1.5

881 83 104
                                    

Elimi şişmiş karnıma götürerek zorla koltuğa oturdum. Jimin yanıma gelerek oturdu.
"Bugün canın ne istiyor?"
Dedi

"Hmm...Jimin canım varya aşırı derecede ıslak kek çekti!"
Dedim
"Tamam sevgilim gider alırım"
"Hayır sen yap"
"Ben ne anlarım ıslak kek yapmaktan"

"Yaa Jimin! İnternete bakarak yaparsın! Canım çok istiyor hem ben değil kızımız istiyor"
Diyerek karnımı ovdum. Jimin eğilip karnımı öptü
"Benim prensesim babasından ıslak kek mi istiyormuş ?"
Dedi

Onun bu haline güldüm. Jimin kalkıp mutfağa gidince bende paytak adımlarla peşinden mutfağa gidip sandalyeye oturdum.

Bu görüntüyü kesinlikle kaçıramam!
Jimin pembe önlüğü üstüne giyindikten sonra telefondan bakarak malzemelerini çıkarttı ve yapmaya başladı. Yanına giderek bileğimdeki tokayla saçlarını bağladım.

"Yaa!"
Diyerek unlu elleriyle bana baktı. Bu haline güldüm ve masanın üstünden aldığım telefonla fotoğrafını çektim.

"Hadi hadi"
Dedim o da yapmaya geri döndü.
"Rose bu un biraz fazla mı geldi ?"
Demesiyle kovaya baktım. Tüm unu dökmüştü.

"Jimin bu ne ?! Sana 2 su bardağı dedi!"
"Ahh demek ki burda yanlış yaptım."
Dedi, unu eliyle avuçlayıp hepsini paketine geri koyunca su bardağı aldı ve bu sefer unu ölçerek döktü.

"Jimin 3 tane yumurta koy"
Dedim, Jimin kenardaki üç yumurtayı alıp kovaya koydu.
"Sevgilim onları kırman gerek"
Dedim

"Hee tamam bende diyorum bir gariplik var"
Jimin yumurtaları alıp birbirine vurunca her yer yumurta oldu.

"Jimin düşmanına mı vuruyorsun ? biraz daha nazik olsana!"
Dedim
"Tamam"
Dedi, yumurtaları lavaboya atıp üç tane daha aldı ve yavaşça kırıp unun üstüne döktü.

"Şimdi ?"
Dedi
"Şimdi süt"
Dememle Jimin tüm sütü kovaya boşalttı.
"Yaa! Park Jimin"
Durup bana döndü.

Şuan ona kızmam gerekiyordu ama yüzündeki unla saçındaki mor tokayla ve üstündeki pembe önlükle aynı bir bebeğe benziyordu.

"Tüm sütü değil 1,5 su bardağı süt dökecektin"
Dedim
"Ahh anlıyorum...ama böyle olsa ne olur ?"
Elimi anlıma vurdum.

"Tamam tamam sinirlenme, sen içeri git ve uzan ben sana şimdi çok güzel bir kek yapacağım."
Dedi, onu onaylayarak içeri geçtim.

•••••

"Eee kekimi beğendin mi ?"
Jimin'in dediğiyle güldüm.
"Hadi ama Jimin bu keki ben lavaboya gittiğimde sipariş ettiğini biliyorum"
"A-ama çok zordu 5 defa denedim!"
Jimin'in yanağını öptüm.

"Uğraşman yeter sevgilim"
Jimin gülerek bana baktı. Bebeğe benziyordu ve şuan onu ısırasım vardı!

"Gülme şöyle çok tatlı oluyorsun!"
O da tekrar gülüp dudaklarımı öptü.
"Sende bana öyle aşkla bakma!"
Kapı çalınca Jimin kalkıp gitti.

İçeri bizimkiler girince güldüm.
"Hoşgeldiniz"
Dememle hepsi oturdu.
"Rose Jimin'e ne yapmışsın be ? Hanımcı olmuş"
Jungkook'un dediğiyle güldüm.

"Yaa!..."
Dedi Jimin sinirle sonra da yanıma oturdu.
"...karım için herşeyi yaparım"
Demesiyle hepimiz gülmeye başladık.

"Ne o abi ? Düne kadar ablası için ölüyordun, onsuz yapamam diyordun"
Jaehyun'un dediğiyle herkes sustu.
"Jaehyun!"
Jimin'in sesiyle etrafta rahatsız edici bir sessizlik oluştu.

"Bunu niye taktınız peşinize ?"
Dedi Jimin
"Vallaha kuyruk gibi hergün yanımızda bırakmıyor bizi oppa"
Dedi Lisa, herkes gülerken bende zoraki bir şekilde güldüm.

Jimin bunu farketmiş olacak ki elimi tuttu. Ona bakıp güldükten sonra elimi çektim ve ayağa kalktım.
"Rose nereye ?"
Dedi Jisoo unnim

"Yatacağım unni, bugün biraz yoruldum da"
"Anlıyorum"
Dedi, bende merdivenleri çıkarak odama girdim.

Jaehyun haklıydı Jimin ablam için ölümü göze alacak kadar seviyordu şimdi ablam bir daha ortaya çıksa beni bırakıp hemen ona gider ve ben buna dayanamam

~DANGEROUS WOMEN~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin