık koridora attı.
Felix hiç bir şey anlamıyor , ne yapacağını bilmiyordu. Aklına gelen ilk şeyi yaptı ve kendini o evden dışarı attı. Artık bir yuvası yokmuş gibi hissediyordu. Bundan sonra ne yapacaktı?
Yazdığım ilk fic ile karşınızdayım. Neden bilmiyorum ama şuan acayip heyacanlıyım. İlk yazdığım hikaye olduğu için hatalarım varsa çok şey etmeyin zamanla duzeltecegim♡
Bölüm başında koyduğum işaretler (örneğin "♡") günleri belirtiyor. O günlere göre Felix ve Hyunjin'in ne giydiğini koyacağım. İsterseniz diger üyelerin giydiklerini de koyarım. Detaylara fazla önem veriyorum umarım bir zamandan sonra tıkanmam.
♡ Felix'in giydikleri
♡ Hyunjin'in giydikleriBu gece büyük ihtimalle 1 bölüm daha yayınlayacağım.
Beklemede kalınn.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐈 𝐍𝐞𝐞𝐝 𝐒𝐨𝐦𝐞𝐛𝐨𝐝𝐲 [𝐇𝐲𝐮𝐧𝐥𝐢𝐱]
Fanfiction"Sözünü tutacak mısın?" "Bunu benden isteme Yongbok, yapamam." [Angst]