4.2

690 75 119
                                    

"Sevgilim şunları masaya götürür müsün ?"
"Tabii hayatım"
Jimin tabakları götürürken kenardaki emekleyen Soo jin'e baktım. Yavaşça koltuğu tutup ayağa kalkınca güldüm.

"Sevgilim tabakları götürdüm"
Dedi Jimin, Soo jin'e baktığımda yürüdüğünü gördüm.
"JİMİN!"
Jimin bana baktı sonra Soo jin'e baktı.

Soo jin'in yürüdüğünü görünce koşarak yanına gitti tam düşerken onu tuttu.
"Benim gördüğümü sende gördüm değil mi ?"
Dedi
"Evet!"
Diye bağırarak Jimin'e sarıldım.

"Rose o yürüdü!"
Dedi heyecanla, Jimin'den ayrılınca Jimin Soo jin'i öptü bende Soo jin'i öptükten sonra kucağıma aldım.

"Bebeğim!"
Diyerek boynunu öptüm. Jimin'de bize sarılıp benim boynumu öpünce güldüm.
"Size aşığım"
Demesiyle güldüm.

Kapı çalınca kucağımdaki Soo jin'i Jimin'e verdim.
"Hemen geliyorum"
Diyerek kapıya doğru yürümeye başladım.

Gülerek kapıyı açınca gördüğüm şeyle gülmem anında soldu. Ablam ve yanında polisler...

Kenardaki polis hızla kollarımı tutup bileklerimi kelepçelerken dedikleriyle beynimden vurulmuşa döndüm.
"Park Seulgi'yi öldürmeye teşebbüsten dolayı bizimle karakola kadar gelmek zorundasınız. Avukat tutma ve susma hakkınız var"
Ablam benden şikayetçi mi olmuştu ?

Jimin gelince önce korkuyla bana sonra ablama baktı.
"Neler oluyor ?!"
Dedi, koşarak yanıma gelip polisi itti ve elleriyle elimdeki kelepçeyi kırmaya çalıştı.

Başarısız olması onu daha da sinirlendirmişti.
"YAA SEULG-"
Jimin'in elini tutunca bana baktı.
"Eninde sonunda bunun olacağını hepimiz biliyorduk"
Dedim
"Rose"
Dedi dolu gözleriyle

Gülerek gözünden akan yaşı sildim.
"Jimin bana bak..."
Dedim, Jimin hâlâ yere bakıyordu.
"...Jimin"
Dememle bana baktı.
"Ben sensiz yap-"
"Seni seviyorum..."
Dedim

"Rose yapma hayır, bunu son kezmiş gibi söyleme"
"...kızımıza iyi bak"
"Birlikte bakalım"
Dedi
"Ben kötü bir ebeveynim. Ona iyi bak"
Dedim

"Yeter bu kadar, alın şunu!"
"Değilsin...değilsin sen kötü bir ebeveyn değilsin"
Diyerek dudaklarını dudaklarıma bastırdı.
"Seni kurtaracağıma yemin ederim, seni kurtaracağım!"
Dedi dudaklarıma fısıldayarak.

Kolumu tutan polis beni Jimin'den uzaklaştırırken Jimin beni bırakmamakta ısrarcıydı. Gülerek Jimin'e son kez bakarken polis beni arabaya soktu.

•••••

"Neden yaptın ?"
Karşımdaki kadına baktım.
"Gerizekalı gibi bakmayı kes! Ablanı neden öldürmeye kalktın ?! Sırf Park Jimin denen adamla olabilmek için mi ? Dur..."
Diyerek gözlerime baktı.

"...yoksa bunu Park Jimin'le birlikte mi planladın ?"
"Jimin'in bu konuyla uzaktan yakından alakası yok"
"Peki ama yine de onun da ifadesini alacağız"
Diyerek ayağa kalktı.

Yanıma gelip ona bakmamı sağladı.
"Ablanı neden öldürmeye kalktın ?"
Çenemi sıksa da canımın yandığını belli etmiyordum.
"Susma hakkımı kullanıyorum"
Dediğimle hızla beni itince sandalyeyle birlikte yere düştüm.

Kelepçeli ellerim acıyla boşluğuma gitti.
"Çılgın s*rtük! Benimle dalga geçiyorsun değil mi ? Ama bu ayaklar işe yaramaz!"
Diyip dışarı çıktı.

Çıkmasıyla ağlamaya başladım. Lanet olsun! Lanet olsun! Acıyla ağlarken kapı açıldı. Hızla gözlerimi sildim ve ayağa kalktım.

İçeri giren erkek polis bana yardım edip sandalyemi düzeltince oturdum.
"Bakın Bayan Park bana neden bunu yaptığınızı açıklarsanız size yardım edebilirim. Sonuç olarak ablanız ölmemiş erken itiraf ederseniz indirim alırsınız"
Dedi

Derin bir nefes aldım. Daha kaçamazdım. Yaptığım affedilmezdi.
"Kıskandım..."
Dedim
"Ne ?"
Dedi anlamaz bir tavırla

"...ablamı kıskandım. Sevdiğim adamla olan ilişkisini kıskandım bir anda elimde olmadan sinir nöbeti geçirdim ve olanlar oldu. Suçumu kabul ediyorum bunun cezasını da çekmeye hazırım"
Dedim

"Anlıyorum. Peki teşekkürler"
Diyerek sorgu odasından çıktı. Odaya iki tane kadın polis girerek kolumu tuttu. Birlikte içeriden çıkınca bizimkiler hızla ayağa kalktı.

Neden gelmişlerdi ?!
"Rose iyi misin ?"
Dedi Jin oppa
"Evet oppa"
Dedim
"Bebeğim"
Dedi Jisoo unnim

"Bunu haketmiştim unni"
Dedim
"Onlara ne anlattın ?"
Dedi Lisa ağlayarak
"Gerçekleri"
Lisa bir anda bana vurmaya başladı.

"Neden benim yaptığımı söylemedin gerizekalı ?.."
Bir yandan ağlayıp diğer yandan yavaşça bana vururken Jungkook onu geri çekti.

"...Soo jin ne olacak seni aptal ?! Bırakın beni!"
Lisa sinir krizi geçirirken Jungkook onu dışarı çıkarttı.

Benim önüme geçmiş olan Jimin bana baktı.
"Sevgilim"
Gülerek Jimin'e baktıktan sonra elini kadın polisin sıktığı yere koydu.
"Burana ne oldu ?"
Dedi

"Boşver"
Dedim
"Gitme vakti"
Dedi yanımdaki polis, Jimin bana sımsıkı sarıldıktan sonra geri çekildi.
"Seni seviyorum"
Diyip anlımı öptü.

~DANGEROUS WOMEN~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin