Abilerim-ON YEDİ

4.4K 290 75
                                    

Selamm âşklar nabersiniz?

Bazı arkadaşlar beynini kullanmadan yorum yapıyor. İnanın ki ne olursa olsun, kitap benim olduğu için yazdıklarınız benim sinirimi bozabilir çünkü ben yazdım.

Zeynep karakterine eleştiri yapıp yazara laf atmanız 😑. Bütün yorumlara napim demek sıkıcı lan.

Zeynep ve ben aynı kişiler değiliz. Ve sürekli sevmediğiniz şeyleri belirtiyorsunuz madem eleştiri yapıyorsunuz. O zaman sevdiğiniz iyi şeyleri de eleştiri olarak yazın. Yani doğal olarak böyle arkaaşlar. Ama çok sorun da değil sonuçta. Önemli olan kötü yorum değil yorum sonuçta demi? Evet.

Çok geç bölüm geldi farkındayım ama elimde değil. Öyle şeyler yaşadım ki yazmayı düşünecek vaktim bile olmadı. Ama yeni bölümler erken geliyor...

Yine de sizi sevdiğimi unutmayın canolar.

İyi okumlaaar...

❄️

Oyundan çıkalı 20 dakika olmuştu. Neymiş efendim Beril hanımı bekliyoruz.

Daha fazla dayanamayıp masadan kalktım. Bakışlar bana döndü. Ali kafasını sallayıp sordu. "Nereye?" Göz devirdim. Sıkıntıdan patlamıştım. "İzninle tuvalete." Dediğime sırıttı. Sonra Ateş konuştu. "Tamam EN SEVDİĞİM kardeşim gidebilirsin izin verdi EN SEVDİĞİN abin." Hemen yanındaki Mert kafasına vurdu hemen.

"Ben dururken sana noluya lan?" Onlar kavga etmeye başlamışken ben yürüdüm.

Ayağımın durduk yere burkulmasıyla durdum. Acımıştı ama pek sorun değildi. Yürümeye devam ettim ki tuvaletten çıkan birini gördüm. Erkekler tuvaleti ile kadınlar tuvaleti arasında bir duvar tek vardı. Yan yanaydı.

Başı eğikti. Yere bakıyordu. Kafasını kaldırdı. Göz göze geldik. Kalp atışlarım artmıştı. Ondan nefret ediyorum ama ben onu seviyordum. Yutkundum. Şık olmuştu eskisi gibi. Ama beni ilgilendiren bir durum yoktu. Bakışlarımı kaçırıp yürüdüm tuvalete doğru. Doğruca bana bakıyordu. Hareket etmiyordu.

Benim tuvalete 2 3 adımım kalmış ki bana seslendi klişe biçimde

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Benim tuvalete 2 3 adımım kalmış ki bana seslendi klişe biçimde. "Zeynep." Sesi çok naif çıkmıştı. Anlaşılan bitkindi. Gebersin it.

Arkamı dönmedim ama bana doğru geldiğini anlayınca döndüm.

Yüzüne baktım. "Konuşabilir miyiz?" Niye mk? Ellerimi göğsümde birleştirip yüzüme umursamaz bir tavır takınıp konuştum. "Hayır." Dediğimi takmadan yüzümü incelemeye başladı. Berbat hissediyordum şu an. Gözleri dudaklarımda takılı kalınca yutkundum. Sanırım biraz sesli yutkunmuştum. Dudağının yanı kıvrıldı.

Bana doğru bir adım attı. Hareket etmedim. Ne yapmaya çalışıyordu ki?

Tam önümde durdu. Nefesi boynuma çarpıyordu. "Seni özledim." Bir adım geri gittim. Hala yüzsüzce konuşuyordu. "Sadede gel." Bakışlarını yere çevirdi. "Ben seni aldatmadım. Hani sana demiştim ya sırf eğlenmek için çıktım senle." Sesi titriyordu ve kısık çıkıyordu.

SİRİUS { DÜZENLENECEK }Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin