The Queen Eternal Monarch [JENLİSA] (G!P)

Bölüm 50

Sa

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın😙

İyi Okumalar❤️

Hastane'nin önünde durduğumuzda titrek bir nefes aldım. Göreceklerim ya beni karanlığa sürükleyecekti ya da aydınlığa. Kapımı açtıklarında gözlüğümü takıp etrafa bakındım.

Düşüncelerimi ve nefesimi toparladıktan sonra Chaeyoung ile hastaneye girmek için yavaş adımlarla ilerlemeye başladık.

Morgun yerini öğrendik ve bize eşlik eden hemşireyle birlikte zemin kata indik.

Katın soğukluğu kalbime kadar işlemişti. Eğer burada yatan Lisa'ysa... çok üşürdü. Dayanamazdı ki o soğuğa.

Artık aramızda sadece bir kapı vardı. Zorlukla yutkundum. Chaeyoung'un gözlerine baktım. Güç almaya ihtiyacım vardı. Yanımda olduğunu belli eden bir bakış attı bana. Az da olsa rahatlamıştım.

Hemşire yavaşça kapıyı açtı, içeriden çıkan soğuk hava dışarının basıncıyla birleştiğinde ellerimi yüzüme kapatacak kadar soğuk esinti yapmıştı. İrkilmiştim.

Ardından hemşire açılan morg kapısından içeri girdi.

Saydığım on saniyenin ardından eline aldığı maskelerle yanıma geldi. Yüzüme taktığımda içeri girmek için adımımı attım. Baştan başa bir sürü kapak vardı.

İçlerinden bir tanesinde Lisa yatıyor olabilirdi. Bu durumda olmak, bunları düşünmek ve burada olmak o kadar ağır geliyordu ki omuzlarım bir karış aşağıda duruyordu.

Baştan üçüncü kapağa gitti eli. Zaman o kadar yavaş ilerliyordu ki benim için her şeyi ağır çekimde görüyordum. Ve sedyeyi önüme doğru çekti. Gözlerimi kapattım.

Kör olmak istercesine sıkıyordum gözlerimi.

Açılmayan göz kapaklarımı zorlukla araladım. Sedyeye alınmıştı. Üzerinde örtü vardı. Açmak istemiyordum.

X: Kraliçem..

Hemşire koluma dokunduğu sırada sıçradım. Elleri yavaşça örtüye gitti. Açması için komut vermemi bekliyordu.

Aralıklı olan gözlerimi zorlukla kırptım. İki eliyle açtı örtüyü. Elim hemen gözlerime gitmişti. Çok korkuyordum. Lisa olmasından çok korkuyordum.

Ellerimi yavaşça çektim gözümden.

Çürümüştü... Mosmordu... Gözlerim anında dolarken midem bulanmaya başlamıştı.. Kimdi bu, Lisa mıydı?

Hayır... bu o olamazdı. Lisa'ya çok benziyordu, ama kesinlikle o değildi. Çürümüş boynuna baktım. Yara izi de yoktu. Bu Lisa'ya çok benzeyen ama Lisa olmayan bir kadındı. Taehyung nasıl benzetebilmişti ki? Ben Lisa'yı tırnağından bile tanırdım. Bu kesinlikle o değildi...

Kusmak üzereydim. Örtünün açılmasının ardından sadece on saniye geçmişti ama yine de emindim, Lisa olamazdı.

Çürümüş bedeni o kadar kötü kokuyordu ki bilincimi kaybetmek üzereydim. Daha fazla dayanamadım ve morgdan koşarak çıktım.

Chaeyoung peşimden geleceği sırada elimle durdurdum. Tuvaletlerden birine girdiğim gibi kusmaya başladım. Gördüğüm yabancı kadının bedeni beni çok kötü etkilemişti. Düşündükçe midem bulanıyordu..

Biraz rahatladıktan sonra aynanın karşısına geçip suyu açtım. Gözümden akan yaşları elimle silip yüzümü nemlendirdikten sonra dışarı çıktım. Chaeyoung beni bekliyordu.