21. bölüm

74 50 78
                                    

Yattığım yerde hareket edip dönmeye çalışınca keskin bir acı hissederek uyandım. Taş gibi koltukta yattığım için her yerim tutulmuştu. Betül, Havva ablanın yatağında yatarken, Yasemin ve Rüveyda mışıl mışıl Betül'ün yatağında uyumuşlardı. Saate baktığımda 05.23 olduğunu gördüm. Normalde kesseler uyanmayacağım bir saatti. Ama ben her yerim tutulduğu için mecburen uyanmıştım.

Yavaş yavaş Yasemin'gilin yattığı odaya gidince Yasemin ve Rüveyda acayip komik görünüyordu. Birbirlerine sarılmış, bacaklarını birbirine dolamış aynı yeni evli bir çifti andırıyordu.

Onları uyandırmadan yavaşça odadan çıktığımda gidip Betül'ü uyandırdım. Gözleri şişmiş aynı bir balon balığı gibiydi. Ne kadar resmini çekmek istesem de telefonumu salonda bırakmıştım. Betül iyice ayılıp kendine geldikten sonra tekrar, bu sefer beraber Yaso'gilin odasına gittik. O Yasemin'in, ben de Rüveyda'nın burnunu gıdıkladığımızda burunlarını birbirine sürtüp sırıtarak iyice mayıştılar.

Şuan rüyalarında ne gördüklerini düşünmek bile istemiyordum. Betül'le korkarak birkaç adım geri geldik. Çünkü her an bizde yatağa çekilebilirdik. Bu iki sığır uyurken Betül'le ben mutfağa inerek kahvaltı hazırlamaya başladık.

Masayı tamamen kurup üzerimizi giyindiğimizde saat neredeyse 07.00 olmuştu. Gidip Yasemin ve Rüveyda'yı uyandırma görevini üstlenecek şanslı kişiyi taş kağıt makas oynayarak seçmeye karar verdik. Ama arka arkaya üç kez aynı anda aynı şeyi yapınca beraber gitmeye başladık. Betül telefonundaki bir uygulamadan yangın alarmı sesi açarak

"Kalk lan kocam geldi"

Diye bağırınca Yasemin yataktan kalktığı gibi Rüveyda'yı ittirdi. Sonra da daha gözünü bile açmadan dolabına gidip bir pantolon alarak camdan atlamaya çalıştı. Yemine diyorum salak bu ya.

Rüveyda kendini yerde bulunca Yasemin'e sinirlenmişti. Çünkü yataktan düşerek uyanmak mı? kimsenin tercihi olduğunu sanmıyorum. Rüveyda'nın entrikaya uyum sağlama süresine hayret ediyorum. Direk Yasemin'e

"Kaldır elleri kaldır. Fuhuş çetesi lideri olmak ne demekmiş ben göstereceğim sana"

Diye bağırdı. Yasemin daha kendine gelememişti anlaşılan birden ellerini kaldırıp dolaba yaslanınca biz gülme krizine girdik. Sounda gülme seslerine uyanan Yasemin bizi camdan atacak gibi bakıyordu. Ama bilmiyordu ki Betül zaten 1. Katta oturuyor. Aslında biliyor ama neyse işte.

Ve yine kahvaltı bulaşık derken klasik bir sabah geçirdikten sonra evden çıkmıştık. Rüveyda yolda bizden ayrılıp Bulut'la buluşacağını söyledi. Bizde okul yolunu tutmuştuk. Kemal'i aradığınızda daha yeni uyandığını ve bizim okula geçmemizi söyledi. 

Okul kapısından girdiğimizde yine klasik ergen tiplerle karşılaşmıştık. Gözlerimizi mecazi olarak kapatıp direk sınıfımıza çıktık. Yasemin de Kemal gelene kadar bizim sınıfta kalmaya karar verdi. Sınıfına çantasını koyduktan sonra yanımıza geldi. Çok geçmeden Kemal de gelmişti. Onun arkasından ders hocası da geldiğinde Kemal ve Yasemin kendi sınıfına geçti.

Fırat ve Betül'ün arasında bir gerginlik olduğunu hissetmiştim. Çünkü Betül iki gündür Fırat yerine benim yanımda oturuyordu. Oysa çıkmaya başladıklarında onun yanına oturmuştu. Şimdi aralarında birşey mi oldu diye korkmadan edemiyordum.

Dersler sırasıyla Matematik, edebiyat, fizik derken çoktan 5 ders bitmişti ve ögle arasına girmiştik. Şimdi bizim grup bahçede oturuyorduk. Karnımız acıktığı için Fırat ve Kemal kantinden bir şeyler almıştı ve bahçede yiyorduk.

Düşersem KaldırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin