Merhaba arkadaşlar. Ben bir karar verdim. Artık bir zaman aralığı belirleyeceğim, ve ona göre bölüm atacağım. Ve şu an beni bırakma kitabıma bölüm yazıyorum. Beni bırakma için ideal kelime 2000 olsun bir bölüm için ve bir haftada bir bölüm gelecek bundan sonra. Bu kitap için de. İmkansız için daha karar vermedim. Ama onu da geç atmayacağım artık. İmkansız kitabını az çok yarıladık ama. :) Bundan sonra imkansızı okuyanları heyecanlı günler bekler. Finali de 50. Bölümde yapmaya karar verdim.Daha bitti mi hayır.. Aklımda bir şey var. Aklımda olan ne? Bir şiir kitabı yazmayı birkaç aydır düşünüyorum fakat bir türlü harekete geçemedim. Her gün şiir yazıp atsam böyle. Ne dersiniz? Olsun mu sizce? Hayalet okuyucular lütfen bir cevap yazın bekliyorum. İsterseniz bir cevap yazın bugün hazırlayayım ismi ve kapağı yarın başlayalımmm! Heyecanlandım. Karışık yazarım işte bir şeyler inşallah beğenilir. Desenize artık sürekli aktif olacağım. Neyse bu hoşuma gider. Çok konuştum galiba artık bölüme geçelim.
Çok gülümsediğimi fark ediyorum. Hüzünlü müzikler, yaşadığım zorluklar, insanların hiç umrunda olmamam bunlar canımı hiç acıtmıyor. Kendi kendime şöyle diyorum kötü bir olay olduğunda. Zaten kimse senin üzülüp üzülmediğini umursamaz o yüzden sen de kendini üzme. Siz de deyin üzülmeyeceksiniz. Ama artık istesem de üzülemiyorum. Uzun zamandır içten bir ağladığımı hatırlamıyorum. Ağlasam diyorum bazen ama olmuyor. Sanırım artık içten bir gülüşle akıyor gözyaşlarım. Içten gülünce ağlamış gibi oluyorum nedense. Içten gülenin acısı çok olur diye bir söz duymuştum. Zamanında çok acı çektim o da gülüşlerime yansımış. Ama bu halimi sevdim ben. Hissizlik daha iyiymiş meğer. Çok hisliydim sonra erteleyerek düşünmeyerek umursamayarak hissizleştim.
Hissizleşmemek için baştan kendinizi yıpratmayın kendi halinizle kalın. Kimse olmasa dahi yanınızda kendinizle mutlu olmayı öğrenin. Hayatı dolu dolu yaşayın. Hayatınızda bir şey olmasa bile! Bulunduğunuz zamanı kendi varlığınızla güzelleştirin, kendinizle vakit geçirerek. Mesela hayatınızı programlayın, yoksa günler çok hızlıdır geçer gider, her günün iki saati oturun kendinize zaman ayırın zamanınız yoksa bile! Bir hedef belirleyin kendinize, o zaman daha da zorlaşır hayat ama yaşamaya dair bir amacınız olur. Ben böyleyim mesela. Youtuber olmak gibi bir hayalim yok, ünlü olmak gibi bir hayalim olmadı hiçbir zaman, benim hayallerim küçüktü. Bir okuyucum dahi artsa sevinen bir insanım ben bu kadar. Ama watpadde belli bir kitlem olmasını isterdim. Zaten watpadde belli kitlesi olanı herkeste tanımıyor. Ünlü olmuyor yani. Benim de hayranlarım olsun isterdim ama. Watpadde rastgele bir profile tıkladığımda kitaplarım hakkında paylaşımları felan.. Ne yazıkki şimdiye kadar kimse hayranım olmadı.
Aylardır telefonuma hiçbir mesaj gelmedi. Mesaj gelenler sayılı. Zaten mesaj atanlar da sevdiğim kişiler. Her gün görüştüğüm ya da evine gittiğim kuzenlerim. Kuzen konusunda şanslıyımdır. Anne tarafı kuzenlerimi çok severim. Yani bazılarını.. Her daim yanımda olan, beni seven, küçüklükten beri hiç ayrılmadığım, bana abla olan, kardeş olan, kuzenlerim var. Toplasam beş kişi bile çıkmaz ama kendileri büyük insanlar beş kişiyi ne yapayım. Belki içimi onlara hiç dökemedim ama onlar beni anladılar. İçimi hiçbir zaman kimseye dökememişimdir. Bu da benim huyum. Burada iyi döktük ama.:) Bazı sırlarım oldu onları da içime gömdüm hiçbir zaman düşünmemek ve kimseye anlatmamak üzere. Herkesin sırrı vardır ama değil mi? Kimseye anlatmadığı.
Biraz da sevdiğim şeylerden konuşalım. En sevdiğim an gecedir. Eskiden can yakıcı olsa da, hep geceyi sevmişimdir. Gece insanın gerçek kimliğini yansıtır. Gündüzleri kendinizi tanıyamasanız bile geceleri kendinizi bulursunuz bence.
Siyahı severim. Eskiden pembeydi. Aslında tüm renkleri severim. Hepsi farklı güzel.
En çokta gökyüzünde bulunan gezegenleri sevmişimdir. Ay, yıldız felan ama en çok ayı severim. Bana hep yalnızlığı hatırlatır. Hatta imkansız kitabımda ayın bu özelliğinden bahsetmiştim. Yıldızlardan uzak tek başına durduğunu hayal etmişimdir. Güneş ile Bulut karakteri ayrı kalmasın diye ikisi de birbirini yıldız gibi düşlüyordu. Ay diye bir instangram hesabım bile vardı. Bilmiyorum küçüklükten beri aya karşı hayranlığım var. Diğerlerinden farklı gibi. Bazı insanlar gökyüzüne hiç bakmaz onun yerine yeryüzündeki insanların yüzüne bakar ve ne dediğimi de anlamaz.
Müzik dinlemeyi çok severim.> Müzik dinlemediğim bir gün bile yoktur. O kadar bağlıyım. Sözlere ve ritme kulak veririm.
Uyumayı severim ama zamanım yoktur. :(( Aslında zamanım çok ama ben uyumak yerine hep bir şeylerle uğraşıyorum.
Bu kadar. Şimdilik görüşürüz okurlar! Haber bekliyorum sizden..
🤗
![](https://img.wattpad.com/cover/258208539-288-k365741.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gülen Dudaklardaki Acı Hissiyat
General FictionHer güldüğümde ağzıma battı acılarım . Oraya bir tutam acı serpti, kendini hatırlattı. Acı bir kez bulaşırsa dudağa ; hatırlatır her güldüğünde dudaktaki yerini . Kafana bir yük gibi biner düşüncelerin , yorar benliğini İçindeki kadını yönetmeye çal...