2 hafta sonra
Yurt 2 haftadır hiç olmadığı kadar sessizdi. Ne zaman Felix ortamda olsa herkes konuşmayı bırakıp başka şeylere odaklanıyordu. Kamera karşısındayken rol yapmak hepsi icin çok zordu. Özellikle de Felix için. Dokunsalar ağlardı ama bunu kamerada belli etmiyordu, yani çabalıyordu. Hala üstüne atılan iftiraya alışamamıştı. Şirket tarafından 4 kez sorguya çekilmişti. Felix'e ne olacağı bilinmiyordu. Ya suçsuz olduğu anlaşılacak ve grubuyla devam edecekti ya da... Bu ihtimali aklına getirmek istemiyordu. Çünkü her ne kadar ondan nefret etseler de hala hepsini çok seviyordu. Giderlerse ailesi kalmayacaktı. Yani o böyle düşünüyordu.
(♡)Felix bugün ilk kemoterapisini almıştı. Haftada 1 alacaktı ve 4 ay sonra ameliyat olacaktı. Şirketin bundan haberi vardı ama ailesinin hala haberi yoktu. Çünkü yüzüne bile bakmıyorlardı, nasıl söyleyebilirdi ki.
Hastaneden yurda geldi ve kendini koltuğa attı. Şuan yurtta kimse yoktu bu yüzden rahat davranabiliyordu. Tavana bakıp yaşadıklarını düşünüyordu. Her şey üst üste gelmişti.
"Ben böyle olsun istemedim, neden kimse bana inanmıyor. Benim böyle bir şey yapacağımı nasıl düşünebiliyorlar k-ki"
Gözyaşlarına engel olamamıştı. Hıçkırarak ağlıyordu. O anda kapı sesi duydu ve hemen gözlerini silip ayağa kalktı. Gelen Hyuniin'di
"Vakit geldi, gidiyoruz" Felix'in yüzüne bakmadan soğuk şekilde konuşmuştu. Felix boğazını temizledi.
"Tamam hemen geliyorum" Hyunjin sesinden bir gariplik olduğunu anlamıştı. Kafasını ona cevirmemek için kendini zor tuttu. Çünkü biliyordu ki eğer bakarsa duygularına engel olamazdı.
Felix aşağı indi ve arabaya bindi. Yol boyunca sadece telefonuyla ilgileniyor gibi davrandı, ama aslında diğerlerinin konuştuklarını dinliyordu. Çok mutlu duruyorlardı. Kendini garip hissetti. İçinden istemsizce "ben olmasam da mutlu olacaklar" diye geçirdi. Bu gerçeği kabullenmek istemiyordu.
Çekim yerine geldiler ve hazırlanıp çekimlere başladılar. Çekim boyunca fazla konuşmadı ama üyeler konuşurken onları çok samimi şekilde dinledi. Bu yüzden fazla konuşmamasını kimse sorun etmezdi. Çekimin sonlarına doğru midesindeki şiddetli bulantı ile lavaboya koştu. Çekimi durdurmak zorunda kalmışlardı
"Ne oldu şimdi neden gitti?"
"Bilmiyoruz ki. Acaba yine neler karıştırıyor"
Hyunjin konuşan seungmin ve jeongin ikilisine baktı. Nedenini bilmediği şekilde sinir olmuştu. Yavaşça Felix'in yanına gitti. Kapıya yavaşça vurdu.
"İyi misin? Neden gittin bir anda"
1 dakika boyunca ses gelmedi. Hyunjin tekrar, daha sert olacak şekilde kapıya vurdu.
"Seni bekliyoruz çekimi bitirmemiz gerekiyor. Acele et"
İstemeden de olsa diğerlerinin yanına geri geldi. Aklı hala Felix'deydi.
"Ne olmuş?"
"Bilmiyorum ses vermedi. Az sonra gelir"
Chan kafa salladı ve önüne döndü. Felix sifona bastı ve tutunarak ayağa kalktı. Lavaboya geçip her yerine su tuttu, ağzını çalkaladı. Kustuktan sonraki hissi hiç sevmiyordu, ama uzun süre buna katlanmak zorundaydı. Kendini zorlamaktan gözleri kızarmıştı. Bir süre onun geçmesini bekledi, ardından hızlıca lavabodan çıkıp diğerinin yanına geçti.
"Üzgünüm fazla tuvaletim gelmişti. Devam edebiliriz bir daha olmayacak"
Hiç kimse bir şey demedi ve çekime devam ettiler. Çekim bitmişti, herkes hızlıca eşyalarını toplayıp arabaya geçti. Felix onlarla gitmeyecekti. Jyp onu bekliyordu.
"Sizce de Felix yalan söylüyor gibi durmuyor muydu?"
"Evet gözleri kızarıktı. Fark etmemek için salak olmak gerek"
"Sen anladıysan salak olmaya da gerek yok " Minho Jisung'un üstüne atladı.
"Bir daha söyler misin, tam olarak duyamadım da"
"Bir şey söylemedim ki. Neden sadece izliyorsunuz beni kurtarsanıza!" Herkes gülmüş, ortamdaki gerginlik az da olsa durulmuştu.
....
"Senin suçsuz olduğuna inanıyorum Felix. Ama ortada ele anılır bir kanıt olmadığı için diğerlerinin inanmasını bekleyemeyiz."
Felix üzgün şekilde kafa salladı. Sonuçta kardeşleri bile ona inanmamıştı, başkalarının inanmaması garip olmazdı.
"Bugün tedavi için hastaneye gittin değil mi?" Felix kafasını salladı. Içinden konuşmak gelmiyordu.
"Sana bir teklifte bulunmak istiyorum. Şuan çok ağır bir tedavi sürecine girdin, hem grubu hem de hastalığını aynı anda idare edemezsin. Bunu sen de çok iyi biliyorsun. Bir süre ara vermek ister misin? Tedavin biter bitmez seni tekrar yanıma alacağım, söz veriyorum. Ne de olsa senin kadar yetenekli birini başka şirketlere kaptıramam değil mi?" Felix'in gözleri dolmuştu. Duydukları kendini garip hissettirmişti. Ailesini bırakmak istemiyordu ama başka çaresi yoktu. İstemeden de olsa kafasını onaylar şekilde salladı.
"Bir gün tekrar geleceğim söz veriyorum"
Bu gece iki bölüm atarım diye düşünüyordum ama uykum yok bu yüzden yazmaya devam edebilirim.♡ Felix'in giydikleri
♡ Hyunjin'in giydikleri
...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐈 𝐍𝐞𝐞𝐝 𝐒𝐨𝐦𝐞𝐛𝐨𝐝𝐲 [𝐇𝐲𝐮𝐧𝐥𝐢𝐱]
Fanfiction"Sözünü tutacak mısın?" "Bunu benden isteme Yongbok, yapamam." [Angst]