26. Bölüm

94 6 2
                                    

1 Ay sonra...

Uzay ile beraber kalalı bir ay olmuştu. Birkaç kere Filiz Teyzegilin evinde kalmıştım fakat çoğu zaman Uzay'ı, Meriç ile olan evimize götürmüştüm. Orada birlikte kalıyor zaman geçiriyorduk. Bana fazlasıyla alışmıştı ve bu durumdan hiç şikayetçi değildim çünkü bende ona çok alışmıştım. Kendi kardeşim gibi görmeye başlamıştım ve bu durumdan biraz korkuyordum.

Haftaya olacak üniversite sınavımızdan dolayı bu hafta derslere biraz daha ağırlık vermiştik. Uzay karşımızda sessiz olmaya özen göstererek boyama yapıyordu ve Meriç ile bende ders çalışıyorduk. Uzay'ın sessiz olmak için gösterdiği çabalar beni gülümsetiyordu. İnce ruhlu bir çocuktu.

"Tamam hadi yeter bu kadar." diyerek soru kitabını bıraktım.

"Biraz daha sevgilim hadi." ona göz devirip yerimden kalktım ve Uzay'ı kucağıma alıp oturdum.

"Yaklaşık dört buçuk saattir çalışıyoruz Meriç. Zaten bu hafta sınırları epey zorladık." dedim ve Uzay'ın saçlarımla oynadığı ellerini öptüm. Oda kıkırdayarak yanağımı öptü.

Meriç gülerek bize bakıyordu. Bu tablodan memnun olduğu çok belliydi ve zaten çoğu kez bunu dile getirmişti.

"Ne yemek istersin bakalım Uzay?" diye sorarak bakışlarımı Uzay'a çevirdim. Gülümseyerek işaret parmağını şakağına koydu ve düşünür gibi yaptı. Ona dikkatle beklerken heyecanla konuştu.

"Hep beraber pizza yapalım mı?!" diye neşeyle konuştuğunda onu kıramayacağımı fark ettim.

"Evet, kesinlikle pizza yapmalıyız!" diyerek bende neşeyle konuştum.

Meriç bize çaktırmamaya çalışarak yerinden kalktı ve odanın çıkışına yöneldi. Ben Uzay'a kaş göz yaparak abisini gösterdiğimde ağzı hayretle açıldı.

"Çok ayıp abi! Kaçıyor musun yoksa?" diye sorarken hayreti sesine yansımıştı. Meriç elini ensesine atarak orayı kaşıdı.

"Yok canım ne kaçması lavaboya gidiyordum." dedi ve yanımıza yaklaştı.

"O zaman markete gidip gerekli şeyleri alalım." diyerek Uzay'ı kucağından aldı.

Uzay aslında bebek değildi fakat hala küçüktü. Onu kucağıma alıp sevmek ve onu kucağımda taşımak hoşuma gidiyordu. Aynı şekilde Meriçte hep Uzay'ı kucağına alıyordu.

Kısa sürede hazırlanıp markete vardığımızda Uzay abisinin yanından gelip elimi tuttu. Gülümseyerek elini tuttuğum sırada Meriç elinde ki market arabası ile geldi.

"Yaren beni arabaya oturtabilir misin?" diye masumca soran Uzay'ı kucağıma aldım. Tam oturacağım sırada Meriç konuştu.

"İstersen sende otur." dedi bana bakarak. Gözlerimi belerttim.

"İkimizi de süremezsin." dediğimde gözlerini devirdi ve arabayı gösterdi. Kaçışım olmayacağını anlayınca başımla onayladım ve arabaya baktım

"Nasıl oturacağım ben buna?" diye sorduğumda Meriç hızla yanıma gelip beni kucağına aldı.

Uzay kıkırdarken Meriç beni market arabasına bıraktı. Sırtımı market arabasının başına dayayarak ayaklarımı dışarı sarkıttım. Az sonra Meriç kucağına aldığı Uzay'ı kucağıma bıraktı. Uzay kucağımda yerini alırken Meriç arkamıza geçti. Hiç zorlanmadan sürdüğünü fark ettiğimde şaşırmadan edemedim.

Marketin tam olarak içine girdiğimizde insanların tuhaf bakışlarına maruz kalmıştık ama bazı insanlarda gülerek karşılamıştı. Hatta yeni evlenmiş bir çift gelip tatlı tatlı konuşmuştu bizimle ve bizim bir aile olduğumuzu sanmıştı. Aklıma Uzay'ın utangaç bakışları gelirken gülümsedim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 09, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Rüyaların Ötesinde Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin