Bölüm 53

2K 208 117
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın😙

İyi Okumalar💕

Jennie

Çalışma masasının etrafında dolanırken onu izliyordum.

Gördüklerime bakılırsa... çok soğuktu ve fazla konuşmuyordu.  Eski Lisa'ya benzer hiçbir şey yoktu. Sadece yüzü ve fiziği aynıydı. Onun dışında benim sevdiğim kadından çok farklıydı.

L: Bu kim? Ben miyim?

Yanına gittim ve elindeki resme baktım.

J: Evet, yedi yaşındasın burada. Yanındakilerde Amcan, Prens Bang Jeon ve Saray Hanımı Hwasa.

O resme bakarken ben de kafamı kaldırıp yan profiline baktım. Ama güzelliği... hiç değişmemişti. Hala çok güzeldi.

Resmi yerine bıraktı ve bana doğru döndü.

Bunu yapmasıyla yüzlerimiz aynı hizaya geldi. Kalbim o kadar hızlı atıyordu ki.. sanki kaçıp gitmek istercesine.

O ise sadece boş gözlerle bana bakıyordu.

Alt dudağını sertçe ısırırken gözlerimin dudaklarına kaymasına engel olamadım. Alayla bir ifade yüzünde yer edindiğinde gözlerini gözlerimden çekti.

Kendimi toparlayıp konuştum;

J: Sana Saray'ı gezdirmemi ister misin?

L: Olur. Bir de şey, şu yanında duran kadın kimdi.

Kısa bir süre sessizlik yaşandı.

J: O Chaeyoung. Kraliyet Amiri, senin en çok güvendiğin insan. Küçüklüğünüzden beri tanışıyorsunuz.

Anladığını belirten bir şekilde gözlerini yumduğunda beraber kapıdan çıktık.

...

L: Siktir..! Gerçekten buranın hepsi benim mi şimdi? Yani ben burada mı kalıyordum, bu koskoca Saray'da.

Koridorlarda ilerlerken etrafa bakınıyordu.

J: Evet.

Heyecanla gülümserken yatak odamıza girdi. Bedenime anında titrerken derim bir nefes alıp kapıyı kapattım.

L: Burası.. senin odan mı? Diğer odalardan çok daha büyük.

J: Bizim.

Kısa bir sessizlik oldu.

L: Bir tek bu oda bile, evimizden daha büyük. Vay be.

J: Seni evin burası. O yaratıklarla kendini aynı kefeye koymayı bırak. Sadece seni kullandılar Lisa.

Yüzünü benden yana çevirmiyor, etrafı izliyordu. Sakin görünüyordu ama yüz hatları ciddiyetini koruyordu.

Giyinme dolabına doğru adımladı. Arkasından gittiği yere yürüdüm. Dolabın önünde durdu ve yanda duran aynadan kendine bakmaya başladı.

Kulaklarımı dolduran Arthur'un ağlama sesiyle Lisa'ya döndüm.

Ben sertçe yutkunurken o konuştu;

L: Ses yan odadan geliyor. Bebek mi var?

Yavaşça başımı salladığımda ağlama sesi artmıştı. Çalışan ve Muhafızların bu koridora gelmemelerini söylemiştim.

J: Gel benimle.

Elini kavradığım gibi odadan çıktım.

Arthur'un odasına girerken kalbim sertçe göğüs kafesime çarptı. Bu anne oğulun ilk karşılaşması olacaktı ve ben ağlamamak için kendimi çok zor tutuyordum.

The Queen Eternal Monarch [JENLİSA] (G!P)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin