13.bölüm

229 182 190
                                    

Herkes bi telaş içinde oradan oraya koşturuyordu. Bugün günlerden cuma ve saat 19.00'da burada canlı müzik yapılacaktı. Okuldan nasıl çıkıp da geldiğimi anlamamıştım bile. Şuan hazırlıklar için kafeyi kapatmıştık. Canlı müzik yapacak ekip yaklaşık bir saat içinde burda olacaktı. Prova yapmak için biraz erken geleceklermiş. Saat şuan 17.00 önümüzdeki 2 saatin bir an önce geçmesini istiyorum.

Heyecandan elim ayağıma dolanmış bir şekilde bi yandan işimi yapıyordum. Patronumu yüz üstü bırakamazdım. Ben bir ise başladıysam o işi en iyi şekilde tamamlarım. Yada tamamlayamayacağım işe başlamam.

Masaları kaldırıp yerine bugüne özel bistro masalar ve ona uyumlu sandalyeler yerleştirdik.

Masalarla işimiz bitince burada tanıştığım ve çok aşırı sevdiğim 2 günde hemen kaynaştığım Tuna, yanına birkaç kişi alarak yaklaşık 10 metre boyunda ve 5 metre eninde olan oval tahta bi platformu içeriye parça parça taşıyıp içeride kurdular

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Masalarla işimiz bitince burada tanıştığım ve çok aşırı sevdiğim 2 günde hemen kaynaştığım Tuna, yanına birkaç kişi alarak yaklaşık 10 metre boyunda ve 5 metre eninde olan oval tahta bi platformu içeriye parça parça taşıyıp içeride kurdular. İşimiz bittikten sonra tekrar sökeceğiz ve her çarşamba canlı müzik olacağında tekrar kuracağız.

Bu arada Tuna ile dün tanıştım. Kendisinin huyları benimkine o kadar benzer ki acaba ikiz kardeşim mi falan diye düşünüyorum. Bir insanın alerjileri bile aynı olabilir mi ya?

Bu arada kendime, bana her istediğimde çiğköfte alabilecek birini bulmam da işin çabası. Evet doğru duydunuz. Tuna da aynı benim gibi nefes almaktan çok çiğköfte tüketiyor. Malesef bizimkilere o kadar çiğköfte yedirsem beni boğarlar.

Ben o kadar şanslı bir insanım ki çalıştığımız kafenin ilerisinde bir çiğköfteci var ve adamın çiğköftesi çok meşhur. Tuna sürekli oradan yediği için adamla tanışıyorlarmış. Tuna'yı bizimkilerle kesin tanıştırmalıyım. Yok ya bu böyle olmayacak annemlere söyleyim de Tuna'yı evlatlık alsınlar.

Platform işi de hallolduktan sonra saate baktığımda 17.48 olduğunu gördüm. Tam canlı müzik ekibinin başına birşey mi geldi diye endişelenerken kapı açıldı ve içeriye spor giyinimli 3 kişi girdi. İkisinin sırtında gitar çantası vardı. Diğeri de sanırım baterist olmalı. Ve arkalarından da eşyalarını taşıyan birkaç kişi daha girdi.

Yanımıza gelip selam verdiler. Allah'ım yarabbim bu ne yakışıklılık böyle. Sen kullarını ne güzel yaratıyorsun yarabbim.
Bunlar insan mı?
Bunlar insansa biz neyiz?
Biz insansak bunlar ne?

Hemen kafamı sallayıp düşüncelerimden arındım ve gelenlere elimi uzattım.

"Merhaba beyler, ben Sena. Organizasyonla ilgili birşey olursa lütfen sormaktan çekinmeyin. Bir sorununuz yada isteğiniz olursa lütfen bildirin. Şöyle geçip yerleşebilir, ve provalara başlayabilirsiniz"

Düşersem KaldırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin